36 saatte Bergen

Cuma
14.00
Norveç ormanları

Ana yerleşim deniz seviyesinde olmakla birlikte şehrin cazip bölgeleri Floyen Dağı’na doğru konumlanmış.Önce Floibanen finikülerine binin (35 TL), cam duvarlı seyir terasından büyüleyici şehir manzarasını seyredin. Sonra Norveç ormanlarına dalıp Tubakuba’yı bulun. Uçurumun kıyısındaki kabin 2014’te şehrin mimari öğrencilerince tasarlandı. Kulübenin harika girişinden beş dakika yürüyüş mesafesindeki ahşap büro dev bir tüp zil görünümünde. Doğaya çıkmayı teşvik etmek amacıyla ailelere kiralanıyor. Önünden geçerken kapısını tıklatıp içeriye bakabilirsiniz.

16.00
Sokak ve sanat

Gri gökyüzünün panzehiri kent sokaklarındaki rengârenk sanat etkinlikleri. Örneğin duvar resimleri etkileyici. Merkezde, Sentralbadet’de yasal grafiti duvarı her gün farklı desenlere boyanıyor. Domkirkegaten’deki neon ışıklarla yapılmış iyimser enstalasyon ‘Etrafta Pek Çok İyi Kişi Var’ adını taşıyor ve Svein Moxvold’un eseri. Skostredet civarındaki sokaklarda sanat daha da yoğunlaşıyor. İrili ufaklı pek çok duvar resminin içine geçen yıl hoparlörler yerleştirildi. Sokaktaki ses sanatı galerisi Lydgalleriet, hipnotik müzikler yayımlıyor.

19.30
İskandinav mezesi

İskandinav mezesi tanımı espri gibi gelebilir size. İki yıl önce açılan Bare Vestland, Norveç mutfağını meze kültürüne uyarlıyor. Yarı bodrumdaki restoran ahşap dekorasyonuyla orman atmosferini çağrıştırıyor. Parlak yeşil tereyağı sürülmüş ekşi maya ekmekle
başlayan yemek, marine edildikten sonra havuç, acılı hardal tohumları ve turşuyla lezzetlendirilen balıkla devam ediyor. Bezelye püresi ve esmer tereyağıyla sunulan pirzola o kadar yumuşak ki, tatlı kaşığıyla yiyebilirsiniz. İki kişi ortalama 300 TL.

22.00
Müzik ve fıçı

Mekânların sayısı sınırlı olsa da müzikler çok güçlü. Black metal’den folkpop’a her beğeniye uygun müzik var. Plakçı ve bar Apollon, arka bahçesinde konser organize ediyor. Eğer konser veren grup yoksa içkilere odaklanın. 35 fıçıdan Tropical House Beer, ananas aromalı Voss Bryggeri gibi Norveç butik biraları akıyor.

Cumartesi

10.00
Tarihte yürüyüş

Limanın kıyısında, ahşap binaların sıralandığı Bryggen, 14-18’inci yüzyıllar arasında bölgenin ticaret ve balıkçılık merkeziydi. Tarihi bölgeye farklı bir açıdan bakmak isterseniz, labirenti andıran sokaklardan içerilere girin. Geçmişin evleri şimdi hediyelik eşya
mağazası. Bryggen’in gizli bahçesi Ovregaten’den sonra Hanseatic Müzesi’ne uğrayın. Asırlar önce Hanseatic
Birliği’ni (giriş 55 TL) kuran Alman tüccarların hayatına tanık olun.

13.00
Edebi yemek

Bryggen’den çıkıp öğlen yemeği için Litteraturhuset’e gidin. Işıklı, ferah edebiyat ve kültür merkezi 2013’te
açıldı. Colonialen Kafé & Brasserie birinci katta. Öğlen saatlerinde kafenin mönüsünde iç ısıtıcı yemekler sunuluyor:
İspanyol bademi ve zeytinyağıyla lezzetlendirilmiş kremamsı karnabahar çorbası (30 TL), fırınlanmış soğan
ve patatesle sunulan büyük porsiyonlu sosis tabağı (60 TL). Kadehte şarap, butik bira seçenekleri zengin.

14.00
Hava kötü, giysiler harika

İskandinavlar “Kötü hava yoktur, kalitesiz giysi vardır” tezini savunur. Yağmur başladığında korunacak malzemeleri
T-Michael & Norwegian Rain’den bulabilirsiniz. Kaliteli mağaza zinciri yeni şubesini geçen eylülde açtı. Norwegian Rain’in kadın ve erkek koleksiyonun kaşmir astarlı pançolar, yerel tasarımcılardan T-Michael’ın yağmur geçirmez giysileri bulunuyor.

15.00
Sanat sırası

Bergen’in en ünlü sanat merkezleri geniş bir havuzun çevresine sıralanmış. Kode 4’ten başlayın. Ana koleksiyonda
sevilen Norveçli ressam Nikolai Astrup’un 20. yy başında yaptığı doğa resimleri, 1960’ların Bergenli avant-garde sanatçılarının eserleri bulunuyor. Bitişikteki Kode 3’te Rasmus Meyer’in imzalı Edvard Munch tabloları dahil geniş koleksiyonu sergileniyor. (35 TL’lik bilet
iki gün Kode 1, 3 ve 4’te geçerli). Turunuzu Bergen Kunsthall’daki Norveçli sanatçı Jan Groth’un desen, heykel ve duvar halılarından oluşan çağdaş koleksiyonla noktalayın (Giriş 15 TL).

19.00
Yeni İskandinav çerezleri

Şef Christopher Haatuft dört yıl önce, doğduğu şehre dönüp ilk işyerini açtığında, Bergen’e dünyanın en ünlü restoranlarından Per Se, Alinea, Blue Hill’de kazandığı deneyimi de getirdi. Lysverket’in mönüsünde İskandinav mutfağı ağırlıklı. Örneğin Kuzey Atlantik kum istiridyesi, kabak garnitürlü, tütsülenmiş tereyağıyla servis ediliyor. Fabrika benzeri yüksek tavanlı, İskandinav dekorlu, ferah mekânda bar ve açık büfe bulunuyor. Geniş mönüde tavada morina balığı başı (60 TL), leziz Norveç peynirleri, reçelleri, ekşi maya ekmekleri (75 TL) bulunuyor.

11.00
İçkinin dekanları

Bergen’de heyecanlı üniversitelilerden yorgun entelektüellere herkese uygun bir bar var. Pinpon, patlamış mısır, böğürtlen, romlu narenciye kokteyli tatmak istiyorsanız Vaskeriet’e gidin. Üniversite yakınındaki barın kokteylleri harika. Daha karizmatik, örneğin ünlü
yazar Karl Ove Knausgaard’ın uğradığı barı arıyorsanız Folk og Rovere’e gidin: Yıpranmış koltuklar, fıçıdan Norveç birası, yaşlı-genç eklektik müşteriler... Ya da şık kalabalığı izleyip Ujevnt’e gidin. Nostaljik barda yaratıcı kokteyl mönüleri hazırlanmış. Kuzey cini, tonik ve
salatalıkla yapılanı enfes (40 TL).

Pazar
11.00
Sabah ızgarası

Oslo’dakiler cazip olmasa da Bergen’de kayda değer kafeler var. Yeni açılan Kaffebrenneri Vagen iddialı. BKB’de her detaya özen gösterilmiş. Pırıl pırıl Marzocco espresso makinesinde hazırlanan mis kokulu kahvelerin yanında kendi pişirdikleri tatlı ve tuzlu çörek, kurabiyeleri ikram ediyorlar. Sandviçle de yetinebilirsiniz. Cevizli ekmek içinde brie peynirli, yeşil biberli sandviç (27 TL) ve filtre kahve
mesela...

13.00
Ormandaki piyanist

Norveç doğasının güzelliği Romantik dönem bestecilerinden Edvard Grieg’in başlıca esin kaynaklarından biriydi. Pek çok eserini 1885’te inşa edilen yazlığı Troldhaugen’de besteledi. Suyun kıyısındaki villada bugün Edvard Grieg Müzesi bulunuyor. Bestecinin Steinway piyanosu özenle korunmuş. Öğlenleri resitaller düzenleniyor. Bestecinin müziğini dinlerken aşağıdaki bahçenin kıyısında, bir zamanlar çalışma mekânı olarak kullandığı kulübeyi görmek mümkün (konser dahil giriş 55 TL)