Yunan Adaları’nın uzak ufku

Korfu’ya gideceğimi söylediğimde birçok kişi bir Yunan adası olup olmadığı konusunda tereddüt etti. “Ne, Korfu mu? Orası Yunanistan mı?” gibi soruları uzun uzun yanıtlamak durumunda kalmıştım. Çoğu insanın Korfu’dan haberdar olmaması çok doğal, ben de Korfu’yu Google haritalar üzerinde İtalya’ya yakın bir Yunan adası ararken keşfettim.

İyonya Adaları malûm Türkiye’ye coğrafi olarak en uzak Yunan adaları. Öyle feribotla gidecek kadar yakın değil, uçakla da ancak aktarmalı olarak gelinebiliyor. Bunların en büyüğü, en başlıcası da Korfu. İtalya’ya da yakınlığından olsa gerek bir Yunan adasından ziyade bir Avrupa şehri esintisi var. Yani aslında Korfu’ya geldiğinizde küçük bir adaya gelmiş olmuyorsunuz. Müzeleri, yeni şehir, eski şehir yerleşkeleri, barındırdığı İyonya Üniversitesi ile bir merkez burası. Burada ister şehir merkezinde müzelerde, kafelerde vakit geçirebilir, isterseniz de İyonya Denizi’nin güzel ve berrak sularında yüzebilirsiniz.

Korfu, o kadar büyük ve güzel bir ada ki gezmek için şehir merkezine yakın olmak ideal bir seçim. Böylelikle tek bir yerle yetinmeyip birçok noktaya erişebilirsiniz. Araba kiralayacaksanız adayın kuzeyini de güneyi de birkaç gün içerisinde dolaşabilirsiniz. Araba kiralamayacaksanız da mavi otobüslerle yakın yerlere, yeşil otobüslerle de uzak bölgelere ulaşılabiliyor.

İlk durak merkez: Kerkira

Korfu merkezin iki ana noktası var. Biri şehrin eki şehir diye de bilinen UNCESCO’nun lisetsindeki ‘Old Fortress’ kısmı. Bu tarafın temel taşıysa Old Fortress Kalesi. Buranın etrafını gezmek için vakit ayırmakta fayda var, zira zamanında üç kez Osmanlı donanmasına karşı duran kale, şehri panoramik görüyor. Kaleden çıktıktan sonra bir süre burada yaşamış olan Lawrence Durrell parkına uğrayabilirsiniz, ara sokaklara dalarsanız da her biri neredeyse sütunla döşenmiş sokaklarda dolanabilir, Korfu’nun tarihi kiliselerini görebilirsiniz.

Gözden KaçmasınYelkencilerin cennet durağı, aşıklar adası LipsiHaberi görüntüle

Mon Repos ile Kanoni

Eğer şehir merkezine yakın bir yerlerde kalıyorsanız adayı dolaşmaya Mon Repos ve etrafından başlayabilirsiniz. Mon Repos, merkeze en yakın plajı ile antik tarihin birleştiği bir nokta. Buranın denizini gördükten sonra 10 dakika mesafede Mon Repos Sarayı ile bu sarayın içinde bulunan Museum of Paleopoilis’i gezebilir, yakınındaki arkeolojik alanı dolaşabilirsiniz.
Kanoni ise yine Mon Repos’a yakın bir kasaba. Bu kasabanın en önemli özelliği Korfu’nun en meşhur görüntülerinden birine ev sahipliği yapan ‘Pontikonisi’ yani deniz üstüne kurulmuş olan kilise. Burada denizin üzerindeki kiliseyi ziyaret edebilir, yanındaki ufak adaya hemen yanıbaşından kalkan sandallarla geçebilirsiniz.

Dassia ile Benitses

Yavaş yavaş merkezden uzaklaşırken karşınıza çıkacak iki popüler kasaba var, biri hemen güneydeki Benitses ile yine biraz kuzeydeki Dassia. Bu kasabalar özellikle merkeze yakınlığı ve temiz çakıl denizi ile turistlerin tercih ettiği bölgeler. Her ikisi de çok ufak, çok büyük bir özelliği olmayan yarım saatte gezip bitirebileceğiniz kasabalar. Buraların tercih edilmesindeki temel neden ise hem denize hem de merkeze yakın olmaları.
Merkeze yakın sayılabilecek kendire has, mütevazi plajıyla ilginizi çekebilecek bir diğer yer de Pelekas. Hem kasabası hem de deniziyle görülecek yerlerden. Özellikle plajı otobüsten indiğinizde 1.5 km yürüseniz gerekse bile kayda değer.

Palekolaritsa

Şehirden daha da uzaklaştıkça bir adada olduğunuzu anımsıyor ve karşılaştığınız sahillere gıpta ile bakmaya başlıyorsunuz. Özelikle kuzeyde uzanan Ipsos, Barbati ve Glyfada adanın meşhur kum plajlarına sahip. Kuzeye doğru artan plajlardan en meşhur ve rağbet göreni ise Paleokastritsa. Geçen yıllarda Tripadvisor’da Yunanistan’ı en iyi 10 plajı arasında sekiz numarada gösterilen Paleokastritsa’nın birçok plajı var. Bu yüzden de arabayla da otobüsle de yolculuk ediyorsanız buraya ulaştıktan sonra sizi plajlar arasında dolaştıracak ufak tekne turuna katılmak iyi bir seçenek.

Gözden KaçmasınYunanistan'ın gizli kalmış 10 adasıHaberi görüntüle

Cennet köşesi Antipaxos

Korfu birçok anlamda gezilesi, görülesi ve hem çakıl hem de kum plajlarıyla keşfedilesi bir ada. Fakat oraya kadar gitmişken görmeniz gereken iki ada daha var. Bunlar Antipaxos ile Paxos. Bu birbirine yakın olan iki ada Korfu’nun kolu, bacağı gibi. Korfu’ya gelen herkes bu adadan bir şekilde haberdar, bu yüzden de günübirlik turlar her zaman kalabalık oluyor. Tek bir gün ayırarak Antipaxos’un daha önce hiç görmediğiniz turkuvaz yeşilindeki suyunda yüzebilir, Paxos adasında bir yemeğin ardından geri dönebilirsiniz. Ada büyük olduğundan her şeyi aynı anda yapabilmek mümkün olmayabilir tabii. Bu yüzden yapmadan dönmeyin listesini yapmanız da fayda var.