Gülen ve Murat Tütüncü, endüstri mühendisi. Hayallerini gerçekleştirmek üzere, işlerinden ayrılıp Güney Amerika turuna çıktılar. Kıtayı baştan sona turladıktan sonra yeniden iş hayatına döndüler. Bu sefer yazılan senaryoyu oynamak istemediler ve tüm dünyayı evleri yapmaya karar verdiler. Her şeyi geride bırakıp Güneydoğu Asya’ya doğru yol aldılar. Tütüncü çiftini Myanmar’da yakaladık ve maceralarını konuştuk.
#Gülen TütüncüEski adı Burma ya da Birmanya olan Myanmar, Asya’nın güneyinde. Etrafı Çin, Hindistan, Tayland ve Vietnam’la çevrili. Okurumuz gezgin Leyla Derya, Myanmar’da Yangon, Bagan ve Mandalay kentlerini gezdi. “Tapınaklar, altın kaplama buda heykelleri, Ayeyarwady Nehri’ndeki tur, halkın sıcak tavrı beni çok etkiledi” diyen Derya izlenimlerini yazdı.
Askeri diktatörlüğün yönetiminde, tantrik Budizmin sükunetiyle yaşayan Myanmar’ı görmek için İstanbul’dan çıktık yola. Dört kadın gezgin, önce Bangkok üzerinden Kuzey Tayland’daki Chiang Mai’e uçtuk. Burada Myanmar vizesinin artık alınamayacağını öğrenince birkaç gün kalıp Laos’un Luang Prabang şehrine, sonra da başkent Vientien’e geçtik. Birkaç saatliğine uğradığımız Vientien’de doğru Myanmar Büyükelçiliği’ne gittik. Vizeyi dört günden önce veremeyeceklerini söylediler. Biraz ısrarla, biraz da ekstra ücret ödeyerek vizeyi o gün aldık. İlk uçakla Myanmar’a, eski adıyla Burma ya da Birmanya’ya gittik.
Cunta yönetimine karşı Budist rahipler liderliğinde devam eden protesto yürüyüşlerine her geçen gün katılım artarken Myanmar'da, sokağa çıkma yasağı getirildi. Toplantı ve gösteri yasağı uygulamalarının yürürlüğe konuldu. Yasaklara rağmen bugün de yürüyüşe geçen Budist rahiplere ateş açıldı. Çıkan olaylarda 3 rahip öldü; bir başka olayda ise 2 protestocu hayatını kaybetti.
Myanmar’da rahiplerin 45 yıldır ülkeyi demir yumrukla yöneten cuntaya karşı başlattığı protesto yürüyüşü hızla büyüyor. Dün başkent Yangon’da rahiplerin önderliğindeki eyleme 100 binden fazla kişi katıldı. Protesto giderek yıllardır ev hapsinde tutulan Nobelli demokrasi lideri Aung San Suu Kyi’nin serbest bırakılmasını isteyen bir isyana dönüşüyor. 1988’de öğrenci ayaklanmasını kanlı bir şekilde bastıran generaller ise şimdilik suskun.