İntikam, zayıflık, kul hakkı ve derbi
Yeni TFF 'İntikam soğuk yenen bir yemektir' sözünün hakkını tam olarak verdi.
İntikam soğuk yenen bir yemektir. Hakem camiası tam bu sözün karşılığını veren bir süreçten geçti. TFF ve MHK bu özlü sözün hakkını her harfine kadar verdi! Ancak unutulmasın ki, zayıflar intikam ister. Ve sizler birçok hakemin, eşinin, anne baba ve çocuklarının kul hakkına girdiniz.
TFF BAŞKANI'NIN İNTİKAMI:
1- Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu göreve gelir gelmez, aşağıdaki iki müsabakada görev alan ve hâlâ faal olan tüm görevlileri liste dışı bıraktı.
- 2 Ekim 2015: Trabzonspor-Konyaspor: Süleyman Abay, Mustafa Sönmez, Eser Birinci, Taner Gizlenci (Gözlemci)
- 28 Ekim 2015: Trabzonspor-Gaziantep: Çağatay Şahan, Adil Sinem, Bahattin Şimşek, Kutluhan Bilgiç, Emre Altun.
MHK’NiN iNTiKAMI:
2- 8 Mart 2022 kararları sonrası yasal haklarını kullanıp Tahkim Kurulu kararıyla görevlerine geri dönen ve o dönemdeki MHK’nin istifa sürecini başlatan hakemlerin tamam ile gözlemcilerin büyük bir kısmını liste dışı bıraktı.
Ayrıca 8 Mart’ın ardından MHK kararını protesto etmek için görev kabul etmeyen yardımcılar da liste dışı kaldı. 8 Mart sonrası MHK nin ‘teklifini’ kabul eden Alper Çetin ve Bülent Birincioğlu görevlerine devam ediyor.
OPERASYON TAMAMLANDI
- 23 Temmuz’da İbrahim Hacıosmanoğlu TFF’sinin MHK’si açıklandı. 25 Temmuz’da hakem klasmanları duyuruldu. Sadece Abdulkadir Bitigen kadro dışı bırakıldı, bazı VAR ve yardımcı hakemler seminere davet edilmedi.
- 27 Temmuz’da gözlemci klasmanlar açıklandı.
- 26 Ağustos’ta MHK yeni talimatları yayınladı (havuz sistemi).
- 28 Ağustos’ta yeni hakem ve gözlemci klasmanları açıklandı ve MHK 33 gün arayla 2 kez klasman açıklayıp intikamını tamamladı.
ASLINDA BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ
Diğer bir konu VAR atamaları... VAR kadrosunda bulunan 8 hakemin ortalama maç sayısı 4,5 iken Yaşar Kemal Uğurlu 8 müsabakada VAR görevi aldı. Kasımpaşa-Fenerbahçe maçının VAR’ı Sarper Barış Saka tüm kamuoyunun birleştiği önemli bir hata yapmasına karşın, ertesi gün Adanaspor-Keçiörengücü müsabakasında görev aldı; pazar günü de İstanbulspor-Bandırmaspor mücadelesinde hakemlik yapacak.
Sezon başında açıklanan VAR kadrosunun yarısının hakemliğine son verilince, talimatlar uygun görse de kadro harici VAR hakemliği atamaları yapmak zorunda kaldılar. Dolayısıyla bu da aslında VAR kadrosu diye açıklanan kadronun sadece şeklen olduğunun göstergesi.
BEYİN SARSINTISI SORUNSALI
Geçen hafta kamuoyunu epey meşgul eden, bazı maçlarda ‘beyin sarsıntısı’ nedeniyle takımlara verilen 6. oyuncu değişikliği hakkına gelince...
TFF sitesinde yayınlanmış olan güncel oyun kuralları kitabında açıkça görüldüğü üzere; beyin sarsıntısı nedeniyle ek bir değişiklik yapılabilmesi için bu kuralın ilgili ligin statüsünde belirtilmiş olması gereklidir. Örnek olarak; oyun kurallarında tanımlı olan ilave yardımcı hakem sistemi Türkiye’de kullanılmadığı gibi, ya da VAR sisteminin 2. ve 3. lig müsabakalarında kullanmadığı gibi beyin sarsıntısı nedeniyle ek değişiklik hakkı da statüde olmadığı sürece kullanılamaz. Statüsünde belirtilmemiş bir konuyu hakemlere talimat olarak veren MHK çok büyük bir hata yapmıştır. Zira bu sezon oynanan Süper Lig’de 2 (Galatasaray-Rize, Trabzon-Beşiktaş), 1. Lig’de 1 (Ümraniye-Karagümrük) maçlarında statüye aykırı şekilde 6 oyuncu değişikliği yapılmıştır.
Bu müsabakaların ardından usulüne uygun şekilde Tahkim’e başvuran bir takım olsaydı TFF çok zor durumda kalabilirdi.
SARSINTILARDA TEK YETKİLİ KULÜP DOKTORU
Beyin sarsıntısı durumlarında tek yetkili kulüp doktoru... Düşünsenize dakika 80 ve bir takım 5 değişiklik hakkını kullanmış ve bir oyuncusu adalesinden sakatlanıyor; değişiklik hakkı yok, oyundan çıksa takımı 10 kişi kalacak. 2 dakika sonra kendini yere bırakıp başını tutuyor veya doktor içeri giriyor, hakeme dönüp “Beyin sarsıntısı tehlikesi var, çıkarmak zorundayız” diyor. İşte bu esnada hakemin hiçbir yaptırımı ve yetkisi yok, eli kolu bağlı. Kulüp doktorunun beyanı kabul edilmek zorunda. Bunu bu ligimizde yaşama ihtimalimiz sizce yok mu?
KARAOĞLAN'DAN BAŞKA KİMSE YOK
Ve derbi... Aslına bakarsanız MHK’nin taktiksel bir süreci işlendi. Zaten FIFA kadrosundan iki hakemin kariyerinin bitirilmesi, Halil Umut Meler’e Fenerbahçe maçının verilmesi, ki 2 senede gelen giden yöneticilerin bilinçsiz, öngörüsüz, plansız atamaları (ve kısmen de kendisi) Meler’i çok yıprattılar. Arda Kardeşler’e Galatasaray maçının verilmesi, Kadir Sağlam da cezadan yeni çıkmışken öyle bir ortam oluşturdular ki, alternatifsiz, elde avuçta başka kimse yok dedirttiler kamuoyuna ve Atilla Karaoğlan’ı bu derbiye atadılar. Hem F.Bahçe hem G.Saray bu atamaya tepki gösterdi. “Başka hakem yok muydu” dediler. Evet, gerçekten de yok. Geçen yıl Avrupa maçındaki talihsizlik Karaoğlan’ın mental anlamda çöküşüne neden oldu ve performans olarak bu sezon da dahil istenilen seviye gelemedi. Derbiyi kaldırabilir mi meçhul.
NE KADAR ACI BİR TABLO
İşte bazı zihniyetler yıllardır el birliği yaparak hakemliği bu duruma getirdi. 1990’larda bir derbiye 10-12 aday, 2000’lerin başında 7-8 aday, 2005’lerden sonra 2-3 aday ve son 2 sene sadece 1 aday Halil Umut Meler varken şu anda derbi dendiğinde insanlar isim söyleyemiyor. Ne kadar acı bir tablo.
