Paylaş
Listeler oluşturulurken liyakat mi göz önünde bulundurulacak, yoksa ilişkiler mi?
Genel merkez gücünü arkasına alanlar mı aday yapılacak, yoksa işin şovuna kaçmadan, yığma kitlelerle adaylık açıklaması yerine ekibi ve projeleriyle, “Ben de varım” diyenler mi?
Kısır siyasi tartışmalara girip rakipleri karalayanlar mı dikkate alınacak, yoksa bu polemiklerden uzak durup kendisi gibi olanlar mı?
Bir kez daha altını çizerek söylüyorum ki -hangi parti olursa olsun- o koltuklarda eski yüzler yerine yeni simalar, enerjik gençler, güçlü kadınlar...
Bulunduğu il/ilçeye çağ atlatıp marka yapacak vizyoner projeleri olan, bunu ilk günden beri halkla paylaşan, ortak akıl ve sinerjiye inanan başkanlar görmek istiyoruz.
Bu süreçte umudumuzu yitirmeyelim.
Sözünü ettiğimiz bu çerçeveye uyan adaylar her yerde var.
İşte size birkaç örnek.
Tabii bunlar benim aday adaylıklarını açıklayanlardan ilk anda aklıma gelenler.
Eminim sizler de benim listeme bu kriterlere uyan başka isimler de ekleyebilirsiniz.
Örneğin; CHP’den Çanakkale Belediye Başkanlığı’na talip olan Mehmet Öngen...
Yine aynı partiden İzmir Urla Belediye Başkanlığı için yola çıkan Sergenç İneler...
AK Parti’den Manisa Yunusemre Belediye Başkanlığı’nı isteyen Yavuz Kurt...
Yine iktidar partisinden Muğla Milas Belediye Başkanlığı için yola çıkan Tarım İl Müdürü Barış Saylak...
Kendilerini uzun süredir tanırım.
Onlar yaşamlarını üretmeye ve çalışmaya adamış kişilikler.
Naçizane, talip oldukları yerlere değer katacaklarını düşünüyorum.
Sonuçta takdir önce partilerinin, sonra da seçmenlerin.
///
Hepsi birer başarı hikayesi
EFENDİM, Gourmand World Cookbook Award 2023’ün kazananları belli olmuş.
Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da gerçekleştirilen törende Ege’ye ödüller yağmış.
Aynı yarışmada 2019’da dünyanın en iyi peynir kitabı seçilen ‘50 Peynirli Şehir Balıkesir’in ardından, kentin zeytin ve ekmek varlığının kayıt altına alındığı gastronomi kültür serisinin devamı olan ‘Zeytin Ülkesi Balıkesir’ ve ‘Ekmek Şehri Balıkesir’ de ödüle layık görülmüş.
Neşe Aksoy Biber ve Berrin Bal Onur tarafından yazılan kitaplardan ‘Ekmek Şehri Balıkesir’ birinci olurken, ‘Zeytin Ülkesi Balıkesir’ ikincilikle taçlanmış.
‘50 Peynirli Şehir Balıkesir’ de 25 yılın en iyileri arasında yer alarak best of best (en iyinin de iyisi) seçilmiş.
İzmir’de doğup büyüyen 1875 doğumlu Marguerite Pagy ve kızı 1910 doğumlu Wanda Arcas’ın tarif defterleri üzerinden iki farklı yüzyıldaki kentin kozmopolit yaşamını tarih, kültür ve gastronomi açısından ele alan Sırma Güven imzalı ‘Anneden Kızına’ da ‘aile’ kategorisinde yine ülkemize birincilik getirmiş.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Betül Öztürk ve Doç. Dr. Ahmet Uhri’nin kaleme aldığı ‘Ege Otları: Ege ve İzmir’in Yenilebilen Otlarının Kültürü ve Yemeklerinin Tarifleri’ kitabı da ‘ansiklopedi’ dalında birincilik kürsüsüne çıkmış.
Dr. Öztürk ve Doç. Dr. Uhri ayrıca en iyi yazarlar olarak gösterilmiş.
Özellikle son yıllarda ön plana çıkan Ege gastronomisini, kadim gıdalarımız zeytin ve ekmeği, peyniri, Türk, Fransız, İtalyan ve Rum mutfaklarının bir sentezini tanıtan...
Bu zenginliğin geleceğe aktarımını sağlayacak ve uluslararası değere dönüşmesi için öncü çalışmalara ilham olacak bu kitaplara imza atan, katkı sunan herkesin eline, emeğine sağlık.
İnanıyorum ki bu ve benzeri çalışmalar sayesinde ülkemiz çok yakında gastronomide de bir dünya yıldızı olacak.
///
Bu hedefi beğendim
DUYDUM ki Tüm Kalkınma ve Girişimci İş İnsanları Derneği (TÜMKİAD) İl Başkanı Ahmet Kirazdiken, “Bir tarım kenti olan İzmir’de ilk hedefimiz tarım üniversitesi kurmak” demiş.
Ülkemiz için tarımsal kalkınmanın son derece önemli olduğunun altını çizen Kirazdiken...
“İzmir ve Ege’deki verimli topraklarımızda doğru yöntemle doğru ürünlerin yetiştirilmesi için bu üniversiteyi hayata geçirmek istiyoruz.
Bu üniversitemiz tıpkı eski dönemdeki köy enstitüleri gibi olacak.
Normal eğitimlerin yanı sıra tarım üzerine her türlü ders de yapılacak” diye eklemiş.
Malum, özellikle koronavirüs pandemisi sürecinde gıdanın ne kadar önemli olduğunu tüm dünya gördü.
Bu alanda Ege ve İzmir son derece önemli bir konumda.
Zira, Türkiye’nin en verimli toprakları bu bölgede.
Ülkemizin tarım üniversitesine acilen ihtiyacı var.
Köylerimiz ancak bu sayede yeniden küllerinden doğar, zenginleşir, bu alandaki beyin göçü sona erer.
O nedenle ben bu hedefi beğendim, sonuna kadar destekliyorum.
///
Tüketiciyle dost
SİRKE sektörünün pazar lideri Fersan, perakende sektörünün alışveriş datasını gerçek zamanlı olarak toplayan ve analiz eden Trendbox ile işbirliğine gitmiş.
İzmirli marka, ocak ayından itibaren sirke, sos, turşu, şalgam gibi ürünlerini Trendbox’la birlikte ölçümleyerek kaliteli ve sağlıklı ürünlerini her noktada uygun fiyata tüketiciye ulaştırmayı hedefliyormuş.
Ekonomik olarak zor dönemlerden geçtiğimiz bu günlerde bu işbirliğinin tüketicilere olumlu yansıyacağını düşünüyorum.
Bu arada Fersan, Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği, ABD, Türk Cumhuriyetleri, Arap ülkeleri, Avustralya, Rusya, Japonya, İsrail gibi yaklaşık 40 ülkeye ihracat yapıyormuş.
Dilerim bu sayı katlanarak büyür.
Paylaş