Saçları da duruyor enerjisi de

68 kuÅŸağı çiçek çocuklarının tarihe geçen festivali Woodstock, festival anlayışında devrim yarattı. 1969'da ilk kez yüzbinlerce kiÅŸi bir müzik festivalinde biraraya gelmiÅŸ ve eÄŸlencenin dibine vurmuÅŸlardı. Woodstock adı hiç unutulmadı. 1994 ve 1999'da tekrarı yapıldı. Ä°lginç olan, her üç festivalin de organizatörü Michael Lang'ın hiç deÄŸiÅŸmemesiydi. O ne saçlarından vazgeçti, ne dinamizminden, ne de müzik tutkusundan. Ä°smi Woodstock Festivali'yle birlikte anılır oldu. Geçen hafta Ä°stanbul'daydı. BulmuÅŸken yakalayıp bir röportaj yaptık. Bu arada Tarkan'ın uluslararası menajerinin yine o olduÄŸunu, Ä°stanbul'da 7 yıl bir kadınla aÅŸk yaÅŸadığını, Türkiye'de gezmediÄŸi yer kalmadığını ve köfteye taptığını öğrendik. Bir tek yaşını öğrenemedik. Bu soruya sadece ‘‘old’’ (yaÅŸlı) diye cevap verdi... 30 yıldır Türkiye'ye gelip gidiyormuÅŸsunuz. Sizi Türkiye sevdalısı yapan ne? AÅŸk mı, iÅŸ mi, arkadaÅŸlar mı?- Türkiye'ye ilk kez 1979'da Noel tatili için gelmiÅŸtim. Bir arkadaşım davet etmiÅŸti. Ä°nsanları, tarihi, yemekleri her ÅŸeyi çok sevdim. Sonra bir Türk kadınla tanıştım ve yedi yıl bir aÅŸk yaÅŸadım. Ailesi buradaydı, sürekli gidip geldik. Sonra aÅŸk bitti ama arkadaÅŸ kaldık. Ä°stanbul Kültür Sanat Vakfı'ndan Görgün Taner'le tanıştım. Yani çok arkadaşım oldu burada. 1969, 1994 ve 1999 Woodstock festivallerinde organizatör olarak hep siz vardınız. Bütün bu yıllarda en çok neyi deÄŸiÅŸmiÅŸ gördünüz?- Hiçbir ÅŸey aynı deÄŸildi. Farklı düşüncelerde de olsanız, yaşıtlarınızla iyisiyle kötüsüyle biraraya gelmeniz aynıydı. DeÄŸiÅŸmeyen tek ÅŸey oydu. Ama en çok deÄŸiÅŸen, daha az masum bir dünya haline gelmemiz.Efsane haline gelen Woodstock festivallerinin hepsinde olmanız size nasıl bir kiÅŸisel tatmin saÄŸladı? Egonuz bu yüzden biraz ÅŸiÅŸkin mi? - Benim için bu festivaller büyük bir deneyimdi. 15 kiÅŸilik bir ekiptik, 14 bin kiÅŸilik bir ekibe dönüştük. Festivaller bittiÄŸinde, ‘‘ohh be bitti’’ diye düşünüp hafifliyordum. Ama adımın her yerde biliniyor olması benim için büyük bir gurur kaynağı.Bu tür festivallerde en büyük zorluk nedir? - Çok büyük bir festival yapacaksanız, en büyük zorluÄŸu devletle yaÅŸarsınız. Bir baÅŸka zorluk da yüzbinlerce araçlık konvoylardır. Ä°nsanlar iki gün boyunca eÄŸlendikten sonra arabalarını nereye bıraktıklarını hatırlamazlar. Onun için festival alanına yol iÅŸaretleri koymak zorundasınız. Ama mesela Rolling Stones Caddesi ismini verirseniz, o tabela mutlaka hatıra olarak oradan yürütülür. Onun için Mavi Cadde, Kırmızı Otel gibi sıradan isimler vermelisiniz. Ama bunun da bir zorluÄŸu oluyor. Marsilya'da bir festival düzenlemiÅŸtik. Kimse Fransızca konuÅŸamıyordu. O yüzden otellere, otobüslere demin söylediÄŸim gibi isimler verdik. Bizim otobüslerle gittiklerinde sorun yok. Ama bir taksiye binip Mavi Otel'e gitmek istiyorum dediÄŸinizde taksici anlamıyordu. Bu yüzden grupların yarısını kaybetmiÅŸtik. Åžimdi cep telefonları var, daha kolay.Festivalleri düzenlerken, kitle psikolojisine iliÅŸkin neler öğrendiniz?- MüthiÅŸ bir dinamizm... Ä°stediÄŸiniz kadar güvenlik önlemi alın, yüzbinlerce kiÅŸiyi kontrol etmeniz imkansız. Ama müziÄŸin ve eÄŸlencenin olduÄŸu yerde pozitif bir elektrik olduÄŸu için küçük kavgalar olsa bile diÄŸerleri eÄŸlencesine bakar ve ortamı bozmaz. Kalabalığın kontrolünü yine kalabalık yapar.Yaşınız çok da genç sayılmaz. Hálá gençlik festivalleri düzenlemek ruhunuzda tezat yaratıyor mu?- YaÅŸlı olmak beynimin öldüğü anlamına gelmiyor. Yaptıklarımdan, öğrendiklerimden aldığım müthiÅŸ bir zevk var. Ä°lgimi devam ettiriyorum. Ee, Türkiye'ye gelen birine ÅŸiÅŸ-kebap sorusu sormazsak kusur olur, ayıp olur! Köfteye de bayılıyormuÅŸsunuz öyle mi? - Türkiye'de sevmediÄŸim hiçbir yer görmedim. Köfte ise baÅŸlı başına bir dünya harikası. Tapıyorum! Amerika'da arkadaÅŸlarıma piÅŸiriyorum. Herkesten ayrı ayrı köfte tarifi alıyorum.TARKAN BEÅž YIL SONRA DÃœNYA STARI OLUR1994 ve 1999 Woodstock Festivali organizasyonunda yer alan ve ÅŸimdi Rock'n Coke Festivali'ni organize eden arkadaşım Fırat KasapoÄŸlu, üç yıl önce New York'ta bana Tarkan'dan bahsetti. Uluslararası bir danışmana ve yardıma ihtiyacı olduÄŸunu söyledi. Türklere zaten yabancı deÄŸildim. Tarkan'ı ve müziÄŸini çok sevdim, uluslararası menajeri oldum. Tarkan çok iyi bir yorumcu ve sahnesi çok iyi. Åžu anki baÅŸarısı bence sadece bir baÅŸlangıç. BeÅŸ yıl sonra bir dünya starı olur ve asla parlayıp sönen bir yıldız olmaz. Åžunu bilin ki, o kesinlikle kalıcı. Hep öğrenmek istiyor, bildikleriyle yetinmiyor. Tanımlanamayan bir karizması var.Â