“Medya ayağa kalk”...

Halk adına iktidarı deneteleyen, dahası onun adına yanlışları ortaya koyan, sergileyen organlardan biri olan basın, doğal olarak kimin kafasına taş düşse “işte bunu iktidar yaptı” diyecektir.

Nasıl ki Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Demirel’in “ülkede kaybolan ördeklerden bile iktidarın sorumlu tutulduğuna” dair söz hala geçerlidir.

RTE’nin veya bakanlarının da ülkede olup biten yanlılıklardan sorumlu olması doğaldır.

Eğer basın bu görevini yapmazsa halk nasıl duyacaktır olup biteni?

Ne yani devletin Resmi Gazetesi’ni mi takip edip haberdar olacaktır?

Tabii ki hür ve serbest medya kendisine düşeni yapacaktır.

Ama hiçbir iktidar nedense eleştiriyi hazmedemez.

Hep methedilmek ister.

Hep doğru yapılanların sergilenmesinden yanadır.

Basın her şeyi pembe görmelidir.

Aksi yapılınca kıyamet kopar. Sinirler gerilir. Hazımsızlık başlar.

Tabii suçlamalar da peşi sıra gelir.

Tazminat davaları açılır.

Sonunda mahkemelere kadar gidilir.

Son örnek okullardaki asayişin bozulması.

Okullarda çocuklar birbirlerini öldürüyorlar.

Okul yönetimleri ve polisiye önlemlere rağmen vurdulu kırdılı dizilerden etkilenen bazı gençler yanlış yollara sapıyorlar. Cinayetler birbirini izliyor.

Medya da bunu halka duyururken, uyarılarda bulunuyor.

Okullardan kim sorumlu? Tabii ki Milli Eğitim Bakanlığı. Bakan kim? Hüseyin Çelik.

Medya ne yapacak?

Cinayetlerin önlenmesi için gerekli uyarılarda bulunacak. Yetkililerden görüş alacak.

Doğal olarak köşe yazarları da bakanı eleştirecekler.

Bakan tutup da “15 milyon öğrenci var. Her öğrencinin başına bir polis dikersem 15 milyon polise ihtiyaç duyulur” derse ne kadar yanlışsa, “Basın bunları görmezden gelse ne olur” demesi de o kadar yanlış olur.

Ama bakan ısrarlı “Bu cinayetlerden medya sorumludur”mealinde görüş beyan etmekten geri kalmaz.

Aslında böyle ucuz savunma yollarına başvuran iktidarların hiç de başarılı olmadıkları bilinmektedir.

Geçmişte bunun çuvalla örnekleri var.

Başta Başbakan RTE olmak üzere tüm kabine üyeleri yapacakları bir toplantı ile şu basınla aralarındaki “hazım” sorununu çözmeliler.

Medya zaten üç yılı aşkın�süredir bazı olayları ve hataları yeteri kadar görmezden geldi.

Verdiği avans ve süre sona erince kızmak olur mu?

Herkes kendi işine bakarsa mesele kalmaz.

Yani tak sepeti koluna, herkes yoluna dönemi başladı....

Galiba hükümetin bundan haberi yok…

Sevgiler,

Sezai