Karı mı Kadın mı?

Yemeğe gittik KARIMLA.

Haberin Devamı

Bayağı zor bir geceye hazırlandım.

 

"Oğlum dikkat et, sitem etme" dedim.

 

Aslında çok doluydum. Tam ortamı, gir ağzından çık burnundan durumundaydım; ama bırak da dinlemeye çalış diye telkinde bulundum kendime.

 

Anneme de danıştım.

 

Kadınların en hasta olduğu konu da bu: “Anasının kuzusu adamlar”... Ben öyle değilim gerçi.

 

Annem karımı çok sever. İkisi de birbirine saygılıdır.

 

Haberin Devamı

Ne karım, ne de annem mesafelerini hiç aşmadılar.

 

Kadınlar çoğu zaman analarına danışmadan adım atamıyor; ama erkeklerin bunu yapmasını hazmeden kadın pek yok. Hepiniz kayınvalide olacaksınız ileride dikkat edin derim!

 

Annem karımı çok iyi tanır. Objektif bir kadındır. Beni de iyi tanır. Sormak istedim. Çok anlatmadım ona; ama anlıyor halimizden. Sağolsun, beni kendime mahçup hissettirmeden huzurlu sesiyle telkinde bulundu.

 

Yemekte zehir akıtmak yerine, uzun zaman sonra farkedilmişliğin keyfini çıkartıp, başbaşa olmanın tadına varıldığı bir gece olsun diye hayal ettim.

 

Konuyu, isterse KARIM açsın diye kendimce akıllı planlar yaptım.

 

Sen misin bunları düşünen!

 

Bütün konular dakka bir gol bir açıldı!

 

Kafama silahı dayadı, beni delik deşik etti oturdu aşağı.

 

Anasına danışıp, yemeğe gideceğimiz anlaşılınca, dolduruluşa getirilen "O" olmuş!

 

Haberin Devamı

Sanki konuşan benim tanıdığım KADINIM değil de KARInın teki.

 

Meğer bu yemek aşk değil, intikam gecesiymiş.

 

Kadınlar kendilerini haklı çıkarmak için her fırsatı dört gözle bekliyor, bir kere daha anladım.

 

Kapak olsun bana.

 

Hemen bir üste çıkma çabası, bir sürü laf salatası. Damara basma kabiliyeti de olağanüstü gelişmiş bir kavgacılık sanatı!

 

Dinlemeyi bilmiyorsunuz!

 

HİÇ hem de!

 

Erkekler sizin kadar “çaçaron değil!  

 

NEDEN bir konuyu bu kadar uzatıyorsunuz?

 

Allah aşkına nedir bu her konuyu sündürme isteği?

 

Resmen tatlıya bağlamamak için uğraşıyorsunuz ha! Yahu geçmiş bitmiş on yıl öncesinin hikayesi temcit pilavı gibi pişirilip pişirilip önüme kondu YİNE YİNE YİNE!

Haberin Devamı

 

Aklım fikrim işimdeymiş!

 

Yahu bunun neresi kötü??? Herkes benden para bekliyor. Ortalık çantadan geçilmiyor, hala daha çanta beğeniyor... Ama ben işe kafayı takınca suçluyum öyle mi?

 

Giyinmek, okul parası ödemek, tatillere gitmek lazım! Hadi bakalım ben evde oturayım, işe kafayı yormayayım, çocuğa da bakarım. Yemek de yaparım anasını satayım. Ha bilsem o zaman sorunlar bitecek canım feda! Ama öyle değil işte.

 

Annesine takmışım!

 

Takarım tabi.

 

Kadın bizi bitirmek için uğraşıyor! Habire laf sokuyor. Dolduruyor. Kendi evini bıraktı bizim evimizi yönetiyor. Koltuklarımızın yerine bile karışıyor kardeşim! Neden izin veriyorsun be kadın?!!

 

Tuvaletten çıkamıyormuşum! Ha bu doğru! Bunu açıklayacağım sonra...

Haberin Devamı

 

Beni bin yerimden zehirlerini akıtarak sokan yılan o oldu güzelim restoranda.

 

Ben ne aşağılık, ne iğrenç bir adammışım onu dinledim.

 

Sustum.

 

Sanırım karımın sitem etme ve kusma ihtiyacını giderdiği herhangi bir adamdım o anda.

 

Kocası değil. Sevgilisi hiç değil.

 

Bekledim. Sıram geldi bir ara.

 

"Tamam mı, rahatladın mı?" dedim.

 

"Evet" dedi.

 

"Özür dilerim" dedim.

 

"Affeder misin beni?" diye sordum, tüm içtenliğimle.

 

Cevap vermedi.

 

"Beni okuyor musun?" dedim.

 

"Evet!" dedi.

 

"Beni anlıyor musun?" dedim.

 

“Evet" dedi.

 

"Beni okumak istiyor musun, devam edeyim mi, yoksa rahatsız olduysan hemen keseyim" dedim.

 

“Devam et. İyi geliyor aslında...” dedi.

Haberin Devamı

 

Soruyu o an patlattım:

 

"Peki beni istiyor musun?"

 

Uzunca bir yere bakış, göz teması SIFIR...

 

Kafasını kaldırdı... Yine deldi geçti beni gözleriyle...

 

"Evet!" dedi.

 

"Tamam" dedim ben de.

 

Budur.

 

Yemeğimizi yedik.

 

Sohbet ettik. Konulara geri dönmedik. Dönmek istemedik.

 

Eve de gitmedik. İkna ettim!

 

Kolumu beline doladım çıkışta.

 

Otele gittik.

 

Adam

adam@hurriyet.com.tr

 

 

Yazarın Tüm Yazıları