Kafe ve restoranlarda yeni dönem.. Sosyal mesafe için uygulanan yöntemler şaşırttı

Tüm dünya artık yavaş yavaş normalleşme aşamasına geçiyor. Özellikle kafe ve restoranlar müşterilerini ağırlamaya başladı. Altın kural sosyal mesafe... Durum böyle olunca çok ilginç önlemler ortaya çıktı...

Bord för En isimli restoran, İsveç’te bir tarlanın ortasında yer alıyor ve bu mekandaki yemek servisi direklere bağlanmış ipli bir sistemin üzerindeki sepetle yapılıyor.

Bu restoranda, yemek her gün tek bir misafir için hazırlanıyor. Restoran sahibine göre bu şekilde müşterinin, virüsten tamamen uzak tutulması kontrol altına alınmış oluyor. Karantina gerçekleştirilmeyen ülkede, sosyal mesafeye yine de dikkat edilmeye çalışılıyor.

Washington, Virginia’da sosyal mesafeye göre tekrar dizayn edilen Inn at Little Washington isimli bir restoran, boş masalara 1940 senesinin kıyafetleri giydirilmiş mankenler oturtmayı uygun buldu.

Restoranın şefi, mankenleri temin etmede ve tasarımlarını hazırlamada yerel bir tiyatro firması ile çalışmış. Mayıs sonunda açılan restoranlarda garsonlar, hem gerçek hem de sahte müşterilere servis yapıyor.

Amsterdam’daki bir restoranda sera gibi cam bir fanusun içinde yemek yerken aynı zamanda hemen dibinizdeki nehir manzarasının da tadına varabiliyorsunuz.

Mediamatic Eten isimli restoranın dış mekanına yerleştirilen masalar, hem güzel bir görüntü veriyor hem de müşterilerin gayet güvenilir bir şekilde birbirlerinden sosyal mesafeli olarak oturmasına olanak sağlıyor. Siparişler, garsonlar tarafından müşterilerle direk kontak kurulmadan uzun bir ahşap panoda servis ediliyor.

Five Dock Dining isimli restoranın sahibi, müşterilerinin kendilerini rahat hissetmesi için sosyal mesafeyi koruyacak şekilde kartondan insan siluetleri koymayı uygun görmüş.

Sidney’de restoranların ve kafelerin maksimum 10 misafir almasına izin verdiği için kartonların görüntülerine ilave olarak ayrıca cır cır konuşmaları da hoparlörlerden verilecek. Böylece gerçek insan müşteriler, kendilerini boş bir restoranda yemek yiyor gibi hissetmekten uzak olacaklar.

İlk yapılan düzenlemelerle her masada tek bir sandalyenin bulunduğu Maison Saigon restoranının sahibi, bu durumun mekanı ıssız ve boş gösterdiğini düşünmüş ve müşterilerin nereye oturup oturamayacağını belirleyen pandalar koymaya karar vermiş.

Sosyal mesafeyi korumak amacıyla oturtulan pandaların, bu şekilde misafirlerin, kendilerini yalnız olmaktan uzak hissedeceği düşünülmüş.

Penguin Eat Shabu isimli restoran, masaların arasında plastik bariyerler eklemiş. Tayland, Mayıs başında, karantinayı biraz gevşetmiş olsa da kafe ve restoranlarda sıkı kurallar yürütülmeye devam ediliyor.

Penguin Eat Shabu’da da müşterilerin birbirleriyle direk iletişimini engelleyen plastik bariyerler tasarlanmış.

Okyanus ülkesinde, sosyal mesafeyi korumak adına tasarlanan masalar, ince metal boruların altındaki tekerlekler üzerinde duruyor. Çarpışan arabalar gibi çalışan masalarda, müşteriler tampon masa sayesinde birbirlerinden sosyal mesafe durumunda uzak durmuş oluyor. Restoranın sahibi ise bu tasarımın insanları güldüreceğini ve biraz olsun umut vereceğini düşünmüş.

Almanya’daki bir restoranında, sosyal mesafeyi korumak amacıyla dev taçlar ortaya çıktı. Kartondan yapılmış olan her bir dev taç, 6 adım çapında bulunuyor ve böylece müşteriler, sosyal mesafeyi korumuş oluyor.

Müşterilerinin birbirlerine yaklaşmasını engellemek için köpük deniz makarnası takılmış şapkalar veren Kuzey Almanya’nın Schwerin şehrindeki Rothe Kafe müşterileri, dışarıda oturup içeceklerini yudumlarken oldukça renkli görüntüler ortaya çıkıyor.

Kafenin sahibi, her zaman denizde ya da havuzda görmeye alışkın olduğumuz bu köpükler ile sosyal mesafeyi korumaya çalışmış. RTL’ye konuşan Jaqueline Rothe, bunun esprili ve eğlenceli bir yöntem olduğunu ve ayrıca müşterilerin de bu durumu benimsediğini anlatmış. Bu durum, ne kadar eğlenceli olsa da aynı zamanda sosyal mesafeyi korumanın ne kadar zor olduğunu gözler önüne seriyor aslında.

Yemyeşil karton ejderhalar, The Bar-B-Q Plaza restoranda adeta müşteri edasıyla masalarda oturuyor. Peki, bu kartondan yapılmış ejderhalar, sosyal mesafeyi korumaya nasıl yardımcı oluyor?

Müşteriler, sosyal mesafe göz önüne alınarak sıralanan ejderhaların olmadığı sandalyelere oturuyor. Bu restoranda, sosyal mesafeyi sağlamak için normalde önlü arkalı oturan müşteriler, aralarına ejderhaların girmesiyle ayrı bir şekilde ve sosyal mesafeli oturmuş oluyorlar.

Restoran bir hastane konseptinde düzenlenmiş ve hemşire kıyafetli garsonlar ve doktor önlükleriyle patronlar hizmet veriyor. Ayrıca giden müşteriler de hastane önlükleri giyiyorlar.

Tayvan'daki bu restoranın konsepti çok farklı... Restorandaki her şey klozet, musluk, küvet ve dışkı temasına dayanıyor. En kötü yemek muhtemelen minyatür bir tuvalet şeklindeki kabın içinde sunulmuş yumuşak çikolatalı dondurma...

Yaklaşık 46 metre yükseklikte müşterilerine hizmet veren bu restoran, 40 farklı ülkede faaliyet gösteriyor. müşterilerine sunduğu yemekler konusunda uzmanlaşmış.

2001 yılında yıkılması öngörülen Amsterdam'daki eski bir sera De Kas, yirmi altı metre yüksekliğinde bir cam bina. Michelin yıldızlı Şef Gert Jan Hageman tarafından bu bina restorana dönüştürülerek kurtarılmış.

1979'da açılan bu restoran, 1930'lu ve 1940'lı yılların klasik oyuncaklarıyla süslendi, küçük, tek odalı bir yer olarak başladı ve bugün, ortaya çıkardığı evin üç katını da kapsayan çok geniş bir restoran haline geldi.

Son yıllarda buzdan oyma oteller ve restoranlar trend haline geldi. Bunlardan en meşhuru Finlandiya'da bulunuyor. Her yıl ocak ayının sonuna doğru hizmet vermeye başlayan restoranın buzdan oyma masalarında yaklaşık eksi 5 derece sıcaklıkta yemek keyfi yaşanıyor.

Maldivler Denizin içinde 5 metre derinlikte bulunan restoranda camdan duvarlar sayesinde deniz dalgalarını, balıkları, mercanları, köpekbalıklarını ve daha birçok deniz canlısını izlemek mümkün.