Paylaş
Tartışmayı Temel Karamollaoğlu başlattı. Karamollaoğlu 26 Mart tarihinde Ankara Masası programında gazeteci Fatih Atik’in, “Necmettin Erbakan hayatta olsa CHP ile birlikte olur mu?” sorusuna “Bugün hayatta olsa kesinlikle CHP ile birlikte olurdu” diye yanıt vermişti.
Karamollaoğlu’nun bu değerlendirmesini önemsediğim için 29 Mart’ta, “Erbakan, Kılıçdaroğlu’nu mu desteklerdi Erdoğan’ı mı?” diye bir yazı yazdım.
ERDOĞAN’IN TEPKİSİ
Özbekistan gezisinde gazeteciler aynı soruyu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sordu.
Erdoğan, “Temel Bey’in ebedi alemden, hocamla böyle bir irtibatı nasıl kurduğunu anlamakta doğrusu zorlanıyorum” diye yanıt verdi.
Tarih, 31 Mart 2022.
Erdoğan’ın söyleşisinin gazetelerde yayınlandığı gün Temel Karamollaoğlu, bir tweet atarak Erdoğan’a yanıt verdi.
BÜLENT TURAN’IN ÇIKIŞI
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, 3 Mart’ta Kanal 7’deki Başkent Kulisi programında Mehmet Acet’in sorusu üzerine, “Erbakan Hoca dedikleri gibi hayatta olsaydı teravihin ilk gününü Ayasofya’da kılar, Sayın Erdoğan’ın da alnından öperdi” dedi.
Bunun tarihi de 3 Nisan 2022.
Komplo teorileri ortaya atılmaya başladığı için bu tarihleri vermek zorunda kaldım.
Demek ki neymiş? Erbakan polemiğini Temel Karamollaoğlu başlatmış.
Buradan bir komplo teorisi geliştirmenin anlamı yok. Erbakan gibi bir değeri, günlük siyasi polemiklere kurban etmenin anlamı yok. Bırakın herkes arkasından rahmet okusun. Mezarında rahat bırakın merhumu.
ERDOĞAN NEFRETİ
Saadet Partisi’nde Erdoğan nefreti ile yaşayan bir grup var ki ne yapacaklarını şaşırıyorlar.
Sahi, Erdoğan size ne yaptı?
Erdoğan’ın, Ayasofya’yı açmasından mı rahatsızsınız?
Başörtüsü yasağını kaldırmasından dolayı mı Erdoğan’a düşman oldunuz?
Erbakan’ı başbakanlıktan indiren 28 Şubatçılardan hesap sorduğu için mi Erdoğan’dan nefret ediyorsunuz?
BİROL AYDIN’IN ÇIKIŞI
Saadet Partisi Sözcüsü Birol Aydın, Bülent Turan’ın sözlerine, “‘Erbakan Hoca’mız yaşasaydı ne olurdu?’yu konuşacaksak Erbakan Hoca’mız yaşarken ne oldu, bunları iyi idrak etmek gerekir. Hoca’mız, sizin döneminizde ev hapsinde yaşadı, ‘tekerlekli sandalye’ gibi çirkin cümlelerle muhatap oldu” diye yanıt verdi.
BÜLENT TURAN’IN CEVABI
Bülent Turan, çocukluğundan beri milli görüş çizgisi içinde yetişmiş birisi. Erbakan’ın Çanakkale Altınoluk’taki sohbetlerine katılmış, şuurlu bir genç. Hayatını Erbakan’ın ve Erdoğan’ın mücadelesine adamış bir siyasetçi.
Bülent Turan bunun üzerine, “Erbakan Hoca cezaevine girmesin diye yasayı çıkaran AK Parti, yasayı veto eden A.N.Sezer, bunun üzerine tekrar çıkaran AK Parti. Yasanın iptali için AYM’ye götüren bugünkü kardeşiniz CHP” diye yanıt verdi.
CHP’ye yakın TV kanallarına koşup komplo teorileri üretenlerin panikleri de o zaman başladı.
Bu tartışmalara değinen gazetecilerin milli görüşçü olmadıklarını söyleyecek kadar zıvanadan çıktılar.
HDP’yle ilgili bir konuyu yazmak için HDP’li mi olmak lazım? Nefret dilini kullananların seviyesine inip milli görüş camiasını incitecek örnekler vermek istemem. O nedenle buraya nokta koyuyorum.
ERBAKAN’I HAPİSTEN KURTARAN DÜZENLEME
28 Şubat sürecinde Erbakan’ı Başbakanlıktan indirip Refah Partisi’ni kapatanlar, bununla yetinmedi. Erbakan’a olan nefretleri ne kadar büyükmüş ki 80 yaşındaki eski başbakanın hapse girmesi için harekete geçtiler. Kayıp trilyon davasını açtılar.
Başbakanken devletin katrilyonlarına imza atan Erbakan’ı kendi partisinin parasını çalmakla suçladılar.
Erbakan, olağanüstü yargılama sonucunda 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Erbakan’a cezaevi yolu gözükmüştü.
ERDOĞAN, ‘HAKSIZLIK’ DEDİ
O zaman başbakan olan Erdoğan “Bu bir haksızlıktır. Bu haksızlığın giderilmesi lazım” dedi.
Recai Kutan, Cemil Çiçek, Şeref Malkoç, Sadullah Ergin o günlerin canlı tanığıdır.
AK Parti, Erbakan’ın hapse girmesini önlemek için infaz yasasında değişiklik yapan bir kanun çıkardı.
İKİNCİ KEZ ÇIKARILDI
Cumhurbaşkanı Sezer, kişiye özel düzenleme olmaz gerekçesiyle yasayı veto etti. Erdoğan arkasında durdu. Yasa değiştirilmeden tekrar çıkarılınca Anayasa gereği Sezer onaylamak zorunda kaldı. Böylece Erbakan hapse girmekten kurtuldu. Doğrudur, önce ev hapsi kolaylığı getirildi sonra sağlık raporu ile o zorunluluk da kaldırıldı.
Eski Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in deyimiyle, “AK Parti’nin denetimli serbestlik altında siyaset yaptığı bir dönemdi. Kapatma davasının siyasi bir giyotin gibi AK Parti’nin başının etrafında dolaştığı dönemlerdi. O şartlarda ancak onlar yapılabildi.” Sonuçta Erbakan hapse girdi mi? Girmedi.
Peki bu iş burada bitti mi? Bitmedi.
CHP, ANAYASA MAHKEMESİ’NDE
Bugün Saadet Partisi’nin ittifak yaptığı CHP, Erbakan’ın hapse girmesini önleyen yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Hem de Sezer’in veto gerekçeleriyle. CHP’li Muharrem Kılıç ve Feridun F.Baloğlu, 110 milletvekilinin imzasıyla yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundu.
KILIÇDAROĞLU’NUN ERBAKAN AŞKI
Peki Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruya imza verenlerden biri kimdi? Milletvekili, bugün hangi partinin genel başkanı?
Soruları buraya bırakıp sizi bir süreliğine Erbakan’ı anma toplantısına götürmek istiyorum.
Millet İttifakı’nın kuruluş süreciyle birlikte Kılıçdaroğlu, Erbakan’ı anma toplantılarının müdavimi oldu. Mutlaka kürsüye çıkıp Erbakan’la ilgili bir konuşma yapıyor. Hem de öyle böyle değil. Değme milli görüşçünün yapamayacağı bir konuşma. Kırk yıllık Erbakancılardan daha koyu bir Erbakancılık yapıyor. 2 ay önce yapılan Erbakan’ı anma toplantısında, “Necmeddin Erbakan’ın hayatı bize nasıl bir gelecek kurmak zorunda olduğumuzu ve omuzlarımızdaki sorumluluğu göstermesi açısından da yol göstericidir” dedi.
BU İMZA KİMİN
Kılıçdaroğlu’nun Erbakan aşkı ne zaman ortaya çıktı, orasını bilmiyorum. Bildiğim bir şey var. O da Erbakan hapse girmesin diye çıkarılan yasal düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunan isimlerden biri de CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu.
İşte belgesi.
Sayın Kılıçdaroğlu, bu doğru değil diyebiliyor musunuz? Ben Erbakan’ın hapse girmesini önleyen yasanının iptali için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuruya imza vermedim diyebilir misiniz?
BAŞÖRTÜSÜ İPTAL BAŞVURUSU
Başörtüsü yasağını kaldıran düzenlemenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvurunun altında da CHP Grup Başkanvekili olarak Kılıçdaroğlu’nun imzası vardı.
Saadet Partisi, bu Kılıçdaroğlu ile ittifak yapıyor. Dahası, Kılıçdaroğlu’nun Saadet Partisi’nin de içinde yer aldığı Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayı olması söz konusu.
Bir yanda Erbakan’ın hapis cezasını kaldıran Erdoğan, ona karşı ise Erbakan hapse girsin diye Anayasa Mahkemesi’ne başvuran Kılıçdaroğlu yarışacak.
Şimdi dönüp vicdan sahibi olduğunu bildiğim milli görüşçülere sormak istiyorum.
KİMİ TERCİH EDECEKSİNİZ?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erbakan’ı hapse girmekten kurtaran Erdoğan’ı mı destekleyeceksiniz yoksa Erbakan hapse girsin diye Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunan Kılıçdaroğlu’nu mu?
Başörtüsü yasağını kaldıran Erdoğan’ı mı tercih edeceksiniz, başörtüsü yasağının devam etmesi için Anayasa Mahkemesi’ne başvuran Kılıçdaroğlu’nu mu?
Karar sizin.
Paylaş