Bahçeli’nin amacı ne? 5 adet komplo teorisi
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin İYİ Parti’ye “Yuvaya dönün” diye çağrıda bulunmasının arkasında ne var? Bu konuda sürüyle komplo teorisi havada uçuşuyor. Onlardan öne çıkan 5’ini takdim ediyorum:
KOMPLO BİR: Bahçeli, bugün başlayan İYİ Parti Kurultayı’nda ortaya çıkabilecek muhtemel küskünleri MHP’ye çekmeye çalışıyor.
*
KOMPLO İKİ: İktidar bloku zorda... İYİ Parti’nin karşı bloktan koparılması şart... Bahçeli bunu sağlamaya çalışıyor.
*
KOMPLO ÜÇ: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bahçeli’yi evinde ziyaret etmişti. Bahçeli’nin çağrısı işte bu ziyarette kararlaştırıldı.
*
KOMPLO DÖRT: Bahçeli’nin adını görünce akıllarına erken seçimden başka bir şey gelmeyenlerin ortaya attığı en çürük komplo: Erken seçim geliyor!
*
KOMPLO BEŞ: Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu falan... Bunlara karşı yeni bir dengeleme atağına kalkışıyor.
BAHÇELİ İYİ PARTİ’YE HANGİ ŞARKIYI ARMAĞAN EDEBİLİR?
MHP Lideri Devlet Bahçeli’den İYİ Parti’ye yönelik “Yuvaya dönün” çağrısında yer alan cümlelerden biri de şuydu: “Her ne yaşandıysa geride kalmış, herkes için ders niteliğinde olmuştur.”
*
İşte bu cümleyi okuyunca aklıma Devlet Bahçeli’nin İYİ Parti’ye armağan edebileceği şarkı aklıma geliverdi:
*
90’lı yılların ikinci yarısı... “Bebeto” diye ün yapan Burak Kut, aniden “önüme gelene bin tekme” imajına bürünmeye karar vermiş ve şarkısını patlatmıştı:
“Yaşandı bitti saygısızca... Yaşandı bitti saygısızca...”
KADIN HAKEM
BOMBA haber şu: İstanbul’daki Liverpool–Chelsea finalini Fransız kadın hakem Stephanie Frappart yönetecek!
*
Maçın çok daha adil, çok daha dikkatli, çok daha tarafsız, çok daha kurallara uygun, çok daha eğlenceli, çok daha sempatik, çok daha az gerilimsiz yönetileceğine bahse girmeye hazırım.
GÜZEL ŞEYLER DE OLUYOR
Mesela... Mustafa Ceceli’ye eskisi kadar maruz kalmıyoruz. Ne muhteşem!
Mesela... “İngiliz derin devleti” tanımlamasını neredeyse unuttuk. Ne şahane!
Mesela... Aşırı turistik semazen gösterilerinde bir gerileme var. Ne mutlu!
Mesela... Vefatından sonra İbrahim Erkal yeniden keşfedilmiş. Ne saadet!
İZMİR 3.5 SAAT
İSTANBUL-İzmir arasını 3.5 saate indirecek otoyol tamamlanmak üzereymiş.
*
Ben muhalefetin yerinde olsam...
Bu otoyolla ilgili eleştiri hakkımı kullanmayı bir süreliğine de olsa erteleyip...
Öncelikle...
Bu çok güzel bir hizmet!
Emeği geçenlere teşekkürler!
Milletimize hayırlı olsun!
Falan derim.
İSTANBUL’UN GÖBEĞİNDE RESMEN EŞKIYALIK
HAKAN Bayrakçı... Ülkemizin tanınmış anketçilerindendir kendisi... Her zaman enteresan şeyler söyleyebilme potansiyeline sahiptir... Bazen eleştirsem de hep ilgiyle takip etmişimdir.
Neyse... Bunlar konu dışı...
Asıl konu şu: İstanbul’un göbeğinde Mecidiyeköy’de dört kişilik bir eşkıya çetesi, durup dururken maraza çıkarıp Hakan Bayrakçı’ya saldırmış... Siyasi olma ihtimali yüksek bir saldırı bu... Saldırganlar kimlerdir, iplerini kim tutmaktadır falan hepsi açığa çıkmalı... Hakan Bayrakçı’ya büyük geçmiş olsun!
ÇAV BELLA’YI İŞİTİNCE TUNÇ SOYER
Bir heyecan dalgasıyla dopdolu oluyor.
*
Paris Komünü’nün ortasındaymış gibi bir eda takınıyor.
*
Yerinde hiç duramıyor.
*
Batista’yı devirmiş Fidel Castro gibi bir tavır alıyor.
*
Sol kolunu derhal havaya kaldırıyor.
*
La Case De Papel’de “İzmir” karakteriymiş gibi bir havaya giriyor.
*
Hiç dayanamıyor, hemen ayağa fırlıyor.
*
Zıp zıp zıplama esasına dayalı tuhaf bir dansa başlıyor.
OH BE! SONUNDA ÇİRKİN BİR AYRILIK!
SON günlerde hep “Aşkımızı tükettik ama arkadaşlığımız sürüyor”, “Konuştuk, anlaştık ve ayrıldık... Hep dost kalacağız”, “Ayrılmış olabiliriz ama bağımız sürecek” falan türü mıç mıç ayrılıklara boğulmuştuk.
*
Ve nihayet alıştığımız türden bir ayrılık!
Sevgilisinden ayrılan İbrahim Kutluay kardeşimiz, “Cesur Yürek” filminin sonunda Mel Gibson abimizin haykırdığı gibi...
“Özgürlük! Sonunda özgürlük!” diye bağıran İngilizce bir mesaj atarak ayrılığını ilan etmiş.
