Ötenel’den Vian’ı yudumlayabilsek

BÜTÜN hayatını, hep öleceği günü düşünerek, koşturarak yaşadı Boris Vian.

Çocukluk yaşlarından itibaren, sürekli yaşamının sonlanacağı anın zilini çalacak bir saat gibi taşıdı kalbini göğsünde.
Sahip olduğu kalp hastalığı yavaşlatmadı, tam tersi hep daha hızlandırdı onu.
Mühendislik eğitimi aldı ama yanısıra trompet çaldı, romanlar yazdı, tiyatro oyunları kaleme aldı, şiirden uzak duramadı, kaberelerde şarkı söyledi...
2.Dünya Savaşı’nın sonrasındaki bohem atmosferi soludu.
Bu köşenin de isim babası durumundaki Vian, Günlerin Köpüğü romanında hırçın bir nilüfer çiçeği yerleştirdi Chloe’nin göğsüne ve Colin ile arasına. Suda yaşayan bir nilüfer çiçeği için su gerekliydi. Ve Chloe’nin yaşaması için susuzluk ve yüzlerce başka çiçek...
Ya da Pekin’de Sonbahar’da aşık olduğu kadın, bir başka arkadaşıyla sevişince yavaş yavaş soldurdu genç kadını.
Duke Ellington kokteyli yapan bir piyano koydu romanına. Hangi müziği çalarsanız onun lezzetinde içki kokteylleri üretiyordu piyano.
Vian, absürt akıma yakındı ama onun bile sınırlarını zorladı.
Hayatının her anını doldurdu, renklendirdi, heyecanlandırdı.
Vernon Sullivan takma adıyla yazdığı ilk romanlarından olan Mezarlarınıza Tüküreceğim’den uyarlanan bir filmin galasında, 1959’da, 39 yaşında çaldı göğsündeki saat.
Vian, hep beklediği o kalp krizine yenildi, veda etti yaşama.
Öldükten sonra çok daha meşhur oldu.
Hala kitapları en iyi satan yazarlar arasında.

Cazın Türkiye’deki en önemli isimlerinden Tuna Ötenel’in kalbindeki delik büyüdüğünde 2008’in Şubat ayıydı.
İki kez ameliyat oldu Ötenel kalbinden. Ameliyatın hemen ardından geçirdiği felç onu çok sevdiği müzikten kopardı bir müddet.
Ötenel’in Türkiye’de çok az bilinen bir albümü 1998 yılında Paris’te kaydedildi.
Vian Köpüğü / L’Ecume De Vian adını taşıyordu albüm.
Çok uzun yıllar arayıp bulamadığım bu albüme geçen hafta internette rastladım.
Ertesi gün elimdeydi albüm.
Aynı günlerde Tuna Ötenel’e Koru Rotary ve Rotaract Kulüpleri’nin 2010 yılı Meslek Hizmet Ödülü verildi.
Törende kornetiyle, Sibel Köse ve Selçuk Sun gibi müzisyenlerle doğaçlama da yapmış Ötenel.
Rahatsızlık geçirdiği günlerde eşi Berin Ötenel’in sözlerini okumuştum Umut Erdem’in Hürriyet’teki haberinden.
Sol elini kullanamayan Tuna Ötenel için “Müzik tanrısı ona yardım edecektir mutlaka” diyordu eşi.
Müzik tanrısı yardım etti Ötenel’e. Ve profesyonel olarak sürdüremese de müzik yaşamını Ötenel müzikten kopmadı.
Berin Ötenel ile dün telefonda konuştuk.
Sol elini kullanamadığını ancak kornet çalabildiğini anlattı. İleride konserlerde de çalabileceğini söyledi.
Vian’ın hayalindeki gibi bir piyanomuz olsaydı da keşke, Ötenel’in L’Ecume De Vian’ının kokteylini müzik tanrısının şerefine kaldırabilseydik bu gece.
Yeni yıl umarım Tuna Ötenel’e de, tüm dünyaya da yeni umutların kapısını aralar.
Yazarın Tüm Yazıları