Paylaş
O, ‘Denizli’nin ‘Koç’u diye anılan Abalıoğlu Holding’in iki numaralı ismi İsmet Abalıoğlu... İş hayatına atılışı liseye devam ettiği 1966’ya uzanıyor. İlk çalıştığı yer babasına ait çırçır fabrikası. Ama, ‘patron oğlu’ diye hiç torpil geçilmemiş. Ağabeyi Ali ile birlikte, tüm işçiler hangi koşulda çalışıyorsa o da aynı şekilde çalışmış. ‘İlk’leri yaşamış, ‘ince detay’ları öğrenmiş. Öylesine mükemmel yetişmiş ki, işinde hiçbir zaman ‘duygusal’ davranmamış. İş dünyasının kendini geliştirmekten, Ar-Ge ve diğer teknolojik yenilikleri izlemekten geçtiğini bilerek, günümüzde 13 grup şirketi ve iştirakten oluşan, yaklaşık 2 bin kişinin çalıştığı aile şirketine bir tuğla da o koymuş. ‘Başarı doğru kararlar vermek ve deneyimdir. Bizler yıllarca bazen yanlış kararlar vererek, hatta zararlar ederek deneyimlerimizi edindik. Bunun sayesindedir ki, bugün büyük başarılara imza atarken geçmişte edindiğimiz deneyimlerin büyük payı var’ düşüncesinde. İsmet Bey, yoğun temposuna rağmen hayatın sadece işten ibaret olmadığının da farkında. Topluma yararlı işlere de imza atmaya çalışıyor. ‘Her şeyin başı eğitim’ diyerek okullar yaptırıyor, burslar veriyor. Aynı zamanda doğa aşığı ve çevreci. Doğa ve Çevre Vakfı’nın hem kurucusu, hem de başkanı. ‘Doğanın pili bitmesin’ diye çıkılan yolda 1996’dan bu yana 28 ton atık pil, 44 ton da elektronik atık toplanmasına öncelik etmiş. Bugünlerde “Kendi ormanını kendin kur” kampanyasını hayata geçirmeye hazırlanan İsmet Abalıoğlu, Reyhan Yıldız’ın kaleme aldığı ‘Adresini Arayan Mektuplar’ın geliriyle ilkine de imzasını atmış. Çevresinde olup bitene karşı kayıtsız kalmamaya, doğruluğuna inandığı görüşleri savunmaya, gerektiğinde kişi ve kurumlara olan tepkisini mektuplarla dile getiren İsmet Bey, organ bağışına da son derece duyarlı bir isim. Milliyet Gazetesi ve Ernst&Young’ın düzenlediği “Yılın Sosyal Girişimcisi” yarışmasında 2009’da Ömer Madra ve Ali Nihat Gökyiğit’le birlikte finale kalan üç isimden biri olan İsmet Abalıoğlu, kişisel gelişime de son derece önem veriyor. Bugüne kadar hızlı okuma, koçluk, mentorluk, yaratıcılık eğitimleri almış. Çalışkan, enerjik, yaratıcı, yenilikçi, güleç ve inanılmaz mütevazı. İşte, İsmet Abalıoğlu...
KİMDİR?
Adı: İsmet Abalıoğlu
Doğum yeri ve yılı: Denizli, 1952
Eğitimi: İzmir İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi
İşi: Abalıoğlu Holding ve ona bağlı şirketlerin yönetim kurulu üyesi
Burcu: Koç
Medeni durumu: Ev hanımı Benay Abalıoğlu ile evli. Cafer ve Beyza isminde iki çocuk babası. Aynı zamanda iki erkek, bir kız torunu var.
HAYAT FELSEFESİ
İyi bir insan olarak insanca yaşamak.
OTOMOBİL
Kullanmayı pek sevmiyorum
* İlk arabam 1981 model sütlü kahve bir Ford’du. Şimdilerde 2007 model metalik kırmızı Mercedes S350’m var.
* Trafikte fena değilim, ama araç kullanmayı pek sevmiyorum. Bu nedenle şoför tercih ediyorum. Bu, varacağım yere kadar bir şeyler okuma fırsatı da sağlıyor.
* Bir otomobilde öncelikle sağlam bir teknik yapısının olmasına, içindekilere güven vermesine bakarım. Daha sonra teknolojinin imkan sağladığı optimum yeniliklere sahip olmasını ararım. Ardından da konfora bakarım.
BESLENME
Karavanada ne varsa o!
* Kahvaltının günlük faaliyetlerimin daha verimli olması için yararlı olduğuna inanıyorum. Bu nedenle her sabah yapmaya gayret gösteriyorum. Tabağımda peynir, zeytin, domates, salatalık, yeşillik olmasını arzu ederim.
* Öğlenleri genellikle işyerinde mesai arkadaşlarımla birlikte yerim. O gün karavanada ne varsa onu tüketiriz. Bu, aynı zamanda sohbet etme imkanı da sağlıyor.
* Akşam öğünlerim zeytinyağlı ağırlıklı.
* Yemek seçmemeye özen gösteriyorum. Sebze, et, deniz ürünleri... Genelde hepsiyle aram iyi.
* Mutfakla aramın çok iyi olduğunu söyleyemem. Mutfak becerebileceğim işler arasında değil. Zaten böyle olması işime de geliyor. Yapabildiğim tek şey kahve pişirmek diyebilirim.
MEKAN
Eşimin zevkine güvenirim
* Lezzeti ve pişirme yöntemleri damak tadıma uygun et ve balık lokantalarını tercih ederim. Bunlar, işini layığı ile yapan, temiz, hizmet kalitesi iyi mekanlardır.
* Bu konuda eşimin zevkine güvenirim. Onun seçimleri benim için değerlidir. O nedenle gideceğimiz yer konusundaki kararı eşimin vermesini isterim.
* Bir mekanda hijyenik ortam, güler yüzlü personel ile servisin kaliteli ve hızlı olması benim için önemlidir.
SPOR
Biraz yürüyüş, biraz yüzme
* Fırsat buldukça yürüyüş yapıyorum ve yüzüyorum. Eskiden kayağa da gidiyorduk, ama birkaç kez tehlikeli şekilde düştüm ve bıraktım.
* Denizlispor’u tutuyorum. Ancak futbola eskisi kadar tutkun değilim.
TATİL
10 dakikalık film arası gibi
* Yılda 2-3 kez tatile çıkıyorum. Genellikle birer hafta oluyor. Zaten tatil benim için en çok 10 gündür. Daha uzun olması halinde sıkılırım. Ağırlıklı olarak yazlığımda geçiririm. Bunun dışında gerek yurt içinde, gerekse dışında yapacağım tatillerde öncelikle değişik coğrafyaları, farklı kültürleri görmeyi seviyorum.
* Benim için tatil iş hayatının ve yaşam koşullarının insan üzerinde yarattığı stresten uzaklaşmak, zihnen arınmak, fiziki ve manevi yorgunluğu atmak demek. Tatili sinemada verilen 10 dakikalık araya benzetirim. Çalışmayı yaşam biçimi haline getirmiş biri olarak kısa süreli dinlenme sonrasında büyük bir zevk ve heyecanla işime geri dönerim.
HOBİ
Doğa ve çevreye tutkunum
* Tam bir doğa tutkunuyum. Doğa ile baş başa kalabildiğim yürüyüşler yapmak bana yaşam enerjisi kazandırıyor.
* Doğaya ve çevreye olan duyarlılığım DOÇEV’in (Doğa ve Çevre Vakfı) kuruluşuna önayak olmama vesile oldu. 1996’dan bugüne gerek kamusal alanlarda, gerek kuruluşunu sağladığımız 38 ormanda 400 bin fidanı toprakla buluşturduk. Ekolojik dengenin korunmasına katkı amacıyla ağaçlıklı alanlara yüzlerce kuş yuvası astık. 28 ton kullanılmış pil toplayarak çevresel zararlarını önledik. 44 ton elektronik atık toplayarak geri kazanımını, çevreye zararlı kısımlarının bertaraf edilmesine katkı sağladık. Düzenlediğimiz eğitimlerle okullarda ve toplumda çevre bilincinin güçlenmesine destek verdik.
* Lise yıllarında kitap okumaktan hoşlanmazdım. Bugün ise kitap seyahat çantamın vazgeçilmezleri arasında yerini aldı. Kitap okumanın hayata bakış açımın zenginleşmesine, zihinsel ve manevi doygunluğumun gelişmesine önemli katkı sağladığına inanıyorum. Tarih ve biyografi kitaplarını tercih ediyorum. Bununla birlikte Mevlana ve Yunus Emre gibi tasavvuf tarihine damgasını vurmuş değerler de okuduklarım arasında.
* Bugüne kadar çevremde olup bitene karşı kayıtsız kalmamaya, doğruluğuna inandığım görüşleri savunmaya, gerektiğinde kişi ve kurumlara olan tepkimi mektuplarla dile getirmeye özen gösterdim. 1990’lı yıllarda zamanın parti liderlerine, 2006’da ise Hz. Muhammed ile ilgili sözleri için Papa’ya, sözde Ermeni soykırımı yasa tasarısını kınamak amacıyla Fransa Cumhurbaşkanı ve Fransa Parlamentosu’na tepki mektupları yazdım.
* Okuma alışkanlığı bana bir kitap yazma cesareti de kazandırdı. Reyhan Yıldız’ın kaleme aldığı ‘Adresini Arayan Mektuplar’ iş yaşamındaki deneyimlerimi, hayatımdaki mihenk taşlarını, ailemi, yaşamımdan kesitleri içeriyor. Geliri ile ‘DOÇEV-Adresini Arayan Mektuplar Ormanı’ kurduk.
* Müziği insan ruhunu besleyen ve dinlendiren yapısıyla hayatımıza kattığımız en güzel renklerden biri olarak görüyorum. TSM, pop ve özellikle çalışırken klasik müzikten hoşlanıyorum. Çocukluğumda annemin teşvikiyle bir dönem akordeon çaldım.
* İnsan hayatındaki en önemli şeyin zaman olduğuna, zamanı parayla satın almanın, kaybedildiği takdirde telafi etmenin mümkün olmadığına inanıyorum. Bu nedenle konser, sinema, tiyatro gibi herhangi bir sosyal aktiviteye katılırken beni bir adım öteye götürebilecek olmasına özen gösteriyorum. Bu konuda seçiciyim.
KARİYER
İşi mutfağında öğrendim
* Denizli Gazi İlkokulu, İzmir Türk Koleji, İzmir İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi’nde okudum.
* İş hayatıma, eğitime devam ettiğim 1966’da, babam ve ağabeyimle birlikte pamuk çırçır fabrikamızda başladım. Yani işi mutfağında öğrendim.
* Babamın desteğiyle abim ve ben şirketlerimizin çeşitli kademelerinde çalıştık. Bugün halen, Abalıoğlu Holding ve ona bağlı şirketlerin yönetim kurulu üyeliğini yapıyorum. Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı’nın yönetim kurulu üyeliğini ve DOÇEV’in de kurucu yönetim kurulu başkanlığını sürdürüyorum.
* Okul yıllarımın tatil dönemlerinde babamın işyerinde çıraklık yapardım. Bunun karşılığında da haftalık olarak 1 lira alırdım. Bu para benim için çok önemliydi.
GÜNE BAŞLANGIÇ
Geç yatar ve geç kalkarım
* Genellikle geç yatar ve buna bağlı olarak geç kalkarım. Gece çalışmaktan, gazete ve kitap okumaktan hoşlanırım. Ailemle birlikte zaman geçirmekten mutluluk duyuyorum. Aile, hayatımdaki en önemli ve en değerli olgulardan biri. Yaşam enerjim, hayat kaynağım olan torunlarımın beni gençleştirdiğine inanıyorum. Onlarla çocuklarımın çocukluğuna, hatta kendi çocukluğuma dönüyorum.
MODA
Benim modacım Benay Hanım
* Bence moda, insanın kendine yakışanı giymesi. Aktif takipçisi değilim. İşe genellikle takım elbise, gömlek, kravatla gelirim. Hafta sonları ise spor giyinmekten hoşlanırım. İş ortamında koyu, spor kıyafetlerimde ise pastel tonları tercih ederim. Hazır giyinirim. Benim modacım eşim ve çok zevk sahibi. Onun seçimine güvenirim, kıyafetlerimi de birlikte alırım.
TEKNOLOJİ
Gerekli olanı öğreniyorum
* Günümüzde bilgi ve iletişim dünyası çok hızlı değişip gelişiyor. Bu nedenle sadece benim için gerekli olanları öğreniyor ve kullanıyorum. Aksi takdirde teknoloji okyanusunda kaybolma riskim olduğuna inanıyorum. Facebook ve Twitter’da yokum.
SEVİMLİ DOSTLAR
Bir daha cesaret edemedik
* Yıllar önce evimizde bir muhabbet kuşumuz vardı, bazı kelimeleri de konuşuyordu. Çok da benimsemiştik ama maalesef öldü. Kızım üç gün yas tuttu, bir daha hayvan beslemeye cesaret edemedik.
Paylaş