Sonunda da "
Peygamber’in İzinde" diye bir yazı dizisi kaleme alıyor...
Muhafazakár medyamızın anlı şanlı kalemleri...
Kızıp dövünmek, boş oturup bunun mavalını yapmak,
"olmuş" ya da
"olmamış" diye ahkam kesmek yerine...
Şöyle okkalı bir karşılık verseler nasıl olur?
Mesela...
Fehmi Koru, yanına
Toktamış Ateş Hoca’yı alıp Anıtkabir’e gitse...
"Oradaydım ama acaba kendimi oraya ait hissediyor muydum?" türü yazılar yazsa...
Diziye başlık olarak da
"Ata’nın huzurunda" başlığını atsa...
Daha şık kaçmaz mı?
Hadi diyelim
Fehmi Koru yapmıyor...
Peki
Ekrem Dumanlı kardeşimiz ne güne duruyor?
Mesela o da yanına
Bedri Baykam’ı alsa...
Şöyle kırık dökük bir gemiyle Samsun’a çıksa...
Erzurum / Sivas ve Amasya hattını takip ederek
"Atatürk’ün İzinde" başlıklı dev bir yazı dizisi ortaya çıkarsa...
Hürriyet’e şahane bir gol atılmış olmaz mı?
Hey! Muhafazakár medya... Uyuma...
Yedi adımda İslamcıyı tanımak
BİRİNCİ ADIM: Feyza ya da Bilal isimlerini duyunca karşınızdakinin aklına "Huzur Sokağı" romanı geliyorsa, bilin ki bir İslamcı ile karşı karşıyasınız...
İKİNCİ ADIM: Bir ortama girerken "Selamünaleyküm" demek yetmez... Eğer çıkarken de "Selamünaleyküm" diyorsa... O adam İslamcıdır...
ÜÇÜNCÜ ADIM: Bir adam "Yoldaki İşaretler" kitabını duyunca Seyyid Kutub’u, "Mahzun Mabet" sözünü duyunca Ayasofya’yı, "dar’ül harp" tanımını duyunca cuma namazının kılınmayacağını, Necip Fazıl denilince "üstat" sözcüğünü aklına getiriyorsa... Bilin ki o adam İslamcıdır...
DÖRDÜNCÜ ADIM: Sezai Karakoç’un Monna Rosa adlı şiirini bilmeyene İslamcı denmez... Şiirin ilk iki dizesini okuyun, eğer karşınızdaki devamını getiriyorsa bilin ki İslamcıdır...
BEŞİNCİ ADIM: Hapşırdığınızda karşınızdaki kayıtsız bir alışkanlık ile "yerhamükallah" derse, bilin ki İslamcıdır...
ALTINCI ADIM: Eğer lüks ve pahalı otomobilini temizlemekle uğraşan adama "Araba sizin mi?" diye sorar ve karşılığında "Hayır evlat, emanetçisiyiz" cevabını alırsanız... Bilin ki o adam İslamcılığa bir parça bulaşmıştır...
YEDİNCİ ADIM: Kocasından "bilmem ne bey" ya da karısından "bilmem ne hanım" diye söz edenler sadece birden sınıf atlayan sanatçı taifesi değildir... Dikkat edin: İslamcılar da biraz böyledir...
Dindarları gülümseten içten, tatlı, cahil sorular
Cennette erkekler için huri varsa, kadınlar için ne var?
Çalışmak da ibadet olduğuna göre çalışırken namaz kılmasam olur mu?
Kuran’da kaç hadis var?
Kaderimizi Allah tayin ediyorsa neden bize günah yazılıyor?
İnsanın kalbinin temiz olması cennete gitmesine neden olur mu?
İnsanlığa hizmeti geçmiş, mesela ampulü bulmuş adam cennete gitmeyecek mi?
Sadece İslamcılar arasında ünlü olanlarYAVUZ BAHADIROĞLU: Yavuz Sultan Selim gibi adamdır... Gür bıyıkları, babacan tavırları ve Osmanlıcılığıyla ünlüdür... Babacandır... Radyoda program yapar... TV NET’te ecdat övgüsü yapan programlara imza atar... Vakit’te yazar... Ama onun asıl ünü yazdığı epik romanlardan ileri gelir... Sunguroğlu, Elveda Buhara, Kırım Kan Ağlıyor gibi romanları "camia"da hep popülerdir...
ÖMER KARAOĞLU: "Yeşil Pop"un en ağırbaşlı, en inanmış, en mütevazı, en duygulu, en efendi temsilcilerindendir... 20 yıldır bu işin içinde... Söylediği şarkılardan bazıları İslami kesimde hit olmuştur... Mesela "Şehit Tahtından Rabbe Gülümser" adlı eseri, İslami muhalefet duyarlılığının üst düzeyde olduğu dönemlerde herkesin dilindeydi... Duyarlılık azaldıkça Ömer Karaoğlu’nun popülaritesi de azaldı... Bugünlerde bazı AK Partili belediyelerin düzenlediği etkinliklerde sahne alabiliyor...
HASAN AYCIN: "Çizgi" sanatının bir numaralı ustası... Aslında onu hepimizin çok yakından tanıması gerekiyor... Ama ne yazık ki ona başka cenahların gözleri hep kapalı kaldı... Bu nedenle sadece İslami kesim içinde tanınıyor... Oysa çizgilerinin standardı dünya çapında... İlk çizgi albümü "Hasan’ın Bocurgatı"nın adı, şair İsmet Özel tarafından verilmiştir... İstikrarlı bir şekilde, çizgisini geliştirerek sürdürüyor... Bir süre önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla bir sergi de açmıştı...
MESUT UÇAKAN: İslami kesimin en fazla film çekmiş yönetmeni... Ama bir türlü dışarıya açılmayı başaramadı... Çırpındı, didindi, para buldu, film çekti ama olmadı, olmadı... Bu olamayışta sadece "öteki mahallenin ambargosu" rol oynamadı tabii... Filmlerinin olmayışı da bunun bir etkeni... "Bize Nasıl Kıydınız?" gibi türban sorununu işleyen filmi, türban üzerine yapılacak nice şahane filmin de önünü kesti... Neyse... Yine de İslami kesimde sinema denilince akla ikinci gelen isimdir Mesut Uçakan... Birincisini, yani Yücel Çakmaklı’yı yakın tarihte kaybettik...
Kadir Gecesi’nde bira içen umreciBenim merkez medyadan tek tanıdığım Akşam gazetesinin yöneticilerinden Levent Ertem’dir...
Çocukluk arkadaşımdır Levent...
Temasımız sürer...
Kadir Gecesi’nde Beşiktaş maçına giden Levent, Ertuğrul Özkök’ü bira yudumlarken görünce...
Benim cep telefonuma
"Flaş! Kadir Gecesi bira yudumlayan umreci genel yayın yönetmeni kim?" diye mesaj atmış...
Hemen harekete geçtim tabii...
"Fotoğrafını çek" diye bir karşılık verdim...
Ancak Levent’ten gelen yeni mesaj umut kırıcıydı:
"Hayır... Bira değil Ülker’in yeni mamullerinden bir malt içeceğiymiş..."
Gazeteci diliyle söylersek...
Güzelim haber elimizde patladı...
Kim kimin karşılığıNÁZIM HİKMET’in karşılığı
NECİP FAZILCEMAL SÜREYA’nın karşılığı
CAHİT ZARİFOĞLUMURAT BARDAKÇI’nın karşılığı
MUSTAFA ARMAĞANZÜLFÜ LİVANELİ’nin karşılığı
AHMET ÖZHANİLHAN SELÇUK’un karşılığı
MEHMET Ş. EYGİMEMDUH ÜN’ün karşılığı
YÜCEL ÇAKMAKLISİNAN ÇETİN’in karşılığı
MEHMET TANRISEVERYANKI YAZGAN’ın karşılığı
KEMAL SAYARVİVET KANETTİ’nin karşılığı
AYŞE BÖHÜRLERECE TEMELKURAN’ın karşılığı
NİHAL BENGİSU KARACAİslami kesimde Modalar Demodeler
DEMODE Taha Kıvanç...
MODA Ahmet Arsan...
DEMODE Ali Rıza Demircan...
MODA: Haydar Dümen...
DEMODE Açılımcı Katar Prensi...
MODA Muammer Kaddafi’nin ’demokrat’ oğlu..
DEMODE Yalova...
MODA Büyükada...
DEMODE Çok çocuk yapmak...
MODA Az çocuk yapmak...
DEMODE Fethullah Gülen’in "Benim Küçük Dünyam" kitabı...
MODA Tayyip Erdoğan’ın kitabını yazmadığı liderlik sırları...