Hürriyet Seyahat
Yıllardır sırrı çözülemiyor! Duvarlarda beliren esrarengiz yüzler tüyler ürpertti...
İspanya'nın Andaluzya eyaletinin Bélmez de la Moraleda adındaki 4 bine yakın kişinin oturduğu küçük bir kasabasında 30 yıldır bilim insanlarının hiçbir çözüm bulamadıkları gizemli olaylar gerçekleşiyor. İşte okuyunca çok şaşıracağınız Bélmez kasabası hakkında bilgiler…
Hem ürkütüp hem de şaşırtan gizemli olaylar bitmek bilmiyor, dünyada birçok gizem hala çözülmeyi bekliyor. Son yıllarda rastlanan en ilginç olaylardan olan Bélmez’in yüzleri 45 yıldan fazladır meraklı vatandaşları kendine çekiyor.
Belmez, İspanya'nın güneyinde, 17 özerk bölgesinden en kalabalık ikinci nüfusu sahip olan bir kasaba. 2002 yılı sayımlarına göre nüfusu 3705. Yalnız Belmez’i birçok kasabadan farklı kılan bir özelliği var. Kasabada oturan Maria Gomez Pereira, 1971 yılının Ağustos ayında mutfak zemininde yüze benzeyen bir leke fark etti ve böylece 20. Yüzyılın en etkileyici ve en iyi belgelenmiş paranormal vakalarından birini başlatmış oldu: Belmez Yüzleri. Dehşete kapılan aile yüzlerin belirdiği duvarları tekrar kazımak istiyor ve yüzlerin bulunduğu bölge yetkililer tarafından incelenmek üzere alınıyor.
Çok sayıda kafasız iskelet
Evde yapılan çalışmalar devam ederken evin alt kısımlarında 1200’lü yıllardan kalma birçok iskelet bulunuyor. Kafası olmayan iskeletler yetkililer tarafından alınarak bir mezarlığa gömülüyor. Ancak iskeletler götürülse de ev halkının derdi bitmiyor ve yüzler yeniden belirmeye başlıyor.
Evde yapılan çalışmalar devam ederken evin alt kısımlarında 1200’lü yıllardan kalma birçok iskelet bulunuyor. Kafası olmayan iskeletler yetkililer tarafından alınarak bir mezarlığa gömülüyor. Ancak iskeletler götürülse de ev halkının derdi bitmiyor ve yüzler yeniden belirmeye başlıyor.
Asıl korkutucu olaylar ise yüzlerin bulunduğu bölgenin kazınıp üzerine beton atılmasıyla başlıyor. Beton atılmasından bir hafta sonra tekrar yüzler beliriyor ve olay ülke çapında duyulmaya başlıyor.
Olayı kendi gözleriyle gören kişiler bile bu büyük gizeme inanamıyor. Alman araştırmacı Hans Bender, yaşanmakta olan bu gizemi 20. yüzyılın en önemli paranormal olayı olarak gördüğünü söylüyor. Sürdürülen çalışmalar sırasında bazı araştırmacıların dikkatini duvarlardaki resimlerin gün geçtikçe gençleştiği ve ifadelerinin değiştiği çekiyor.
Ev sahiplerinden olan Maria 2004 yılında 85 yaşındayken hayatını kaybediyor. Onun ölümüyle yüzlerin ortadan kaybolacağına inanan birçok kişi bulunsa da onların bu tahminlerinin tam aksi çıkıyor.
Dünyada tıpkı Belmez kasabası gibi her yeri efsanelerle anılan, kimsenin ayak basmak istemediği ve bakmaya bile cesaret edemediği birçok yer bulunuyor. İşte o yerlerden bazıları...
Çekya / St. George'un Kilisesi
Çek Cumhuriyeti'nin Lukova Köyü'nde bulunan kilisenin tavanı 1968 yılında bir cenaze sırasında çöktü ve bir sürü kişi hayatını kaybetti. Sanatçı Jakub Hadrava, son zamanlarda korkunç bir heykel koleksiyonunu kiliseye yerleştirdi ve bu mekana korkutucu ve tüyler ürpertici bir atmosfer kazandırdı.
Fransa / Paris Yeraltı Mezarı
Paris'in yer altında bulunan tünelleri ve mağaralarında mezarlar bulunuyor. Mezarların bulunduğu kısım çeşitli kaynaklara göre 300 kilometre uzunluğunda. 18. yüzyıldan bu yana yerleştirilen 6 milyon ölünün kalıntıları hala Paris'in yer altında bulunuyor.
Togo / Akodessewa Pazarı Sözde büyülü nesneler ve şifalı otlar satan bu pazar Batı Afrika'nın Togo başkentli Lomé'nin merkezinde bulunuyor. Akodessewa'da bulunan cisim çeşitliliği tamamen egzotik: Büyük öküz kafatası, maymunların kurumuş kafaları, manda ve leoparların ve daha pek çok 'büyülü' maddeleri elde etmek mümkün.
İtalya / Veba Adası
Poveglia, kuzey İtalya'nın Venedik Lagünü'ndeki en ünlü adalardan biri. Adanın Roma zamanlarından bu yana veba kurbanları için sürgün yeri olarak kullanıldığı söyleniyor. Adada 160 bin kişi gömülü bulunuyor. Ölülerin birçoğunun hayalete dönüştüğü ve bölgeyi hakimiyet aldığına inanılıyor. Sonuç olarak, bazı paranormal araştırmacılar adayı gezegendeki en korkunç yerlerden biri olarak görüyor.
Filipinler / Kabayan Mumyaları
1200 ve 1500 yılları arasında Kabayan'ın meşhur mumyaları buraya gömülmüş. Yöre sakinlerine göre mumyaların ruhu hala bölgede yer alıyor. Mumyaların çalınmasını önlemek için çeşitli teknikler geliştirildi. Peki ya bir mumya neden çalınsın? Mumyaları çalmaya çalışan kişilerin yaptığı savunmada mumyaların büyük büyük dedesine ait olabileceğiydi.
İskoçya / Lanetli Köprü
Bu köprü küçük İskoç köyü Milton'dan çok uzak olmayan bir kemerli köprü. Köprüde 20. yüzyıldan sonra garip şeyler olmaya başladı. Düzinelerce köpek köprüye geldi ve köprüden aşağı kayalıklara doğru atlamaya başladı ve öldü. Hayatta kalan köpekler ise köprüye tekrar giderek tekrar atladı ve öldü. Nedeni hala bilinmiyor.
İrlanda / Leap Kalesi
Leap Kalesi, İrlanda'nın County Offaly kentinde bulunan ve dünyanın en lanetli kalelerinden biri olduğu düşünülen kale. Hikayesi ise biraz acımasız. Kalenin zemin katında bir zindan ve keskin kazıklar bulunuyor. Bu zindan, kalenin restorasyonu sırasında keşfedildi ve daha öncesinde bilinmiyordu. Zindanda çok sayıda kemik de bulundu. Kaleye kemikleri toplamak üzere işçiler gönderildi. Yerliler kalenin zindanında bulunan kemiklere sahip olmak istedi. Nedeni ise kemiklerin sahipleri ruhlarla iletişim içinde oldukların iddia etmeleriydi
Japonya / İntihar Ormanı
İntihar Ormanı, Japonya'nın Honshu Adası'nda bulunan Aokigahara Ormanı'nın bir diğer adıdır. İnsanlar intihar etmek için bu ormanı seçiyor. İntihar statüsü ile ünlü orman Japon mitolojisiyle ilişkilendirilmiş, hayalet ve şeytanlarla çevrili olduğuna inanılıyor. Şu anda dünyanın en çok intihar edilen ikinci yeri olarak bilinen adanın girişinde bir not bulunuyor. (Birincisi San Francisco'daki Golden Gate Köprüsü). "Hayatın ve ailenin paha biçilemez bir hediyesisin. Aileni ve sevdiklerini düşün. Yalnız kalma, bizi ara 22-0110.”
Peru / Chauchilla Mezarlığı
Chauchilla Mezarlığı, Peru'nun güney kıyısındaki Nazca kentinin yaklaşık 30 kilometre güneyinde bulunuyor. Mezarlık 1920 yılında keşfedildi. Araştırmacılar 700 yıllık cesetleri o sırada buldu. Bölgede bulunan cesetlerin en yenisinin 9. yüzyıla ait olduğu biliniyor. Chauchilla'nın diğer mezar yerlerine kıyasla belirgin bir özelliği bulunuyor. Bölgede bulunan tüm cesetler çömelme pozisyonunda ve yüzlerinde bir gülümseme bulunuyor. Peru'nun kurak iklimi sayesinde cesetler çok iyi şekilde korunmuş durumda.