Bülent Arınç / Melih Gökçek..Bir kavganın anatomisi

Gökçek’in silinişini Davutoğlu engelledi

İLK taşı kim attı?
Melih Gökçek.

*

İşin içine damadı, eşi, yani özel alanı kim soktu?
Melih Gökçek.

*

Hükümetin iki numaralı ismini “paralelci” diye kim yaftaladı?
Melih Gökçek.

*

Elinde doğru dürüst kanıt olmadan Başbakan Yardımcısı’nı “Paralel’in hükümetin içine soktuğu kripto ajan” olarak kim niteledi?
Melih Gökçek.

*

Bülent Arınç’a istifa çağrısında kim bulundu?
Melih Gökçek.

*

Bülent Arınç’ın görevden alınmasını kim talep etti?
Melih Gökçek.

*

Bülent Arınç’ı hedef göstererek kim düşmanlaştırmaya kalkıştı?
Melih Gökçek.

*

Bunlara karşı Bülent Arınç ne yaptı?
Şunu yaptı:
Kendisine yöneltilmiş çok ağır, çok kaba, çok haksız, çok bel altı bir suçlamaya karşı çok sert ve çok net bir açıklama yaptı.
Arınç’ın yaptığı bir tür “nefs-i müdafaa” idi.

*

Durum buyken...
Başbakan Davutoğlu’nun “İki taraf da haksızdır, iki tarafı da uyardım, uyaracağım” diye açıklama yaparak Bülent Arınç’ın durumu ile Melih Gökçek’in durumunu eşitlemiş olması...
Kavganın finalinde Melih Gökçek’in yer ile yeksan olmasının önüne geçmiş oldu.

Arınç ile Gökçek arasındaki 8 fark

-BİR: Arınç ağır abidir... Gökçek ağır troldür.

*

-İKİ: Arınç’ın gözyaşları hüzünle akar... Gökçek’in gözyaşları hınçla akar...

*

-ÜÇ: Arınç tane tane konuşur... Gökçek büyük harfle bağırır.

*

-DÖRT: Arınç stratejiktir... Gökçek taktikseldir...

*

-BEŞ: Arınç yumruğunu tam hedefe gömer... Gökçek nereye denk geldiğini umursamaksızın yumruk sallar.

*

-ALTI: Arınç klasik dönem kürsü hatibidir... Gökçek new age sosyal medya canavarıdır...

*

-YEDİ: Arınç kontrollü bir akılla hareket eder... Gökçek kontrolsüz bir zekâyla hareket eder...

*

-SEKİZ: Arınç arsasında top oynanmasına izin vermeyen bir hacı abidir... Gökçek top oynarken kasten cam kıran bir afacandır.

Parsel parsel

ŞU günlerde en çok dinlediğim türkü...
Âşık Mahzuni’den “Nem Kaldı” türküsü...
Şöyle başlıyor:
“Parsel parsel eylemişler dünyayı/Bir dikili taştan gayri nem kaldı.”

*

Hadi açın ve dinleyin...
Bu gündeme ilaç gibi geliyor.

Hasar tespit raporu

BU kavga...
-AK Parti’nin “Biz dava erleriyiz, aramızda kavga etmeyiz” diye attığı havaya muazzam bir darbe vurmuş oldu.
-Partinin iki önemli isminin birbirlerine karşı nasıl da büyük bir garez içinde olduklarını gösterdi.
-Melih Gökçek’in CHP ve solcular aleyhinde yürüttüğü ve yürüteceği kampanyanın fiyakasını bozdu.
-Melih Gökçek’i şaibeli kıldı.
-Başbakan tarafından Melih Gökçek’le birlikte uyarılan Bülent Arınç’ın özgül ağırlığını hafifletti.
-Ahali arasında “bunlar iyice birbirine düştüler” algısının yaratılmasına neden oldu.

Gökçek: Ne umdu, ne buldu?

ŞUNLARI umdu:
-Bir ayrışma olacağını, Saray’dan Arınç’a ağır bir cevabın geleceğini ve herkesin safını seçeceğini sanarak... Safını ilk seçen olmayı umdu.
-Gezi’de yaptıkları nedeniyle Saray’dan büyük takdir almıştı. Benzer bir takdirin Arınç’a yüklendiğinde de geleceğini umdu.
-Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ağırlığının kendisini korunaklı kılmaya yeteceğini düşündü, Erdoğan tarafından korunmayı umdu.
-Erdoğan’dan yana tavır koyduğu için parti tabanının büyük ölçüde kendisine destek vereceğini umdu.

*

Şunları buldu:
-Bülent Arınç’tan çok sert, çok etkili, çok karizma çizici, çok zor durumda bırakıcı bir yanıt aldı.
-Sadece kendini müdafaa etmekle yetinmeyen Arınç’ın karşı suçlamalarına maruz kalmış oldu.
-“Saray ve çevresi” tarafından beklediği, umduğu desteği tam olarak alamamış oldu.
-Bülent Arınç’a etkili, okkalı, esaslı, kendisini bir adım öne çıkaran bir yanıt verememiş oldu.

Arınç’ın salvosundaki sorunlu taraflar

-MELİH Gökçek’e hem “Eşine duyduğum saygıdan dolayı hakkında bir şey demeyeceğim” deyip hem de Gökçek hakkında her şeyi söylemesi...

*

-“Senin hakkında yüz şey söyleyeceğim, 8 Haziran’ı bekle” diyerek... Doğru bildiklerini seçime kadar söylemekten kaçınacağını itiraf etmesi...

*

-“Parsel parsel Ankara’yı sattın” diyerek... Epeydir bildiği iddiayı, ancak bir kavga anında dile getirmesi...