Anadolu Ajansı
Roma dönemi maden galerileri kültür turizmine göz kırpıyor
Konya'nın tarihi yerleşim yerlerinden Ladik Mahallesi'ndeki, Roma döneminden başlayıp yaklaşık 40 yıl öncesine kadar işletilen maden galerileri, yer altı şehrini andıran yapısıyla ilgi çekiyor.
Konya'nın tarihi yerleşim yerlerinden Ladik Mahallesi'ndeki, Roma döneminden başlayıp yaklaşık 40 yıl öncesine kadar işletilen maden galerileri, yer altı şehrini andıran yapısıyla ilgi çekiyor.
Mahalleyi çevreleyen mermerciliğin de yapıldığı dağın kuzey yamacında, yarım metre açıklıktan girilen, içinde farklı yönlere ilerleyen ve uzunluğu 800 metreyi bulan 2 bin yıllık galeriler kültür turizmine kazandırılmayı bekliyor.Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Bahar, AA muhabirine, bölgede 25 yıldır çalışma yürüttüğünü söyledi.
Ladik'te, Hitit döneminde de yerleşim izlerine rastlandığını anlatan Bahar, "İskender'in ölümünden sonra Anadolu'da hakimiyet kuran Seleukos, önemli bir yol kavşağı olduğu için burayı koloni şehir olarak kurar. O döneme ait kitabe gördük. Milattan önce 300'lü yıllardan itibaren Ladik, önemli bir kent olmaya başlar. Roma İmparatoru Claudius, milattan sonra 54 yılında Ladik'i koloni haline getirdi. Roma'nın tarihi yolları buradan geçer." diye konuştu.
Galeriler günümüze kadar kullanılmış
Bahar, Romalıların bölgede yoğun madencilik faaliyetinde bulunduğuna işaret ederek, yaklaşık 40 yıl öncesine kadar cıva ve kurşun yataklarının aktif işletildiğini vurguladı.Dağın kuzey yamacındaki Çırakman mevkisinde cıva galerisinin gezilebildiğine dikkati çeken Bahar, şöyle konuştu:
"Burada, Roma döneminde yoğun cıva madenciliği yapılmış. İçinde bulunduğumuz galerileri Romalılar açmış. Burada çalışanlarla görüştüğümde, 'Hocam, Roma galerilerini takip ediyoruz. Olanı biraz daha genişletiyoruz. Romalılar, damarları iyi keşfetmiş' dediler. Burası, 1980'e kadar çalıştırıldı. Kayaç yapısından iskeleye, tahkime de fazla ihtiyaç duyulmamış.
"Yer altı şehri veya maden turizmine kazandırılacak bir yer"
Bahar, bölgedeki tarihi varlıkların yanı sıra galerinin maden turizmi bakımından değerlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
İnsanların rahatlıkla içinde gezebileceği, genişlik ve yüksekliği sahip bir yer. Bazı yerlerinde deformeler var ama geneli güvenli ve sağlam. Ürgüp-Göreme yer altı şehirlerinden daha rahat bir gezinti imkanı sağlıyor.