Bahar Gündoğdu / Instagram: @nerdesinbahar | Fotoğraflar: Bahar Gündoğdu, Anadolu Ajansı, İHA
Ege'nin keşfedilmeyi bekleyen adresi... Denizi Maldivler'i aratmıyor
Kendine ‘gezgin’ diyenlerin bir dönem mutlaka gidip, fotoğrafının olduğu Delikli Koy’a gitmeye karar verdim. Özellikle şu sıralar yeni evlenecek çiftlerin dış mekan için gelip sürekli fotoğraf çektirdiği yer konumunda… Atladım arabama düştüm Delikli Koy yoluna… Dönerken de Alaçatı’nın sokaklarında gezintiye çıktım. Şu sıralar buraların tam zamanı. İşte size güzel bir hafta sonu önerisi…
Delikli Taş’ın arkasında suyun içinde bir mağara var. Yüzerek içine girince dışarıya bağlantısı da var. Oraya girip yüzmek ve mağaradaki masmavi suyu görmek beni çok mutlu ediyor. Genelde herkes saat beş gibi dönüşe geçer ve sahilde bir ben kalırım. Burada akşam oldukça kalabalık artıyor.
Akşam gün batarken canım hiç gitmek istemese de toparlanıyorum ve sahilden yürüyerek arabanın olduğu koya yürüyorum. Bir minibüste köfte ekmek satan bir aile var. Şirin oğulları devamlı koyu dolaşıyor. “Köfte ayran- köfte ayran” diye bağırıyor.
Bir sonraki gidişimde bayağı toza bulandım. Demedi demeyin. Denizi biraz taşlık. Yanınızda bir deniz ayakkabısı götürmeniz de fayda var. Bir maskeniz olursa denizin dibini seyretmek de keyifli. Özellikle Delikli Taş’ın dibindeki görüntü çok efsane. Küçük kırmızı balıklar yüzüyordu ben gittiğimde.
Biraz mavi, biraz beyaz ve bir tutam begonvil
Sonraki gidişlerimde Alaçatı’ya gidip bir şeyler yiyorum. 15 dakikada Alaçatı’dayım çünkü. O kadar yakın. Alaçatı’ya gitmişken de harika sokaklarını, harika evlerini geziyorum. Beyazla mavinin ve huzurun fotoğrafını çekebilirsiniz.
Fiyatları da diğer yerlere göre yüksek haliyle. Bir arkadaşım bana hayret etmiş. “Herkes Alaçatı’ya gece gider. Sen gündüz gittin gezdin” diye. Ben o sokakları görmeye ve fotoğraf çekmeye gittim. Gece o fotoğraflar çıkmıyor.