Türkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya Ovası’nda bu sezon bölgeye düşen yağışlar sonrasında yer altı su seviyelerinde yükselme beklentisi oluştu. Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, bu beklentinin yanlış olduğunu belirterek, ''Yağışın artması veya eksilmesi, maalesef yer altı suyu seviyesinin düşmesine engel olamıyor. Yer altı suları açısından baktığımız zaman birçok veri değerlendirildiğinde artık yoğun bakım ünitesindeki hasta gibi bir durumla karşı karşıyayız” dedi. Prof. Dr. Nalbantçılar, yağışların yer altı sularına ulaşmasının 3 - 5 bin yılı bulabileceğini söyledi.
#KonyaTürkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen Konya Ovası’nda bu sezon bölgeye düşen yağışlar sonrasında yer altı su seviyelerinde yükselme beklentisi oluştu. Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, bu beklentinin yanlış olduğunu belirterek, ''Yağışın artması veya eksilmesi, maalesef yer altı suyu seviyesinin düşmesine engel olamıyor. Yer altı suları açısından baktığımız zaman birçok veri değerlendirildiğinde artık yoğun bakım ünitesindeki hasta gibi bir durumla karşı karşıyayız” dedi. Prof. Dr. Nalbantçılar, yağışların yer altı sularına ulaşmasının 3 - 5 bin yılı bulabileceğini söyledi.
#KonyaKonya'nın Emirgazi ilçesinde yağmur sonrası yüzeyde yarıklar meydana geldi. Yarıkların ilk belirlemelere göre, 600-700 metre uzunluğunda, 1,5- 2 metre eninde ve 10 metre derinliğinde olduğu gözlendi. Yayladaki 1 ev ile 2 ahırın duvarları çatlarken, AFAD ekipleri bölgede inceleme başlattı. Yarıkları inceleyen Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, ''Bu yarıklar zaman içerisinde açılmaya devam edecek. Bölgedeki su rejimi böyle devam ettiği sürece bu yarıkları hızla devam edecek. Buralarda çökme periyodu izlenmesi lazım'' dedi.
#KonyaKonya'nın Emirgazi ilçesinde yağmur sonrası yüzeyde yarıklar meydana geldi. Yarıkların ilk belirlemelere göre, 600-700 metre uzunluğunda, 1,5- 2 metre eninde ve 10 metre derinliğinde olduğu gözlendi. Yayladaki 1 ev ile 2 ahırın duvarları çatlarken, AFAD ekipleri bölgede inceleme başlattı. Yarıkları inceleyen Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, ''Bu yarıklar zaman içerisinde açılmaya devam edecek. Bölgedeki su rejimi böyle devam ettiği sürece bu yarıkları hızla devam edecek. Buralarda çökme periyodu izlenmesi lazım'' dedi.
#KonyaKonya'da Akşehir Gölü, bilinçsiz tarımsal sulama ve küresel iklim değişikliği nedeniyle tamamen kurudu. Kuruyan gölde otomobille uçtan uca gezilebilirken, köylülerin bazıları büyükbaş hayvanlarını otlatıyor. Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, 'Biz mevcut su kullanım rejimimizi değiştirmediğimiz takdirde, mevcut küresel iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan yağış sorununu aşamayacağımıza göre, bu gölün artık bundan sonra git gide bize veda eder durumda olduğunu ve bize el salladığını şimdiden düşünmemiz gerekiyor.' şeklinde konuştu.
#KonyaKonya'da Akşehir Gölü, bilinçsiz tarımsal sulama ve küresel iklim değişikliği nedeniyle tamamen kurudu. Kuruyan gölde otomobille uçtan uca gezilebilirken, köylülerin bazıları büyükbaş hayvanlarını otlatıyor. Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, 'Biz mevcut su kullanım rejimimizi değiştirmediğimiz takdirde, mevcut küresel iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan yağış sorununu aşamayacağımıza göre, bu gölün artık bundan sonra git gide bize veda eder durumda olduğunu ve bize el salladığını şimdiden düşünmemiz gerekiyor.' şeklinde konuştu.
#HaberKonya'da Akşehir Gölü, bilinçsiz tarımsal sulama ve küresel iklim değişikliği nedeniyle tamamen kurudu. Kuruyan gölde otomobille uçtan uca gezilebilirken, köylülerin bazıları büyükbaş hayvanlarını otlatıyor. Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, 'Biz mevcut su kullanım rejimimizi değiştirmediğimiz takdirde, mevcut küresel iklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkan yağış sorununu aşamayacağımıza göre, bu gölün artık bundan sonra git gide bize veda eder durumda olduğunu ve bize el salladığını şimdiden düşünmemiz gerekiyor.' şeklinde konuştu.
#HaberTürkiye günlerdir ormanlarımız kadar içimizi de yakan yangınlarla yatıp kalkıyor. Yangınlarla ilgili bilim insanları en büyük sorumluların başında küresel ısınma ve iklim değişikliğine işaret ediyor. Hava sıcaklığı ortalamalarındaki artışın orman yangını riskini kat kat artırdığıyla ilgili çalışmalar da mevcut. Ancak küresel ısınmanın tek olumsuz etkisi maalesef bu değil. Ortalama sıcaklıkların artması hayatımızı olduğu kadar tarihimizi de değiştiriyor. Son 60 yılda; Türkiye genelinde, toplam alanı Van Gölü’nün üç katı büyüklüğünde, 70'ten fazla göl kurudu. Onlarcası da kuruma tehlikesi ile karşı karşıya. Nasreddin Hoca'nın maya çaldığı Akşehir Gölü de Hermagios'un oğlu Amintas'ın at koşturduğu Beyşehir Gölü de coğrafya kitaplarından çıkıp, tarih kitaplarına doğru hızla ilerliyor... İşte vahim durumun tablosu...
#Kuruyan GöllerTa ilkokul yıllarından beri hafızamıza "Türkiye'nin tahıl ambarı" olarak kazınan Konya, bu sıfatını henüz kaybetmese de geleceğe ilişkin korkutan sinyaller veriyor. Türkiye'nin en verimli ovası susuzluk tehlikesi ile karşı karşıya. Jeopolitik yapısı yüzünden her geçen gün oluşan obruklara ek olarak sulamadaki 'zararlı alışkanlıklar' geleceğimizi tehdit ediyor. Durum öyle bir halde ki ovanın sadece üçte birinde sulu tarım yapılabiliyor. İşte yakın gelecekte salgınlardan daha çok dert edineceğimiz sorun...
#Konya OvasıKonya'da görünümü nazar boncuğuna benzediği için "dünyanın nazar boncuğu" diye anılan, yaklaşık 8 bin yıl önce iki aşamalı volkanik patlama sonucu meydana gelen Meke Gölü, yerli ve yabancı misafirlerini ağırlıyor. Son yıllarda özellikle yaz aylarında kuruyan göl, kışın bölgenin aldığı yağış miktarına bağlı oluşan su birikintileri ve kristalleşen toprak görüntüsüyle büyüleyici güzellik sunuyor.
#Meke GölüGeçen yıl 20, yılın ilk iki ayında ise 6 yeni obruğun oluştuğu Konya Ovası'nda, toplam obruk sayısı 325'e ulaştı. Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar, "Obruklar, şu anda kaba bir tabirle adeta kolonu kesilmiş bir bina durumunda. Ne zaman nerede patlak vereceği belli değil" dedi. Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Fetullah Arık ise ''Şu ana kadar obrukla doğrudan yaralanma ya da hayat kaybı söz konusu değil. Buna şükretmemiz lazım ama bölgede bir kilometreye uzanan çapta obruklar var. Böyle bir obruk oluşursa bir evi, hatta bir mezrayı, bir yerleşim alanını tamamen içine alabilir'' ifadelerini kullandı.
#KonyaBatman’da belediye ekiplerinin yol çalışması sırasında ortaya çıkan 300 metre derinliğindeki çukur ile ilgili çalışma yapan Batman Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan ekip, ön raporunu açıkladı. Raporda; çukurun fay hattı üzerinde olduğu, hattın ölü bir fay olabileceği ancak dikkat edilmesi gerektiği belirtildi.
Konya'da Türkiye’de benzeri bulunmayan ve dünyada nadir görülen fay yarıkları bulundu. Selçuklu İlçesi'nde bulunan fay yarıklarının yaklaşık 20 bin yıl öncesine dayandığı belirtilirken, fay hattının da 100- 200 yıl sonra bir deprem üretme potansiyeline sahip olduğu öne sürüldü.
SELÇUK Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi ve Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Doç.Dr. Tahir Nalbantçılar, kuraklık nedeniyle her geçen gün kuruyan 5 milyon yıllık Meke Gölü’nün, 5 yıl sonra tamamen kuruyabileceğini söyledi. Gölün geleceğinin, Konya Ovası Projesi'nin (KOP) tamamlanmasına bağlı olduğunu söyleyen Nalbançılar, “KOP tamamlanıp Göksu Nehri Konya Ovası'na akıtılırsa yılda 410 milyon metreküp su gelecek. Bu da yeraltı sularında belirgin yükselme sağlayacak. Mucize göl Meke'yi kurtaracak tek formül bu” dedi.
JEOLOJİ Mühendisleri Odası Konya Şubesi tarafından yapılan ‘Türkiye ve Konya Kapalı Havzası’ndaki Su Sorunları ve Çözüm Önerileri’ konulu araştırmanın sonuçlarına göre, çiftçilerin yaygın olarak kullandığı ve ‘Vahşi Sulama’ adıyla da bilinen salma ya da kontrolsüz sulama yöntemi önlenebilirse, her yıl yüzde 60 su tasarrufu sağlanacak. Araştırmaya göre vahşi sulama biterse Konya Ovası’nın su sorunu da 10 yılda çözülecek.
Konya Kapalı Havzası’nda ‘vahşi sulama’ adıyla bilinen kontrolsüz su kullanımı nedeniyle, Tuz Gölü’nü besleyen kaynaklar birer birer kurudu, göl 35 yılda yarı yarıya küçüldü. Kanalizasyon atıkları nedeniyle oluşan göldeki kirlenme ise artık tehlike sinyalleri veriyor.