Şebnem DEMİREL / Instagram: @berrydewblog | Fotoğraflar: Şebnem Demirel, DepoPhotos
Türk gezgin karantinadan bildiriyor! İşte Fransa’da son durumlar…
Çin'in Vuhan şehrinde ortaya çıkan Covid-19 salgınının yayılmasına engel olmak için birçok ülke karantina ya da sokağa çıkma yasağı tedbirlerine başvuruyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) koronavirüs salgınının yeni merkezinin Avrupa olduğunu açıklamasının ardından başta İtalya, Fransa ve İspanya kısmi karantina uygularken, Avrupa Birliği (AB) üyesi birçok ülke de Covid-19 ile ilgili geniş çaplı önlemler aldı ve almaya devam ediyor. Hürriyet Seyahat gezgin yazarı Şebnem Demirel de uzun bir süredir Fransa’da Paris’te yaşıyor. Karantina günlerinde Fransa’daki son durumları kaleme aldı. İşte ‘koronavirüs’ün Fransa’daki etkileri…
İlk kez seyahat, gezi ve mekân önerileri dışında bir yazı yazıyorum. Hem Fransa’nın genel durumunu aktarmak hem de burada yaşanılanların bizleri nasıl etkilediğini sizlerle paylaşmak istedim. Fransa önce protesto yürüyüşleri ardından da grevler nedeniyle uzun bir süredir yara alıyor ve bu nedenle ekonomiden turizme kadar birçok alanda sıkıntılı günler yaşanıyor.
Son bir yıldır yürüyüşler ve çıkan olaylardan dolayı hafta sonları evde oturmak olağan bir hal almıştı. Sonra aylarca grevler nedeniyle Fransa’da toplu taşıma durdu ve bu da çalışanlardan ülkeyi ziyarete gelen turistlere kadar herkesi olumsuz etkiledi. Tam her şey düzelmeye başlamıştı ki bu sefer de karantina sürecimiz başladı.
Tüm müzeler ve turistik yerler geçtiğimiz haftalarda COVID-19 nedeniyle bazı önlemler aldı. Örneğin dünyadaki en çok ziyaret edilen müzelerden biri olan Louvre Fransa’daki vaka sayısı artınca ziyaretçi sayısını günlük 1000 kişi ile sınırlandırmaya başladı ve 13 Mart’ta gelen kısıtlama kararıyla da kapılarını belirsiz bir tarihe kadar tamamen kapattı.
Ben resmi olarak beş, gayrı resmi olarak da sekiz gündür karantinadayım. Bir hafta önce okulların kapatıldığını duyurduklarında ben ve ailem kendi karantina sürecimizi başlatmaya karar verdik. Resmi açıklamadan önceki üç günlük süreçte de dehşetle sosyal medyadan herkesin nasıl kafe ve restoranların son kapatılma saatlerine kadar eğlendiğini ve hafta sonu aktivitelerine hiçbir şey olmamış gibi devam ettiğini takip ettik. Maalesef Fransa’daki büyük bir çoğunluk yapılan uyarılara başta fazla kulak asmadı ve kaçınılmaz son da geldi. İki haftalık resmi karantina süreci başlatıldı.
Kendi isteğinizle evde kalmakla buna zorunlu olmak arasında psikolojik olarak büyük bir fark var. Bir anda özgürlüğünüz elinizden alınmış gibi hissediyorsunuz ama bir yandan da her zaman hayalini kurduğunuz iki haftalık bir zamanın verildiğini fark ediyorsunuz. Duygularımız bu nedenle çok karışık ama her şeye rağmen umutla daha güzel günlerin gelmesini bekliyoruz.
Fransa’daki karantina sürecinde çok kısıtlı da olsa dışarı çıkma izininiz var. Bir form doldurup imzalayarak ve çıkma gerekçenizi belirterek (iş, sağlık, yemek ve ilaç ihtiyacı, bakıma muhtaç bir yakınınıza gitme mecburiyeti, evcil hayvanların gezdirilmesi ve bireysel spor aktiviteleri) dışarı çıkabiliyorsunuz.
Bu form yanınızda olmazsa size ceza kesiliyor ve polisler sürekli dolanıp bu evrakları kontrol ediyorlar. Ben geçtiğimiz gün ilk kez dışarı çıkma hakkımı kullandım ama açıkçası tekrar acil olmadıkça çıkmayı düşünmüyorum çünkü dışarısı beklediğimden çok daha kalabalık.
Verilen izin hakkı maalesef biraz yanlış algılanmış ve herkes güzel havaları görünce kendini sokağa atmaya başlamış.
Marketler, fırınlar, manavlar, eczaneler yani temel ihtiyaçlarımızı karşılayabileceğimiz yerler açık. Bazı kafe ve restoranlar sadece paket servis hizmeti de vermeye devam ediyor. Kısaca bir kıtlık durumumuz yok ama maske ve dezenfektanlar tükendi ve karantina öncesi tuvalet kağıdı reyonları da boştu.
Bunun dışında okullar karantina açıklamasından önce zaten kapatılmıştı fakat birçok okul geçtiğimiz günlerde online eğitimlere başladı. Sevindirici bir haber de vizelerimizle ilgili verildi. Karantina süreci okulların kapanış tarihlerini etkileyeceği için öğrenci vizelerinin süreleri üç ay uzatıldı.
Hafta boyunca herkes ev ofis şeklinde işinin başında ben de online derslerime katılıyorum. Evde spor yapıp sağlığımıza daha çok özen göstermeye çalışıyoruz. Daha çok kitap okuyor ve sevdiklerimizle daha çok iletişim kuruyoruz çünkü bu bize moral veriyor.
Bu süreç açıklandığı gibi iki hafta mı sürecek yoksa daha da uzayacak mı bilmiyorum ama hepimiz bize düşen görevleri elimizden geldiğince yaparsak daha çok kayıp verilmesini önleyebiliriz. Bu nedenle lütfen talimatlara uyalım ve evde kalarak COVID-19‘un daha çok yayılmasını önleyelim, hem kendimiz hem de sevdiklerimiz için...