İsrail’de gizli buluşma

İSRAİL Dışişleri Bakanlığı’nı kızdıran gizli buluşmayı destekliyorum.

Haberin Devamı

Daha doğrusu gizli olup olmadığı beni ilgilendirmiyor, ben İsrail ile ilişkilerde karşılıklı güvenin yeniden sağlanmasını istiyorum. Çünkü ilişkilerin düzelmesi hem iki ülke, hem de Ortadoğu açısından çok önemli.
Bu ilişkilerin bozulmasının Türkiye’deki sonuçları, öngörülemeyecek riskleri de birlikte getiriyor.
Bu, bir yandan Türkiye’nin Ortadoğu’daki benzersiz konumunu tehlikeye sokuyor, diğer yandan da içeride İsrail karşıtlığı ile beslenen gericilik rüzgarını güçlendiriyor.
Gizli buluşma ile ilgili olarak İsrail Başbakanlık açıklamasında görüşme talebinin Türkiye’den geldiği açıklansa da son haftalarda İsrail’den de girişimler yapıldığı belirtiliyor.
Bu buluşmayı kolaylaştıran adımlardan biri de şüphesiz, İsrail’in Türkiye’den gelen talebe sonunda kulak vermesi oldu. İsrail’in el koyduğu gemilerdeki yardım malzemesinin Gazze’ye Birleşmiş Milletler eliyle dağıtılması Dışişleri Bakanlığı’nda “memnuniyetle” karşılandı. 

Haberin Devamı

İSRAİL Ticaret ve Çalışma Bakanı Ben Eliezer, yıllardan beri Türkiye’ye gidip gelen ve ilişkilere çok önem veren bir isim.
Türkiye’nin, İsrail’den özün beklentisiyle ilgili olarak, “Yapılan yasadışı bir şey yok” diye açıklamalarda bulunsa da, Türk mallarına boykot çağrılarına da kararlı biçimde direnen o. Isınma turlarına Eliezer ile başlamak akıllıca bir seçim.
Tabii bu gelişmede Başbakan Netanyahu’nun ABD Başkanı Obama ile önümüzdeki hafta Washington’da yapacağı görüşmenin de etkisi var.
  
OBAMA Yönetimi, Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin tamir edilmesi için yoğun bir biçimde devrede.
Ama koşullar gerçekten zor. Olay her iki ülkede de iç politikaya o kadar malzeme yapıldı ki, hükümetler kendilerini öyle bağladılar ki, kendilerine kıpırdayacak alan bırakmadılar.
Olumlu gelişmeler de var. İsrail’de uzun zamandan beri sesleri duyulmayan güvercinler yeniden kanat çırpmaya başladılar. Barıştan yana sesleri hem medyadan hem de sivil toplum örgütlerinden duyuluyor.
Örneğin 10 Türkün öldüğü baskın olayıyla ilgili kurulan soruşturma komisyonu ciddi biçimde eleştiriliyor. Birkaç gün önce komisyonun 90 yaşın üzerindeki üyelerinden birini, yanında bakıcısı ile pijamalı olarak elindeki dosyaları incelerken gösteren bir resim İsrail basınında yer aldı. Komisyonun adet yerini bulsun diye kurulduğunu söyleyen çok insan var. Zaten Komisyon Başkanı Yaakov Turkel de, yetkileri genişletilmezse istifa ile tehdit ediyor hükümeti. 
Fakat barıştan yana olanların etkisi şu anda sınırlı.
       
YA Ankara? Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey bir kaynak, “İsrail ile aramızdaki hukuki bir sorundur” diyor. Bu sorunun aşılması için İsrail’den uluslararası teamüllere uygun adımlar bekleniyor. İsrail’in özür dilemesi, bireylere tazminat ödemesi ve gemilerin iadesi Dışişleri Bakanlığı’nın sıraladığı talepler.
Ama burada bir muğlaklık var. Çünkü Başbakan Tayyip Erdoğan, Gazze’ye ablukanın tamamen kaldırılması koşulunu da ekliyor.
Kimin ne istediği belli olmayan bir ortamda, ilişkilerin onarılması da zorlaşıyor. Gazze’ye abluka kalkmadan İsrail ile ilişkiler düzelmeyecek mi, yoksa özür ve tazminat yeterli olacak mı? Taleplerle ilgili muğlaklık devam ettikçe seçimlere doğru yeniden Gazze konusu öne çıkacak, ilişkilerin siyaset malzemesi olarak kullanılmasının cazibesi, hukuki çözüm arayışlarını gölgeleyecek ve normalleşme her adımda daha zorlaşacak.

Yazarın Tüm Yazıları