Anadolu Ajansı
Sakarya'nın doğal güzellikleri ziyaretçilerini bekliyor
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle başlaması beklenen ve turizmde önemli merkezlerden biri olan Sakarya, Karadeniz'e kıyı sahilleri, beyaz nilüfer çiçekleriyle ünlü Acarlar Longozu, doğal yapısını koruyan göl ve dereleriyle misafirlerini ağırlamak için gün sayıyor.
Geçen sezonlarda mavi bayraklı plajlarında misafirlerini ağırlayan 87 kilometre uzunluğa sahip Sakarya sahilleri, konumu ve maviyle yeşili buluşturan güzellikleriyle tatilcilerin tercih ettiği sahiller arasında yer alıyor.
Dünyanın en büyük longoz (subasar) ormanlarından biri kabul edilen Acarlar Longozu ise göçmen kuşları, beyaz nilüferleri, endemik bitkileriyle ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatacağı sezonun açılışını bekliyor.
Karasu ve Kaynarca ilçelerinin ortasında bulunan, 24 kilometrekarelik alanıyla alaca balıkçıl, kaşıkçı, çeltikçi, karabatak, dalgıç türleri, bahri, pakta, altıngöz, kadife ördek, sülün, çulluk, yaban ördeği, deniz ve balık kartalları gibi 200'e yakın yerli ve göçmen kuşun barındığı longoz, yılan balığı, sazan, yayın, kızılkanat, turna, kefal gibi balıklara da ev sahipliği yapıyor.
Özellikle sabah saatlerinde açan, akşama doğru kapanan nilüferleriyle ziyaretçilerini büyüleyen longozda, dişbudak, kızılağaç, karaağaç, söğüt, yabani siklamen ve eğrelti otu yanında göl soğanları, su menekşesi gibi endemik türler de yer alıyor.
Birinci derece sit alanı olarak korunan longoza gelen ziyaretçiler, 750 metre uzunluğundaki ahşap yürüme yollarında bitki ve kuş türlerini gözlemleyebiliyor, doğal güzellikleri keşfetme fırsatı yakalıyor.Doğal şelaleleri ve çeşitli ağaç türleriyle ziyaretçilerine kartpostallık manzaralar sunan Karasu ilçesindeki Maden Deresi ile Adapazarı ilçesinde 2011 yılında tabiat parkı ilan edilen, 2 bin 310 dekarlık alanda zengin flora ve faunasıyla su ve kara hayvanlarına ev sahipliği yapan doğal sit alanı Poyrazlar Gölü'nde de sakin geçen bayram tatilinin ardından hareketlilik yaşanması bekleniyor.
"Önceden olduğu gibi şehrimizi turizm yönünden canlı tutmaya çalışacağız"
Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Sakarya'yı bir tarım şehri, sanayi şehri ve aynı zamanda da turizm şehri olarak tanımladıklarını belirterek, kentin, nehirleri, gölleri, denizi, bozulmamış doğası, ormanları ve yaylalarıyla turizm açısından da önemli bir kapasiteye sahip olduğunu söyledi.
Bu süreçte turizm sektöründe hizmet veren firmaların salgın sonrasında misafirleri ağırlamak için hazırlıklarını tamamlamaya çalıştıklarını aktaran Nayir, "Bu süreçten sonra Sakarya'mızda önceden olduğu gibi hem yurt içinden hem yurt dışından misafirlerimizi ağırlayacak şekilde şehrimizi turizm yönünden canlı tutmaya çalışacağız." dedi.
Vali Nayir, normalleşme sürecinde de salgın döneminde alınan tedbirlere uyulması gerektiğine işaret ederek, otellerin sosyal mesafeyi ayarlayacak tarzda konaklama ve diğer hususlarda da yeni tedbirler almak durumunda olacağını aktardı.
Bu turizm sezonunun, salgını önlemek yönündeki başarılı tedbirleri sıkıntıya sokamayacak ve daha da iyiye götürecek tedbirlerle açılacağına değinen Nayir, "İnşallah o zaman gelecek misafirlerimizden de bu süreçte alınacak tedbirlere azami derecede riayet göstermelerini istiyor, bu sezonun daha sonraki sezonlara örnek olacak tarzda geliştirilmesi gerektiğini peşinen paylaşmak istiyorum." ifadesini kullandı.
"Vatandaşlarımızın içi rahat olsun belediye olarak her türlü önlemi alacağız"
Karasu Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Karakaş da doğa harikası ilçenin salgın nedeniyle turizm anlamında sıkıntı yaşadığını, belediye olarak tüm alanlarda üzerlerine düşeni yaparak önlemlerini aldıklarını anlattı. Karakaş, Karasu'nun İstanbul ve Ankara’ya olan yakınlığı, sahilinin uzunluğu ve birçok hastalığa şifalı gelmesiyle tercih edildiğini vurguladı.
Normalleşme sürecinde ziyaretçileri Sakarya Nehri'nin Karadeniz'le buluştuğu noktadaki güzel manzarada çay içmeye davet eden Karakaş, beyaz nilüfer çiçekleri ve doğal görünümüyle fotoğrafseverleri cezbeden Acarlar Longozu ile Maden Deresi ve Küçükboğaz Gölü'nün de mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biri olduğunu sözlerine ekledi. Kent merkezine 10 kilometre mesafede, paintball ve kuş gözlemciliği imkanları sunan aynı zamanda doğal fotoğraf stüdyosu olarak da tercih edilen Poyraz Gölü Tabiat Parkı'nın işletmecisi Hakkı Tank, Kovid-19 salgını sürecinde tabiat parkında yapılacak değişiklikleri yetkililerle görüştüklerini söyledi.
"Her yer cennet ama insanlar olmadan buranın hiç tadı yok"
Salgın hastalık bulaşmasının engellenmesi için tabiat parkında bulunan masa, kamelya ve barbekülerin uygun şekilde gereken mesafelerde ayarlandığını anlatan Tank, şunları kaydetti:"Hazırlıklarımız tamam şu anda Cumhurbaşkanımızdan, Bakanımızdan milli parkların açıldığını söyleyecekleri günü bekliyoruz. Gerçekten o zaman burada bayram havası yaşayacağız. Her yer cennet ama insanlar olmadan buranın hiç tadı yok. Vatandaşlarımız burada çocuklarıyla gelip cıvıl cıvıl eğlendiği zaman bu güzellik daha da güzelleşecek."