Hazırgiyimciyi ‘ek vergi’ telaşı sardı Çağlayan ‘Ben ormana bakıyorum’la savundu

SUNSET mayolarıyla bilinen Günkar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Güneş’in başkanlığını yürüttüğü Hayata Hoş Bakanlar Grubu, geçen çarşamba akşamı dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ı ağırladı...

Çağlayan o sabah 2010 yılına ilişkin ithalat verilerini açıklamış, Türkiye’nin dış ticaretteki güçlü ve zayıf yönlerini sektör sektör ortaya koymuştu. Akşam da dış ticaretteki gelişmeleri özetleyip, Ankara’ya dönmek üzere yola çıkmaya hazırlanırken Kiğılı Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı mikrofonu aldı:
- Sayın Bakanım, “Hayata Hoş Bakanlar”ın misafiriyiz ama hazırgiyim ve konfeksiyon sektörü olarak şu anda hayata boş bakıyoruz. Hepimizin kafası karışık. Çin ve Bangladeş’i kapsayan ithalatta damping vergisi (ek vergi) hazırlığında son durum nedir? Hepimizin hesapları şaştı.
Çağlayan, tedirginliği gidermeye çalıştı:
- Henüz herşey bitmiş değil. Tüm tarafları dinliyoruz. Ondan sonra bir karar verilecek. Şunu bilin ki, bizim planımız içerdeki üreticilerimizi korumak.
Yanında oturan İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi’yi işaret etti:
- İşte sektörünüzü temsil eden başkanlardan biri burada. Dış Ticaret Müsteşarlığımızdaki arkadaşlarımız onları dinledi. Ortaya konulan görüş ve eleştirilere bakacağız, ülkemizin çıkarı neredeyse ona göre karar alacağız.
Mustafa Küçük araya girdi:
- Sayın Bakanım, ben LC Waikiki’nin Genel Koordinatörüyüm. 350 milyon dolarlık ithalat, 350 milyon dolarlık iç piyasada üretim yaptırıyoruz. Ayrıca şirketlerimizin 150 milyon dolarlık da ihracatı var. Yani, işin her cephesinde varız.
Sonra yaşadıkları tedirginliği ortaya koydu:
- İthalata yüzde 40’a varan ek vergi hazırlığı gündeme geldiğinden beri hesap yapıyoruz. Örneğin 6 milyon parça dış giyim, 20 milyon parça triko ihtiyacımız var. Bu miktarı iç piyasada ürettirebilecek kapasite yok. Ayrıca hâlâ Çin daha ucuz kalıyor. Ek vergi gelirse, vatandaşı yüzde 30-40 pahalı giydirmekten başka işe yaramayacak.
Mustafa Küçük, bir de ek vergi örneği verdi:
- Sayın Bakanım, kadife kumaşa 10 yıldır antidamping vergisi uygulanıyor. Buna rağmen kadife üretimi çok küçüldü. İçerde üretilen kadife kumaş 6.5 dolar, Çin’den gelen ise 2.8 dolar. Ek verginin işe yaramadığını bu örnek açıkça gösteriyor.
Çağlayan ısrar etti:
- Arkadaş sen olaya kendi pencerenden bakıyorsun. Oysa ben ormanın tümüne bakıyor ve görüyorum. Senin için doğru olan, bir başkası için yanlış olabilir. Durun bakalım, inceleyelim, sonunda kimsenin canını yakmayacak bir karara varırız.
Çağlayan, bu sözlerin ardından Ankara uçağına yetişmek üzere salondan ayrıldı ama tartışma bitmedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Ahmet Akbalık da Mustafa Küçük’ün verdiği örneği tekrarladı:
- Ek verginin işe yaramadığını kadife örneği açıkça gösteriyor...
Çağlayan, dış ticaretten sorumlu bakanlığı üstlendiğinden bu yana binlerce kilometre uçtu, ihracatçılara öncülük yaptı... Gerektiğinde onlar adına pazarlıklara oturdu...
İhracatçıyı ezen düşük kur yüzünden Merkez Bankası’na karşı cephe açmaktan çekinmedi...
Şimdi hazırgiyim ve konfeksiyon sektörünün önemli bir bölümünü tedirgin eden soruşturma başlattı...
Önemli olan sonunda “kimseyi üzmeyecek” kararı vermek...

Bakın AGSD Başkanı ‘ek vergi’yi istiyor
DEVLET Bakanı Zafer Çağlayan, Çin ve Bangladeş’ten hazırgiyim ithalatına ek vergi konulmasına karşı çıkan işadamlarına Ankara Giyim Sanayicileri Derneği (AGSD) Başkanı Canip Karakuş’u örnek gösterdi:,
- İşte Canip Karakuş da sektörü-nüzden. O sizler gibi düşünmüyor. Ek vergi konulmasını istiyor.
Karakuş onayladı:
- Evet Sayın Bakanım.
Çağlayan, kendilerine ulaşan şikayetleri anımsattı:
- Bursa, Adana ve Kahraman-maraş’taki odalar bize başvurdu, inceleme başlatmamızı istedi. Biz yapılan başvuruyu dikkate almak durumundayız.

Eroğlu, Mısır’a 300 milyon dolarlık yatırım yapıyor
TÜRK Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) perşembe günü gerçekleşen genel kurulunda Colin’s markasıyla bilinen Eroğlu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Eroğlu’yla karşılaştım:
- Mısır’da yeni fabrikalar kuruyoruz. Bugüne kadar 150 milyon dolarlık yatırım yaptık, 300 milyon doları bulacağız. İplikten kumaşa, hazırgiyime kadar üretim yapacağız. 2012’de oradaki personelimiz 12 bin kişiyi bulur.
- Türkiye’de fabrika kapattınız mı?
- Hayır, 3 fabrikamız faaliyette... 6 bini aşkın personel de burada istihdam ediyoruz.
- İthalatı Mısır’dan yapınca ek vergi söz konusu olmayacak. Çünkü, Mısır’la serbest ticaret anlaşmamız var değil mi?
- Evet ama ek vergi konusu hepimizi tedirgin ediyor... Yanlış anlaşılmayalım diye pek itiraz da edemiyoruz.
Eroğlu Grubu’nun Mısır’da hedeflediği büyümeyi her yönüyle iyi değerlendirmek gerekiyor...
Bu durumu, “Helal olsun, Mısır’da 4-5 fabrika sahibi olacaklar, Türk şirketleri Mısır’da iyi büyüyor” diye yorumlamak mümkün...
Ama bir de, “Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğusu dururken, neden Mısır’a gidiyorlar?” sorusuna yanıt aramak gerekiyor değil mi?

Babacan: Ben korumacı tavırları doğru bulmam
ÇİN ve Bangladeş’ten hazırgiyim ithalatına ek vergi hazırlığından tedirgin olan bazı işadamları hafta içinde Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ı ziyaret edip, yardım istedi.
Babacan, G-20 toplantılarından örnek verdi:
- G-20 toplantılarında tavrımızı ortaya koyduk. Korumacı kararlar almanın kimseye faydası olamaz. Hiçbir ülke kendi kabuğuna çekilmemeli. Kimse kimsenin ürünlerine engel koymamalı.
İşadamları Babacan’ın bu sözleri üzerine umutla yanından ayrıldı...
Bakalım konu Bakanlar Kurulu gündemine taşındığında diğer bakanları ve Başbakan’ı kim, hangi yönde ikna edecek...
Belki de konu o aşamaya gelmeden “orta yol” bulunacak...
Ek vergi konulacak olsa bile belki oranı yüzde 40-50 yerine daha düşük tutulacak...
Bağlantısı kurulmuş ithalatlar için “yumuşak geçiş” yolu seçilecek...
İzleyip, görelim...
Yazarın Tüm Yazıları