Paylaş
Neden?
Çünkü Türkiye’de ezan, namaza davetin de ötesinde tıpkı bayrak gibi bağımsızlığın bir sembolü olarak görülür, değerlendirilir.
*
İşte bu nedenle Dünya Kadınlar Günü’nde İstanbul’da yapılan gece yürüyüşünde ezanın protesto edilip ıslıklanması iddiasının üzerinde önemle durulması gerekir.
*
Ben de öyle yaptım.
Olayın nasıl gerçekleştiğini anlamak için farklı açılardan çekilmiş görüntüleri defalarca izledim.
Çıkardığım sonucu, iki maddede özetliyorum:
*
- MADDE BİR: Yürüyüş yapanlar, ezan okunmadan önce ne yapıyorlarsa ezan okunmaya başlayınca da aynısını yapmaya devam ediyorlar gibi. Yani ezana yönelik özel bir protestoları yok gibi. Şöyle söyleyeyim: Ezanın üzerine ıslık gelmiyor, ıslığın üzerine ezan geliyor gibi.
*
- MADDE İKİ: Çekimleri yukarıdan yapılan videolarda sanki ezanın sesi, bütün yürüyüşçüler tarafından kolaylıkla işitiliyormuş gibi algılanıyor. Oysa yürüyüşçülerin büyük çoğunluğu, kendi çıkardıkları uğultudan ezanın sesini fark edemiyorlar bile. Yani videolar, bu açıdan aldatıcı olabilir.
*
Yani benim görebildiğim kadarıyla öyle çok net, çok bariz, çok tartışmasız bir ezan protestosu ya da ezan ıslıklaması söz konusu değil.
En azından kuşkuyu gerektirecek hususlar var.
Belki yürüyüşe katılanlardan bazıları, ezanın başladığını fark ederek ıslıklarını ve uğultularını arttırmış olabilirler ama bu da yürüyüşe katılanların büyük çoğunluğunu “ezan protestocusu” durumuna düşürmez.
*
O yürüyüşte...
- Açılan pankartlardan nefret etmek... Hakkınızdır!
- Dile getirilen talepleri kabul edilmez bulmak... Hakkınızdır!
- Bazı pankartları ahlaki açıdan yargılamak... Hakkınızdır.
Ama hakkaniyeti ve adaleti elden bırakmaya asla hakkınız yoktur!
*
Çünkü “Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe ve haksızlığa sevk etmesin” talebi, Kuran’ın talebidir.
ELİN ALMANININ PKK TOPLANTISINDA NE İŞİ VAR?
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu ne demişti?
Şunu demişti:
“Avrupa’da, Almanya’da terör örgütünün toplantılarına katılıp da ondan sonra Antalya’da, Bodrum’da tatil yapanlar var ya... Onlar için de tedbir aldık. Hadi gelsinler bakalım, havalimanlarından içeri girsinler.”
*
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Soylu’nun bu sözleri üzerine Antalya’da yaptığı konuşmada şöyle dedi:
“Yurtdışından gelen turistler de terörist olacakmış! Bilmem ne toplantılarına katılıyorlarmış! Türkiye’ye geldiklerinde yakalayıp karakola götürecekmişiz. Akla bak! Elin Almanından ne istiyorsun?”
*
Kemal Kılıçdaroğlu’nun en büyük sorunu...
“Elin Almanından ne istiyorsun?” diye sormaya heves ettiğinin yarısı kadar... “Elin Almanının PKK terör örgütü toplantısında ne işi var?” diye sormaya heves etmemesidir.
BEREN’DEN KÜÇÜK BİR RİCA
HANGİ çifti “örnek ideal çift” olarak gösterirsem, o çiftin bulunduğu taraftan ayrılık çatırtıları gelmeye başlar.
Bu tunç yasa, Kenan Doğulu/Beren Saat çifti için de geçerliliğini korudu.
Neyse...
Olan oldu artık.
Ama ben yine de bilhassa Beren Saat Hanımefendi’den bir ricada bulunmak istiyorum:
*
Beren Hanım!
Bugünlerde bir süre sosyal medyadaki hesaplarınızdan “gider” ya da “atar” olarak algılanabilecek mesajlar vermekten vazgeçin lütfen.
Çünkü alakası olsun ya da olmasın yazdığınız her kelime, Kenan Doğulu Beyefendi’ye yönelik “atar” ya da “gider” olarak yorumlanıyor.
Bu da sizin cool imajınızın yaldızlarının dökülmesine yol açıyor.
Sonuçta siz bir Demet Akalın değilsiniz yani.
BAKALIM NE YAPACAK KOMÜNİST BAŞKANCILAR
OVACIK’ın komünist başkanı Fatih Maçoğlu, şimdi de Tunceli’den TKP adayı oldu.
*
PKK ise bu durumdan hiç hoşnut değil.
Terör örgütünden Fatih Maçoğlu’na...
“Adaylıktan çekilsin, HDP adayını desteklesin” falan diye tehditkâr açıklamalar geliyor.
*
Beş yıldır “Bizim biricik komünist başkanımız” diyerek Maçoğlu övgüsü yapan solcularımız, bakalım bu PKK tehdidine bir laf edecekler mi?
DİKKAT! AKARETLER’DE SANATIN SON HAFTASI
SABİHA Kurtulmuş’un, Bilgili Holding’in de desteğiyle Akaretler’de büyük bir başarıyla düzenlediği “Artweeks”te yerli ve yabancı birçok önemli sanatçının birbirinden etkileyici eserleri sergileniyor.
Gittim, gezdim, gördüm: Eserlerinden bazıları evimin duvarlarını süsleyen Zeynep Çilek de yer alıyor sergide, eserleriyle yeni tanıştığım Eylül Deniz Çolak da...
*
Ağırbaşlı, hiç kasmayan, tamamen ilgilisine yönelen, enerjisi çok yüksek, gösterişten hayli uzak bu olağanüstü sergiyi ve etkinlikleri izlemek için bu hafta son hafta. Kaçmasın!
SEVDİM BU TEKNİĞİ
ESKİDEN “Yazıyor, yazıyor” diye bağırarak gazete satılırdı ya...
Tuzla’nın AK Partili Belediye Başkanı ve başkan adayı Dr. Şadi Yazıcı, işte ondan esinlenerek hoş bir propaganda yöntemi geliştirmiş.
Yazıcı’nın en iddialı işlerinden biri olan Tuzla Marinası’nda özel kıyafetli gençler, içinde Şadi Yazıcı’nın projelerinin anlatıldığı gazeteleri “Yazıyor, yazıyor” diye dağıtıyorlar.
Bana pek sempatik, pek nostaljik ve pek modern bir tanıtım tekniği gibi geldi. Üstelik başkan adayının soyadının da “Yazıcı” olması, ayrı bir hoşluk...
Paylaş