GeriSeyahat İstanbul Yazıları
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
İstanbul Yazıları

İstanbul Yazıları

Açık Müze

İstanbul'un bir ‘‘açık müze’’ olduğunu kabul etmeyen kalmadı. Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet - üç büyük mührün dağladığı bu tuhaf, çetrefil şehrin dört bir yanından cami, kilise, sarnıç, dikilitaş, konak, köşk, çeşme fırlıyor. Bir ‘‘müze’’yse İstanbul, şüphe yok ki dünyanın en bakımsız müzesi. Bugün yarın adına kalıcı pek az unsur eklendiği, dünden kalan ise inanılmaz bir hoyratlıkla kullanıldığı halde görkemli yanını sürdürmesi bir sigorta oluşturmamalı: Böyle giderse, gelecek yüzyılda, yeryüzünün zevksizlik merkezine dönmesi işten bile değil.

Yalnız bakımsızlık mı? İstanbul kadar organizasyondan yoksun bir ‘‘açık müze’’ daha yoktur. Bu kaotik görünüm öylesi boyutlar almıştır ki, şehrin özellikle gizlendiği düşünülebilir. Kaç kişi İstanbul'un en eski hamamının, yalısının, sinagogunun, konağının yerini biliyor. Miskinhane'nin, en büyük birkaç ayazmanın, Rufai tekkesinin yerini kaç kişi? Bakımsızlık ve organizasyon bozukluğu at başı ilerleyen iki olgudur. Bakamadığınız, onaramadığınız, yeniden devreye sokamadığınız şeyi gizlersiniz. Bunu yıkımlar izler.

Bütün bu sorular, saptamalar yalnızca belediyeyi, şehrin yönetiminde irili ufaklı sorumluluklar üstlenmiş kurumları ve kişileri bağlamıyor. Bir şehir, ancak içinde yaşayan insanlar kendisini benimserse keşmekeşten kurtulur. İçiçe yayılan halkalarda görüldüğü gibi evden sokağa, sokaktan mahalleye yönelen bir dikkat, özen, aşk eğrisi oluşturmadıkça dokunun çözülmesini engelleyemeyiz.

İstanbullu, bir tek İstanbullu değildir artık. Yakın kentten, uzak köyden bu şehre gelmiş insanımıza şimdi buralı olduğunu, bundan böyle buralı olacağını tez elden hatırlatmak gerekir. İnsanların taşınırken kendi kültürlerini taşımaları doğaldır. Taşındıkları yerin kültürünü hiçe saymaları, sayabilecekleri anlamına gelmez bu. Paris'te yaşayan çok sayıda Uzakdoğulu, Kuzey Afrikalı, Portekizli, Yugoslav, Amerikalı şüphe yok ki kültürlerini gümrük kapısında bırakmamışlardır. Bu onların şehrin karakteristik yapısını bozmalarına yol açmaz ama: Dünyanın her yerinde kurallar, yasalar, yasaklar vardır.(...)

(Küçük Kıpırtı Tarihi. Boyut Yayınları. 1992)

False