Kanserden korunmak mümkün

15 yıl öncesine kadar neredeyse "kaçınılmaz ölüm" anlamına gelen kanser sözcüğünün korkutucu yanı, bulunan etkili ilaçlar ve tedavi araçlarıyla önemli ölçüde hafiflemiştir.

En yaygın kanser tipleri olan akciğer, meme, prostat ve kalın bağırsak kanseri başta olmak üzere pek çok doku ve organ kanserinden, alacağınız önleyici tedbirlerle korunabilir ve riskinizi azaltabilirsiniz.

Kontrol edilebilen başlıca risk faktörleri, sigara ve alkol kullanımının sınırlanması, aşırı güneş ışığından korunma, toksinlerden sakınma, az yağlı besin tüketimi, bol posalı ve doğal bir beslenme şeklinde özetlenebilir. Sigara içme alışkanlığı özellikle akciğer kanseri ile yakından ilişkilidir. Akciğer kanserine yakalananların yüzde 85’inden fazlasının sigara içtiği belirlenmiştir. Sigara kullanımının pankreas, yemek ve solunum borusu kanserleriyle de ilişkili olduğu pek çok araştırmayla ortaya konmuştur.

Özellikle doymuş yağlar başta olmak üzere fazla yağlı beslenme tarzının kansere yakalanma olasılığını artırdığı da bilinmektedir. Sebze ve meyveden fakir bir beslenmenin ise bağışıklık sistemini zayıflatıp koruma faktörlerini sınırlaması nedeniyle kanserle ilişkisi olması mümkündür. Eğer kanser riskinizi azaltmak istiyorsanız az yağlı, yüksek posalı sebze ve meyvesi bol bir beslenme biçimine yönelmelisiniz.

Diğer taraftan; aşırı alkol kullanımı karaciğer ve yemek borusu kanserleriyle ilişkili olabilir. Alkol özellikle yüksek dozda ve uzun süre kullanıldığında tehlikelidir. Çeşitli kimyasallar ve kadmiyum, asbest gibi bazı metallerin de kanser riskini artırdığı bilinmektedir. Bu tür toksinlere ne kadar uzun süre ve fazla dozda maruz kalırsanız, riskinizin o kadar artacağını bilmelisiniz.

Güneş ışığına fazlaca ve korumasız bir şekilde maruz kalmanızın cilt kanserlerine yol açtığını da unutmamalısınız. Değiştirebilir bu risk faktörleri yanında kanserin değiştirilemeyen risk faktörleri de vardır:

n Ailenizde yaygın bir kanser öyküsü varsa, siz de risk altındasınız denilebilir: Özellikle prostat, meme, kalın bağırsak kanseri gibi bazı organ ve doku kanserlerinde ailevi eğilim daha yüksek oranda ve yoğundur.

n Yaşınız ilerledikçe kansere yakalanma olasılığınız da artacaktır: Yapabileceğiniz en doğru şey 50 yaş sonrasında uygun tarama testleriyle erken tanı koruyucu araştırmaları doktorunuzla birlikte planlamanızdır.

n Bazı kanserler sadece cinsiyet ile ilişkilidir: Yumurtalık ve rahim kanserleri sadece kadınlarda, prostat ve testis kanserleri ise sadece erkeklerde ortaya çıkar.

n Eğer daha önceden kansere yakalandıysanız, bir başka organ veya dokunuzda yeni bir kanserin çıkma olasılığı daha yüksektir: Bütün bu sorunlarda bile doğru beslenerek, fiziksel aktivitenizi artırıp stresinizi azaltarak, yeterince uyuyup toksik kimyasallardan sakınarak, alkolü, sigarayı bırakarak kanser olma riskinizi azaltabilirsiniz.

Unutmayın! Kalp-damar hastalıkları ile inme-felç ve kanser başta olmak üzere yaşamınızı olumsuz yönde etkileyen önemli sağlık sorunlarınızın çoğunu risk faktörlerinizi azaltarak önlemeniz, geciktirmeniz, en azından hafifletmeniz mümkündür. Yeter ki "Kendinize iyi bakın" ve sağlığınıza önem verin. Hayatınızı derinden etkileyecek ve yeniden "yaşasın" dedirtecek bu önemli değişimlere başlamak için yarın iyi bir gün olabilir. Biz doktorlar, bu değişimlerde size yeni, bilimsel, uygulanabilir bilgiler vermeye hazırız.

Çocuğunuzun kilo almasını önleyici yöntemleri biliyor musunuz?

Çocuğunuza kesinlikle bir diyet uygulamayın. Doktorunuzdan ve bir beslenme-diyet uzmanından yardım alın.

Birlikte yemek yapmaya çalışın. Çocuklar yemek pişirmeyi severler, böylece sağlıklı beslenmenin püf noktalarını öğrenebilirler.

Her zaman masaya oturarak ve onunla beraber yemek yemeye çalışın.

Yemeği hızla yiyip bitirmekten siz de kaçının. Hızlı yemek, sindirime fazla vakit bırakmaz. Doygunluk hissinin geç oluşmasına ve fazla gıda tüketimine neden olur.

Yemek sırasında televizyon izlemek gibi ek aktivitelerle ilgilenmeyin. Çocuğunuzun da bu aktivitelere yönelmesine izin vermeyin.

Yağ ve şeker içeriği yüksek besinleri evinizde bulundurmayın.

Yemek porsiyonlarınızı küçültün.

Çocuğunuza, tabağındaki yemeği mutlaka bitirmesi için ısrar etmeyin.

Fast-food besinleri azaltın, haftada bir gün ile kısıtlayın. Çocuğunuz bu besinleri seçtiğinde isteksiz davranın ve bu tavrınızın nedenini açıklayın.

Besinleri ceza veya ödül olarak kullanmayın. (Devam edecek...)

Diyetisyen

Tuğçe ALTAN

BAHÇE


taltan@yasasinhayat.org

Hastalıksız bir yaşam olabilir mi?

Hastalıksız bir yaşam mümkün değilse de daha az hastalanmak, sağlıklı ve mutlu geçen günlerin sayısını olabildiğince çoğaltmak olanaklıdır. Kanser, kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon ve akciğerin süregen hastalıklarının, orta ve ileri yaş sağlık sorunlarınızın en önemlileri olduğunu ve bunların tümünde kontrol edebileceğiniz pek çok risk faktörünün bulunduğunu biliyor musunuz?

Mümkün olduğunca daha az hastalanıp sağlıklı kalmak istiyorsanız; sağlıklı günlerinizin çokluğu sayesinde hasta olduğunuz günleri hatırlamakta güçlük çekmekte kararlıysanız; daha iyi ve daha kaliteli bir yaşam için samimi ve arzuluysanız, bu risk faktörlerini öğrenmenizde, önleyici yaşam biçimi değişimlerine beklemeden geçmenizde yarar var.

Araştırmalar orta ve ileri yaş sağlığınızın genetik mirasınızdan çok seçimlerinize bağlı olduğunu açık seçik göstermektedir. Bu konularda bilgilenmeli, gerekli değişimlere ne kadar erken başlarsanız şansınızın o kadar artacağını unutmamalısınız.

Kilo sorunu olan çocuklara nasıl yaklaşmalısınız

Eğer çocuğunuz fazla kilolu ya da şişmansa öncelikle ona karşı kabul edici, sevgi dolu ve destekleyici bir tutum içinde olmalısınız.

Çocuklar anne ve babalarından destek aldıklarını hissederlerse, psikolojik sorunları azalır, kendilerine güvenleri artar. Çocuğunuzla uygun bir ortam ve zamanda kilo sorunu hakkında konuşmakla işe başlayabilirsiniz. Öncelikle sorunun önemini, niçin mutlaka çözülmesi gerektiğini çocuğunuza anlatmalı ve anlattıklarınızı ilk olarak kendiniz uygulamaya başlamalısınız.

Çocuğunuzun uzman bir hekim tarafından tıbbi muayeneden geçirilmesi, şişmanlığının muhtemel tıbbi nedenlerinin belirlenmesi için zorunludur. Sadece doktorunuzun önerileri doğrultusunda hareket etmeye çalışın.

Diyetisyen

Müge ARSLAN


marslan@yasasinhayat.org

İyimserlik: Sağlığı korur, güçlendirir, iyileştirir

Yapılan çalışmalar iyimserliğin en azından dört farklı yönden sağlıklı ve kaliteli yaşama katkıda bulunabileceğini göstermektedir.

İyimserlik her şeyin kontrol altında olduğu duygusunu ön plana çıkararak bağışıklık sistemini güçlendirmektedir.

Hayata iyimser bir pencereden bakıp, olumlu tutumlar geliştirebilen insanlar, kötümserlere göre daha erken, sık ve fazla oranda tıbbi yardım arayışına girmektedir.

Yaşam sürecinde ne kadar fazla ve sık kötü olayla karşılaşılırsa, hastalanma olasılığı da o kadar artacaktır.

Olumlu insanların hoşgörülü, iyimser, yardım edici, yapıcı ve affedici tutumlarının daha çok olduğu bilinmektedir. Bu güzel alışkanlıklar iyimser insanların çevresinde dostlarının çoğalmasını sağlamaktadır.

Dr. Ece HATTAT

ehattat@yasasinhayat.org

DİYET GÜNLÜĞÜ

Sorularınız için:

Tel: (0212) 236 73 00

Uzun zamandır diyet yapıyorum ve motivasyonumun azaldığını hissediyorum. Mevsimsel olabilir mi?

En büyük 5 diyet hatası (Devamı)

3- Sosyal aktivitelerde fazla yemek.

Gün içerisinde her dört öğününüzün birini dışarıda tüketiyorsanız, bu sizin için bir alışkanlığa dönüşmeden dışarıda yemek yemek ile ilgili bir stratejiye ihtiyacınız vardır.

Hemen düzeltelim: Bu aktivitelere katılırken çok aç olmamaya dikkat edin. Izgara gibi az yağlı pişirilen mönüleri seçin, seçiminizin içinde bulunan malzemeleri sorun.

4- Ufak tefek parçalar sayılmaz.

Öğünler arasında sürekli bir şeyler atıştırmak bir şeyler yeme alışkanlığı doğurur. Bu yüzden bunlar sayılmaz diye düşünürsünüz.

Hemen düzeltelim: Televizyon seyrederken bir şeyler atıştırmaktan çok bir şeyler içmeyi deneyin.

5- Çok fazla, çok uzun beklemek.

Kendinizi adadığınız birkaç aydan sonra tartının zorlukla kıpırdadığını düşünerek üzüntüye kapılırsınız. Oysa uzun süre sonra çok fazla kilo kaybı beklemek, insanların yaptığı en büyük hatadır. Devam eden kilo kaybınız, haftada 500 gr. ile 1 kg. arasında olmalıdır.

Hemen düzeltelim: Hızlı giden hızlı gelir!

niluferinceis@yasasinhayat.org

Yapmakta olduğum diyet nedeniyle her sabah kibrit kutusu kadar peynir ile iki dilim kepek ekmeği türü yiyeceklerden bıktım. Yayınlamakta oldugunuz eşdeğer kalorili kahvaltı seçeneklerine müsli ve diyet süt olarak da seçenek verir misiniz? Yulaf kepeği, süt ve muz, kivi gibi seçeneklerin kalorisi çok mu yüksektir veya bu seçenekler proteinden yoksun mudur? (Devamı)

gunes@yasasinhayat.org
Yazarın Tüm Yazıları