Ayvalık’ta neler oluyor?

Şimdi de Ticaret Odası Başkanı Mustafa Büyükçıvgın ile Oda’ya bağlı Zeytinyağı Analiz Laboratuvarı yönetimi arasında yeni bir kriz patlak verdi.
Ayvalık Ticaret Odası Laboratuvar Hizmetleri Gıda ve Kimyasal Maddeler Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından ‘ATO LAB Ayvalık Natürel Sızma Zeytinyağı’ markasıyla filtresiz 750 ml zeytinyağı üretilip 75 TL’den satışa sunulması adeta bardağı taşıran son damla oldu.
Başkan Büyükçıvgın, Facebook hesabından yaptığı paylaşımda, söz konusu markayla ilgili Ayvalık Ticaret Odası’nın herhangi bir bilgisi ve dahli olmadığını duyurdu.
Ayvalık’ta yaklaşık 5 bin ailenin zeytinyağı ticaretiyle geçindiğini, ayrıca bu işi yapan 100’den fazla ulusal ve uluslararası markanın Ayvalık Ticaret Odası üyesi olduğuna dikkat çeken Büyükçıvgın, isyanını şöyle dile getirdi:
***
“Ticaret odalarının amacı üyelerine rakip olmak değil, ticari faaliyetlerinin önünü açmaktır.
ATO LAB’ın tek sahibi Ayvalık Ticaret Odası ve dolayısıyla üyeleridir.
Sahibi olduğumuz laboratuvarın yöneticilerinin şirket ana sözleşmesinde yazmayan bir faaliyeti (zeytinyağı satışı) hukuki hakları dışında yapmalarının sorumluluğu kendilerine aittir.
ATO LAB’ın yetkisiz ve hukuksuzca sattığı her litre zeytinyağından elde ettiği kar, üyelerimizin analarının ak sütü gibi hak ettikleri kazançlarının ellerinden alınmasıdır.
Tekrar ediyorum, bu yetkisiz ve hukuksuz uygulamadan Ayvalık Ticaret Odası Başkanlığı’nın bilgisi ve dahli yoktur.
Kaldı ki, Oda üyelerinin (dolayısıyla ATO LAB ortaklarının) da bilgisi ve dahli yoktur.
Üyelerin görüşleri dahi alınmadan yapılan bu uygulamayı Ayvalık Ticaret Odası’nın tek hukuki yetkili temsilcisi yasal sıfatımla uygun bulmadığımı sektör temsilcileri ve kamuoyuyla paylaşıyorum.”

***
Başkan Büyükçıvgın’ın iddiaları bununla da sınırlı kalmadı.
Sızma zeytinyağının litresinin toptanda 26 TL olduğunu, söz konusu markanın ise 100 liraya karşı geldiğini paylaşan Başkan Büyükçıvgın, “Biz her konuda üyelerimize, üreticilere, topluma örnek olmak durumundayız. Şimdi bu rakam nasıl açıklanır? Serbest piyasa ekonomisiyle izah edilebilir mi? Yarın biri gitse Tüketici Hakem Heyeti’ne şikayet etse 1923’te kurulan 98 yıllık Ayvalık Ticaret Odası’nın itibarı ne olur?” diye sordu.
ATO LAB’a Ayvalık Ticaret Odası tarafından laboratuvar hizmetlerinde kimyasal madde (alkol, eter vs.) alış ve satışında, analiz ücretlerinde, coğrafi işaret bandrol satışında sınırsız yetki verildiğini...
Elde edilen gelirin tamamının ATO LAB yöneticilerinin yetkisiyle kullanılıp 1 kuruşunun dahi Ayvalık Ticaret Odası’na aktarılmadığını öne süren Büyükçıvgın, böyle bir gelirle değil bir, üç laboratuvarı yönetip masraflarını karşılamanın mümkün olduğu görüşünü savundu.
Bu nedenle uygulamanın laboratuvara gelir sağlamak amacıyla yapıldığı söylemlerinin inandırıcı olmadığını aktaran Başkan Büyükçıvgın, “ATO LAB’ın bu ay yeni artan kirası bin 125 TL. Sadece bir personel çalışıyor. Onun maaşı, elektrik, su vs. aylık sabit gider 8 bin lira civarında. Yıllık tahmini 96 bin TL eder. Sadece festival parasından 100 bin lira verdik. Yaptığımız diğer destekler de cabası. O halde amaç nedir? Lütfen büyük resme bakılsın” dedi ve bir konuya daha dikkat çekti:
***
“ATO LAB markasıyla satışa sunulan ürüne ATO LAB tarafından Ayvalık zeytinyağı coğrafi menşei hologramının verilmiş olması da zihinlerde tarafsızlık ilkesinden uzaklaşılacağı şüpheleri uyandırmaktadır.
Ki, yaklaşık 2.5 yıl önce 35 firma Ayvalık Ticaret Odası’nın zeytinyağı coğrafi menşei işaretini kullanırken, bugün bu sayı bir elin parmaklarını geçmez hale gelmiştir.
ATO LAB yöneticileri, üyelerimize rakip olacak bu uygulamayı en kısa sürede sonlandırmalı, yanlıştan dönmelidir.
Yanlışlarından dönmezlerse konuyu vergi mahkemesine taşıyacağım.
Bu ve benzer uygulamalar AB tescilinde ciddi emek verdiğimiz ve yol aldığımız Ayvalık zeytinyağının önünü tıkar.
Benim mücadelem Ayvalık, Ayvalıklılar ve sektör için.
Coğrafi işaret Ayvalık’ın korunması gereken bir değer, ortak sermaye olarak mutlaka el üstünde tutulmalı.”
***
Doğrudur, yanlıştır konusuna girecek değilim.
Sonuçta kararı (eğer konu oraya taşınırsa) yargı, üyeler ve Ayvalık halkı verecek.
Tabii, bakalım bu iddialara karşı cepheden ne yanıt gelecek?
Ulaştıkça onları da bu köşeden size aktarmaya devam edeceğim.
Ama şunu söylemeliyim ki, aynı çatı altında yaşananlar Ayvalık’ın marka değerini zayıflatıyor.
Dilerim konu bir an önce çözüme kavuşur, sağduyu ve Ayvalık kazanır.
Zira, Ayvalık Ticaret Odası ve ATO LAB etle tırnak gibi birbirinden ayrıl(a)maz, siyaset üstü iki güzide kurum.
Sahibi de Ayvalık ve Ayvalıklılar.
Kimse onlardan büyük ve üstün değil.
Şu ya da bu şekilde yıpratma hakları da yok!

Akla gelen
birkaç soru

KONUŞTUĞUM üreticilerden de yola çıkarak, şu soruların yanıtlanmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum:
* Bu yağ kimden ya da kimlerden alındı?
* Nerede şişelendi?
* (Eğer bir tek kişiden alınmış ve ambalajlama aşamasında bir firma ile çalışılmışsa) Bundan sonrası için Oda’ya üye diğer üretici ve işletmelerle de çalışılacak mı?
* Nerede depolanıyor, nasıl korunuyor?
* Hangi kanalla tüketiciye ulaşıyor?
* Fiyat nasıl belirlendi?
* ATO Lab gerçekten maddi sıkıntı yaşıyorsa gelir artırıcı başka argümanlar yaratılamaz mıydı?
* Örneğin, 2020’de ne kadar analiz yapıldı, sticker satıldı, eğitim verildi, bunun ekonomik getirisi ne oldu?
* Laboratuvar her türlü analiz için yeterli donanıma sahip mi?