GeriSeyahat Artık ne uskumru, ne kılıç var
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Artık ne uskumru, ne kılıç var

Artık ne uskumru, ne kılıç var


Ayhan Konya (solda) ve Fahri Beykoz, Beykoz'un en eski ailelerinden iki eski balıkçı. Onlar da TÜDAV'ın kampanyasını destekliyorlar ve denizlerini geri istiyorlar. İki yaşlı balıkçının derin sohbetlerinden kısa bir özet aktarıyoruz.

Konya- Çok evvel değil, 20-25 sene evveline kadar hala burada balık avına çıkıyorduk. Ondan sonra ne bir uskumru, ne bir kılıç. Hiçbir şey yok. Artık amatör olarak yapıyoruz. Eskiden burada yüzerdik, şimdi aşağılarda yazlık almaya başladık. Altınoluk’ta, Gökçeada’da, oralara kaçıyor artık millet. Şimdi kefal var, o da zaten kirli su sever.

Beykoz- Annem yaşasaydı 107 yaşında olacaktı. 6 yaşında buraya gelmiş. Ofluoğulları, Konyalılar da bizim kadar eski burada. Ayhan hatırlayacaktır, Hasan Amca, onun amcası ile ağla bir balık çevirmiştik, palamut, Paşa Abi az daha devriliyordu, sandala alamıyorduk. Palamut o kadar fazlaydı. Sandal yan yattı. Hasan Amca sonra bırakın gitsinler, alabileceğiniz kadarını alın diye. Burada, iskelenin başında yüzmeyi öğrendik.

KONYA - Kahveci Enver vardı, çayın fazlalarını denize dökmeye kalktı bir gün. Babamlar buna karşı geldi. Düşünün çayın fazlalığını denize döktürmüyorlar. O kadar denize değer verilirdi. Ama maalesef şu hale bakın.

Beykoz- İlerde taşlar dediğimiz yer var, fabrika çevirmişti orayı, hanımlar orada yüzerdi. O taşların üzerine meyvelerimizi koyar, su atar yıkar yerdik. Bu kadar temizdi su. Salatalıkları denize sokup yıkayıp, tuzlu tuzlu yerdik.

False