Ölen ölene... Eee?

Haberler, Bağdat’ın güneydoğusunda Amerikan askerlerine yönelik bir intihar saldırısında 24 çocuk ile bir Amerikan askerinin öldüğünü bildiriyor.

Kindi Hastanesi morgunun yetkilisi, ölen 24 çocuğun 10 ila 13 yaşında olduğunu, aynı saldırıda 18 çocuğun da yaralandığını açıklamış.

Amerikan ordusu ise, bir Amerikan askerinin öldüğünü, ikisinin de yaralandığını...

Görgü tanıklarına göre, saldırgan, El Cedide’deki çocuklara şeker dağıtan askerlerin bulunduğu Amerikan Humvee askeri aracına yanaşıp kullandığı aracı havaya uçurmuş.

İşgál ettikleri şehirdeki çocuklara şeker dağıtırken, kurşun ve bomba ve şeker ve ‘demokrasi’ saçtığı ülkenin 24 çocuğuyla birlikte havaya uçan ABD askerinin o anda bir şey düşünmeye fırsatı olmuş mudur acaba?

Düşünebilseydi ne düşünürdü acaba?

Ya da yaralanan o asker ne düşünüyordur?

24’ü ölü, 18’i yaralı, 42 çocuk, bir asker, bir avuç şeker, bir intihar komandosu ve bir bomba...

Uluslararası Etütler İhsisas Enstitüsü’nün yaptığı araştırmaya göre, 2003 Mart ayından bu yana Irak’ta hayatını kaybeden sivillerin sayısı 100 bini geçiyor. Bunların yarısı ‘ABD’nin doğrudan ateş açması ve meydana gelen çatışmalar sonucu’ hayatını kaybeden çocuk ve kadınlar...

Bunun yanında ABD ve müttefikler ülkelerin askerlerinin kaybı da yaklaşık 2000.

Neymiş? Büyük birader, Irak halkını ‘şiddet’ten koruyor!.. Onlara demokrasi bahşediyor.

Hesap ortada: Iraklılar’ın şiddet yüzünden ölme riski, savaş öncesine göre 58 kat daha fazla...

Öte yanda, Londra’da patlayan, Türkiye dahil birçok farklı ülkenin vatandaşının canına kıyan bombalar ve -artık perde arkasından kim veriyorsa gazını?!- terörün ne mene bir tehdit olduğuna, en kahraman ABD’nin insanlığın selámeti adına nasıl tarihi ve şanlı bir görevi ifa ettiğine dair belágat fukarası ifadeleriyle hede hödö açıklamalar yapıp duran IQ fukarası bir süper güç başkanımız var; dünyanın üç küsur yıl daha katlanmak zorunda olduğu...

Bir diğer tarafta, uydu yoluyla elinizdeki sigaranın korunu filan tespit edebilen teknolojiye hükmeden bir ülkenin, ara-tara ne hikmetse bir türlü bulamadığı Usame Bin Ladin, kökünü kurutamadığı El Kaide...

Diyeceksiniz ki; eee?..

‘Eee?’ valla, haklısınız... Her Allah’ın günü bu meseleyi dilimize dolasak, kime ne fayda?..

Bin ayrı uluslararası araştırma grubu, sırayla, gün sektirmeden gözümüze bu tip bir tablo soksa?.. Ne fayda...

Eee?.. Budur yani gelip geleceğimiz nokta...

Akşam yemeği saatlerine denk gelen ana haber bültenlerini kanıksamış bir hálde izleyeceğiz işte...

Az önce istatistiklere 44 kişi daha eklendi. 25’i ölü, 19’u yaralı... Bilançoya eklenmiş birkaç rakam daha sadece.

Değişen bir şey yok. Değişeceği de yok...

Yeni bir şey yok.

Ne Garp cephesinde, ne Şark cephesinde...

Çok haklısınız: Eee?
Yazarın Tüm Yazıları