Kruvaziyer sezonu başlarken dikkati çekenler

Haberin Devamı

Nisan ayı ile birlikte İzmir Alsancak Limanı’na gelen kruvaziyer sayısında yavaş yavaş bir artış yaşanmaya başladı. Yakında hemen hemen her gün birden fazla dev yolcu gemisini ağırlamaya başlayacağız. Geçtiğimiz günlerde gelen ilk gemilerle birlikte limanda tekrar bir canlanmanın yaşandığına şahit olduk. Bu canlanmanın bir bölümünde, ziyarete gelen turistlere ferdi hizmet vermeye çalışan bir grup insanlar dikkat çekiyor. Çıkışta bekleyen bu kişiler turistlerle iletişime girerek, onları şehrimizin sunduğu imkanlardan yararlandırmak veya alternatifleri sunmak üzere beklemedeler.

Bu uygulamanın daha kurumsal veya ciddi bir şekilde yapılması, hatta denetlenmesi; hem verilen hizmet kalitesini yükseltecek, hem de turistin şehrimizle ilgili deneyimini gerek maddi, gerekse manevi yönden etkileyecektir. İzmir’in bu turizm kaynağının kapıda bekleyen birkaç kişinin eline bırakılması düşündürücü. Geçtiğimiz yıllarda 40-50 binlerden başlayarak, bugün için 500-600 bin turistin ağırlanmasının hedeflendiği şehrimizde daha sistemli bir uygulamanın başlatılması gerekliliği aşikar. Buradan ekmek parasını sağlayan kitlenin de bir düzen içinde daha etkin ve kazançlı olacağını tahmin ediyorum. Fakat önemli olan kalıcı, düzenli ve kârlı bir sistemin yaratılmasında yatıyor.

Haberin Devamı

Tarihi konsolosluklar onarılmayı bekliyor

Kordon’da üç tarihi konsolosluk binası var. Fransız Konsolosluğu’na ait bina, İzmirli işadamı Lucien Arkas tarafından restore edilerek harika bir sanat merkezine dönüştürüldü. Arkas Sanat Merkezi’nde birbiri arkasına açılan sergiler ise şehrimizin kültür yaşamına büyük katkı veriyor. Diğer tarafta Almanya ve Yunanistan’a ait olan iki bina neredeyse kaderine terk edilmiş şekilde restore edileceği günü bekliyor. Yakın zamana kadar konsolosluk hizmetleri verilen bu binaların bir an önce şehrimize kazandırılması lazım. Zira zamana kafa tutarcasına yıllardır ayakta kalan bu iki değerli yapıyı kaybetmek işten bile olmayabilir. Nitekim bu iki binanın hemen yanındaki bir şahsa ait bina oldukça kötü durumda. Yunanistan ve Almanya’nın da bu binaları değerlendirerek İzmir’e katkıda bulunur bir yapıya kavuşturmaları dileğiyle...

Haberin Devamı

Vestel ile gururlandık

National Geographic Kanalı’nda Mega Fabrikalar belgeselleri tüm dünyada  kendi alanındaki en büyük üretim tesislerini konu almakta. Geçtiğimiz hafta kanalın konuğu Vestel City oldu. Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Vestel’in üretim tesislerini konu alan belgesel, dünyanın en büyük elektronik ve beyaz
eşya üretim tesisini tüm detayları ile ortaya koydu. Ahmet Nazif Zorlu’nun yıllar önce küçük bir televizyon üretim tesisinden yarattığı devi seyrederken gurur duymamanın imkanı yoktu. Daha nice dev tesisleri dünya çapında yayın yapan bu kanallarda izlemek dileğiyle. Teşekkürler Vestel, teşekkürler Ahmet Nazif Zorlu..

Yazarın Tüm Yazıları