Hürriyet Haber
Asırlardır dilden dile aktarılan Balıklıgöl efsanesi / Şanlıurfa
Adem’le Havva’nın cennetten kovulduktan sonra geldikleri yer, avcı toplayıcı yaşamdan tarım toplumuna geçilen ilk yer, Hristiyanlığın devlet dini olarak kabul edildiği ilk yer hep aynı adres: Şanlıurfa… Bu güzel şehirde efsaneler o kadar çok ki, en ilginci ise asırlardır süregelen Balıklıgöl… Peki Balıklıgöl’ün nasıl bir gizeme sahip olduğunu biliyor musunuz? İşte size Balıklıgöl asırlardır dilden dile aktarılan efsanesi…
Bir tören günü, herkesin törene gittiği an Hz İbrahim sarayın putlar bölümüne girer ve bir baltayla bütün putları parçalar. Baltayı en büyük putun üstüne asar.
Kral Nemrut kendi kurduğu bir yargı kuruluyla İbrahim’i yargılar. İbrahim savunmasında; “Görüyorsunuz ya işte balta büyük putun omuzunda. Balta kimdeyse bu işi o yapmıştır” der.
Öfkelenen Kral; “Bir taş parçası baltayı eline alıp bu işi nasıl yapar?” diye haykırınca, İbrahim; “İşte benim anlatmak istediğim de bu… “…Siz kendi ellerinizle yaptığınız bu taş parçalarından medet umuyor, sizi kötülüklerden korumasını bekliyorsunuz. Tanrı diye ona tapıyor, adak adıyor, başınız daralınca ona koşuyorsunuz. Bu gerçekten tanrı ise neden diğerlerini kırmasın!” deyince şaşkınlık geçiren ve daha da öfkelenen Nemrut ve çevresindekiler İbrahim’in üzerine yürür.