Okyanusun ortasında, sular çekildiğinde kıyıyla bağlantı kuran, yükseldiğinde adaya dönüşen, üç ırmağın neredeyse üzerine döküldüğü bir kaya parçası düşünün. Düşünmek de yetmez. Öyle bir yer hayal edin ki, doğayla insanoğlu el ele verip benzersiz bir mekân, Robenson’unkinden çok daha farklı, küçük ama dik yamaçlı, granitten ibaret bir ada oluştursunlar. Le Mont Saint-Michel böyle bir mekân işte. Konumunu, ilk karşılaşmada insanı etkileyen, alıp götüren, çekimini tarif etmek pek kolay değil.
#Le Mont Saint-MichelKentsel, denizle iç içe ve gizemli. İşte Fransa’nın kuzeybatısına ait üç karakteristik özellik. Kelt geleneklerinin, Arthur efsanelerinin, prehistorik kalıntıların balıkçı köyleri ve ormanlara damgasını vurduğu bu bölgeye Paris’ten hızlı trenle iki saatte ulaşılıyor. Rennes taş meydanları ve tarihi yapılarıyla güzel bir üniversite şehri. Kuzeyindeki St. Malo ise sahildeki kayalıkları ve mistik adası Mont-St.-Michel ile kartpostallarda gördüğünüz balıkçı kasabalarından.
#FransaEn son patlamasını 5 - 6 bin yıl önce yaşayan, bu yaz UNESCO’nun dünya mirası listesine giren volkanik Puys Sıradağları’ndaki ‘Vulcania’ parkı interaktif oyunları, filmleri ve deneyleriyle genel olarak yeryüzü, özel olarak volkanlar üzerine düşündürürken eğlendiriyor.
#Puys SıradağlarıAslında aşkın başkenti olan ancak Avrupa Futbol Şampiyonası nedeniyle unvanı bugünlerde ‘Futbolun Başkenti’ olarak değişen Paris’in içi gibi dışında da görülecek çok yer var. Şehrin sınırları içinde ya da biraz ötesinde, günübirlik gidip gezebileceğiniz Avrupa’nın en olağandışı şatoları, şarap bağları, şık sahil kasabaları bulunuyor. Aslında buraya tüm Fransa’nın küçük bir modeli denilebilir. Bir sonraki Paris seyahatinizin bir gününü bu seçeneklerden birine ayırın. Büyük keyif alacaksınız…
#Paris'te Gezilecek YerlerKış yaklaşıyor. Sıcaklık düştükçe Montreal’in yaşamı zenginleşir. Kentin geniş parkları kayak, paten pistine dönüşür, gündüz karın tadını çıkaran Kanadalılar akşam İskandinav SPA’larında yorgunluk atar, barlarda sıcak sohbetler yapılır. Kentin restoranlarında son yıllarda kayak merkezlerini çağrıştıran kütük ev dekorasyonu yaygınlaşıyor. Kışı canlandıran Igloofest (açıkhava müzik festivali), Montréal en Lumière (yemek ve eğlence şenliği) ile şeker kulübeleri (parklarda akçaağaç şurubu satan kulübeler) ve pek çok eğlence sizi bekliyor. Sıkı giyinmenizi tavsiye ederiz.
#35 Saatte Montreal20 yıllık hayalimi gerçekleştirip nihayet Mont Saint-Michel’e geldim. Katedrale çıktığımda yerle gök arasında bir yerde asılı kalmış gibiydim. Önümde ta Manş’a uzanan, bazı yerlerinde hareketli kumların insan yuttuğu ıslak bir çöl uzanıyordu.
#Normandiya