Ticaret Bakanı Ömer Bolat, CNN Türk'te yayınlanan Hakan Çelik'le haftasonu programında açıklamalarda bulundu. Bakan Bolat fahiş fiyat uygulayan işletmelere karşı Bakanlık olarak yoğun bir şekilde sahada olduklarını söylerken 'Zamları geri alın uyarısı yapıyoruz' dedi.
#Ticaret BakanıYeni yılın ilk gününden itibaren yürürlüğe girecek yönetmelik gereğince yeme içme sektöründeki işletmelerin giriş kapısına ve masalara fiyat listelerini koymaları zorunlu hale geliyor. Yeni düzenleme özellikle sosyal medyada çok konuşuldu. Tüketiciler bu uygulamayı desteklerken tepki gösteren esnaflar da oldu. Öncüsü olduğu bu uygulamayı “Enflasyonu durduracak, devrim niteliğinde bir iş” olarak tanımlayan Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl, merak edilen detayları anlattı...
#Menü Zorunluluğuİşletmelerde 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek menü yönetmeliği hakkında Zeytinburnu'nda işletmelere bilgilendirme yapan Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, "Bu menü yönetmeliğimiz yılbaşından itibaren yürürlüğe girecek. Restoranlar, kafeler gibi işletmeler kapılarının önlerinde, vatandaşın görebileceği şekilde ve okuyabileceği şekilde menü asarak fiyatlarını yayınlamak zorunda" dedi.
#CezaSon dönemde bazı restoranların vatandaşın yiyip içmediğini de adisyon fişine ekleyerek hesabı şişirme yoluna gittiğine yönelik şikâyetler artınca Ticaret Bakanlığı yeni bir düzenlemeye gitti. 1 Ocak’tan itibaren ülke genelinde yeme içme hizmeti veren tüm işletmeler hem kapıda hem de masada fiyatların yazdığı bir menü bulundurmak zorunda. Böylece vatandaş ne ödeyeceğini bilerek o işletmeyi tercih edecek.
#Ticaret BakanlığıKaradeniz’in en önemli ürünü fındıkta hasat zamanı başlıyor. Dünya tüketiminin yüzde 60’ını karşılayan Türkiye’de doğru dürüst bir politika olmadığı için rekolteden fiyata tartışmalar yeniden başladı. Üretici rekoltenin az olduğunu, ihracatçı ise fazla olduğunu söylüyor. Üretici 15 TL bekliyor. Piyasada fiyatları regüle eden bir kurum olmadığı için fiyat henüz belli değil.
#Jale ÖzgentürkBirkaç arkadaşımla hayal ettiğimiz “Dünya Seyahatini” nihayet gerçekleştirdik. Amacımız, İstanbul’dan çıkıp, sürekli batıya giderek tekrar İstanbul’a dönmekti. Bilet fiyatlarının yüksekliği ve zamansızlık nedeniyle bu yolculuğu sürekli erteledik.
Önce hava muhalefeti, yapmadığım bayram tatili, işlerimin yoğunluğu (Okullarımız Yıkılmasın, Kars ve Ağrı, toprağa verdiğim can dostlarım...) sebebiyle geç kaldım, sizden gelenler birikti, biraz da ... yoo, gündem pek değişmedi alsında! Yağmur Akgün’den bir fotoğraf, Yakup Karahan’dan bir internet geyiği, Rasim Yılmaz’ın Çanakkale Savaşları, Kanada Kabusum Atacan’dan bir iki not, Hakar Uluer’in (şu sıralar muhtemelen yeniden başladığı) toplu taşımacılık görevi, Eda göndermiş, öğrencilerin muhteşem cevapları, Feyzi Faruk Mengüç’ten bir fıkra, Rasim Duran’dan, Aylin’den (Belleli), Arzu’dan, Cem Erkli’den, Pelin Güven’den, Nilüfer Onursal’dan ve Caner Can’dan katkılar...