İstanbul’un tarihi lokantaları ve tarihi lezzetleri saymakla bitmez. Özellikle bir çok eski ilçede birden fazla nam salmış, bir çok İstanbullunun hayatına dokunmuş lezzet durakları vardır. Hemen hemen hepsinin müdavimlerindenim. Üşenmem canım istedikçe giderim, ilk günkü lezzeti aldığım yerlere uğrar yemeğimi yerim. Hatta 2013’te tadı damağımda kalan “köfte” krizim geldiğinde Cevabi yemek için Saraybosna’ya gitmişliğim de vardır. Merak etmeyin, sizi o kadar uzağa göndermeyeceğim. En az onun kadar lezzetli bir başka yerden, Tarihi Ahmet Usta Merkez Efendi Köftecisi bahsedeceğim... Tam 60 yıllık mazisi olan rahmetli Ahmet Usta’nın kurduğu bir mekan. Günümüzde bu mekanı, hem esnaflığını, hem insanlığını, güler yüzünü sevdiğim Bülent İlçi Usta işletiyor. Gelin babadan oğula kalan köfte aşkının hikayesini meşhur köfteci Bülent Usta’dan dinleyelim.
#KöfteÇok klişe bir laf vardır, her ev bir dünya diye. Ama Naşit ailesini anlatmaya başlarken bunu söylemek şart. Onların evi her renkten bir dünya. İçinde Adile Naşit var bir kere. Kikirdemesiyle gözyaşı birbirine karışan süper kadın. Masalcı teyze, Ertem Eğilmez filmlerinde Münir Özkul’un karısı, Hababam Sınıfı’nın yufka yürekli hademesi. Abisi Selim Naşit, içinde fırtınalar kopan küçük rollerin büyük oyuncusu. Sahnede müthiş, mutfakta güzel börek yapıyor, iyi bir eş, sağlam bir abi, babalığı tartışılır. Bu evde bir de direk var elbette. Onların babası tuluat ustası komik-i şehir Naşit Bey. Onu tanımak büyük zevk. İşte size hastalık, ölüm, aşk, kıskançlık, tiyatro, aile ve hayatta kalma üstüne bir hikaye.