Paylaş
Levent Köstem aslında doçent unvanlı bir tıp doktoru. Geçin İzmir’i, Türkiye’nin, hatta dünyanın sayılı ortopedistlerinden. Özellikle sporcu sağlığı konusunda otoritelerden. Türkiye’nin gerçek anlamda ilk artroskopik cerrahi merkezini İzmir’de kuran isim. Almanya ve ABD’de bu konuda aldığı eğitimlerle 23 yıl Altay’ın, yaklaşık 4 sene de Ümit Milliler’in takım doktorluğunu yaptı. 8 yıl Futbol Federasyonu Sağlık Kurulu Üyeliği’nde bulundu.
UNIVERSIADE’ın sağlık organizasyonunda görev aldı. Aynı oyunlarda olimpiyat milli takımının doktorluğunu da üstlendi. “Spor hayatı bitti” denilip de onun neşterinin altına yatıp şifa bulan ve kariyerine devam edenlerin sayısı kendisinin bile hatırlamakta zorlandığı kadar çok. Hekim duyarlılığıyla çevresindeki olaylara da duyarlı. Sıkı çevreci. Zeytin sevdalısı. Bir dönem politikayla da ilgilendi ama ayak uyduramadı. Urla Zeytinler’de, bırakın destek olmayı, tüm engellemelere rağmen, Alsancak’taki evini bile satma pahasına dünyanın en büyük zeytinyağı müzesini kurdu. 5 bin metrekare kapalı alana sahip eski bir fabrika binasını içinde restoran, organik ürünlerin satıldığı mağazalar, seramik atölyeleri ve son sistem zeytinyağı fabrikasının yer aldığı kompleksle ekolojik turizmin hizmetine sunma telaşında. Başında eşinin bulunduğu Alaçatı’daki içinde mini sanat galerisi de bulunan Köstem Otel ve Urla Nohutalan’daki Köstem Organik Zeytin Çiftliği’yle turizm ve tarıma da bulaşmış durumda. Bu kadar mı? Tabii ki, hayır. Aynı zamanda Köstem Vakfı’nın kurucusu. Fotoğrafçılık ve ahşap oymacılığıyla ilgileniyor. Daktilo, radyo ve gramofon topluyor. Koyu Altaylı ama yürüyüş yapmak dışında pek sporla arası yok. Mutfakta ise beceriksiz olduğunu söylüyor.
HAYAT FELSEFESİ
Doğru ve dürüst davranmak, açık sözlü olmak, doğruya ‘Doğru’, eğriye ‘Eğri’ demek.
OTOMOBİL
Artık sesimi çıkarmıyorum
* İlk arabam krem renkli Murat 131 Şahin’di. Yıllarca para biriktirip üzerine biraz da kredi çekerek satın alabilmiştik. Şimdi 2013 model kırmızı Citroen C4 Picasso’m var. Otomobilimi kendim kullanıyorum. Şoförüm olsa sanırım rahat edemem. Bir araçtan beklentim güvenli olması, olabildiğince içinin geniş, dışının ise o genişliğe karşın rahat olması. Trafikte kurallara uyarım, kimseyi rahatsız etmemeye çalışırım. Beni rahatsız ettiklerinde çok rahatsız olurum ama artık sesimi çıkarmıyorum. Zira, ahali bozuldu!
BESLENME
Köpoğlu salatasına bayılırım
* Düzenli şeker ilacı kullanıyorum. Erken kahvaltı yaparsam mide bulantısı yapıyor. O nedenle ilaca başladığımdan bu yana kahvaltıyı bıraktım. Yaptığımda ise dededen gördüğümüz klasik olanı tercih ederim. Çok karıştırmam. Peynirsiz yapamam. Varsa domatesi de çok severim. Bu yüzden öğle yemeğini biraz erken yiyorum. Dışarı çıkacak zamanım olmadığından genellikle işyerinde (mümkünse sebze ağırlıklı) yiyorum. Bazen de atlıyorum. Akşamları haftada bir mutlaka et yemeğe çalışırım. Yazları fırsat buldukça sardalye ızgara tüketirim. En iyi balığın o olduğuna inanıyorum. Tüm sebze yemeklerinden hoşlanırım. Ama karnıyarık ile soslu biber ve patlıcan kızartması favorimdir. Patlıcan ve domatesle ezme usulü yapılan köpoğlu salatasını çok severim. Mutfakta çok beceriksizim. Sadece yumurta pişiririm.
MEKAN
Yapmacıksız yerleri severim
* Lüks yerleri pek sevmem. Daha doğal, temiz, müşterisine yapmacıksız, efendice davranan yerlerden keyif alırım. Gittiğim çok spesifik yer yoktur. Temizliğe dikkat ederim. Tuvaletlerin hijyen ve rahat olmasını önemserim.
SPOR
‘Bahçe sporu’ yapıyorum
* Aktif spor yapmıyorum, ama özellikle hafta sonları bahçemde çalışıyorum. Her fırsatta da yürüyorum. Sıkı Altay taraftarıyım. Yelken sporu yapmak isterdim. Bir ara kurslarına da gittim. Ancak kronik sinüzit rahatsızlığım nedeniyle devam edemedim.
TATİL
Çeşme ve Alaçatı yetiyor
* Ben tatile sadece dinlenmek olarak bakmıyorum. Ya oğlumu görmeye ABD’ye, ya ortopedi kongresine, ya da bunun gibi bir toplantıya gittiğim zamanı da tatil olarak görüyorum. Oralara gittiğim zaman önüne ya da arkasına birkaç gün ekleyip geziyor, bol bol da fotoğraf çekiyorum. Toplamda yılda 30 günü buluyor. Zaten İzmir, Alaçatı, Çeşme üçgeninde insanın ayrıca tatile gidesi gelmiyor. Daha güzel yer az bulunduğu için 3’ü bana yetiyor. ABD ve Avrupa’ya gidince moralim düzeliyor. Temiz olmaları, yerde çöp bulunmayışı, insanların birbirine saygısı beni huzurlu kılıyor. Çok sakin ve mutlu oluyorum.
HOBİ
Koleksiyon başımın derdi
* Ahşap oymacılığı ve fotoğrafçılık en temel iki hobim. Ayrıca, onlarla ilgili kitap okumak da beni mutlu ediyor. Jazz’dan hoşlanırım. Bir de 1950 ve 60’ların müzikleri hoşuma gider. Koleksiyon tutkum çok. Benim başımın derdi. Zeytinle ilgili her şeyi toplarım. Ayrıca; daktilo, radyo, gramafon ve ilginç tüm şeyleri biriktiririm. Sinemayı sinemada seyretmeyi severim.
KARİYER
Şoför olmak istiyordum
* Buca 23 Nisan İlkokulu, Buca Ortaokulu, Atatürk Lisesi, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdim. Sırasıyla Ege Üniversitesi Ortopedi Kliniği (asistan), Sarıkamış Asker Hastanesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (öğretim üyesi), Buca SSK Hastanesi (uzman hekim), Eşrefpaşa Belediye Hastanesi’nde (başhekim) görev yaptım. Bu hastanede sporcu sağlık merkezi kurdum. Türkiye’nin gerçek anlamda ilk artroskopik cerrahi merkezini burada organize ettik. 1992’de Ege Sağlık Vakfı’nın kuruluşunda görev aldım, 2 yıl yöneticiliğini yürüttüm. 1993’ten bu yana da serbest hekim olarak çalışıyorum. 2003’ten beri de hekimliğimin yanı sıra organik tarımla uğraşıyorum. Ailem adına zeytin ve zeytinyağı müzesinin kuruluşunu sürdürüyorum. Siyasetle de ilgiliyim. CHP’den İzmir Büyükşehir ve Buca belediye meclislerinde üyelik yaptım. Çocukken şoför olmak isterdim. Babam kaportacıydı ve arabalar benim için çok önemliydi.
GÜNE BAŞLANGIÇ
6 saat uyku, sonra iş
* Gece 24:00 gibi yatar, sabah 06:00’da kalkarım. Evden genellikle 07:00 civarında çıkarım. Aradaki sürede bilgisayarda yazılacak yazılarım varsa onları yazarım. Çektiğim fotoğraflarla ilgilenirim. Yapacağım ahşapların çizimiyle uğraşırım.
MODA
Kolay da yıkanabilmeli
* Rahat, göze çarpmayan, spor giyimden hoşlanırım. Doktorluk yaparken önlük giymediğim için giysilerim çabuk kirlenir. Bu yüzden aynı zamanda kolay yıkanabilen olmalı. Açık ve pastel renklerle maviyi severim. Kıyafetleri kendim alırım. Sağ olsun hastalarım da çok hediye getirir. Sanki zevkimi benden iyi bilirler ve beni çok mutlu ederler.
TEKNOLOJİ
Ne çok iyi, ne çok kötü
* Teknolojiyle aram fena değil. Ama çok iyi de değil. Facebook’ta varım. Sanki her gün birçok arkadaşımla konuşuyormuş gibi olduğum için seviyorum.
SEVİMLİ DOSTLAR
Afra’nın yerine Karabaş
* Hayvanlarla aram iyi. Bugüne kadar kedi, köpek, kaz, ördek, güvercin ve daha nicelerini besledim. ‘Afra’ isminde 13 yaşındaki kurt köpeğimizi yeni kaybettik. Çok akıllıydı. Şimdi Buca’dan arkadaşım Rıza’nın hediye ettiği siyah bir Labrador’um var. Adını ‘Karabaş’ koydum. Henüz 8 aylık, ama o da inanılmaz akıllı. Ve çok iyi huylu. Rıza söylüyordu, gerçekmiş.
ASTROLOJİ
Ne yazık ki çoğu uyuyor
* Koç burcuyum. Ama ilgilenmem. Birçok özelliği bana uyuyor. Bu da beni rahatsız ediyor!
KİMDİR?
Adı ve soyadı: Levent Köstem
Doğum yeri ve yılı: İzmir Buca, 1955
Eğitimi: Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mesleği: Ortopedist, turizmci
Burcu: Koç
Medeni durumu: Güler Köstem’le evli. Emrah ve Nilüfer isminde iki çocuk babası.
Paylaş