Çocukluk hayali diplomatlıktı, olmadı. O da tercüman rehberlik yaptı; dışarıya gitmek yerine gelen yabancıların kültür elçisi oldu. Mimari okudu... Ancak ilk kez Şayeste Sokak’ta gördüğü ve ilk görüşte aşık olduğu sinema onun kaderiydi. Öyle ki daha 12 yaşındayken izlediği tüm filmleri defterine yazıyor, birkaç cümlelik eleştiriler yapıyor ve hatta yıldız veriyordu. Bu tutkusu sayesinde bugün tüm Türkiye onu ‘duayen sinema yazarı’ olarak tanıyor. Atilla Dorsay ile filmi geriye sardık, renkli geçmişine yolculuk yaptık.
#Atilla Dorsayİstanbul’da geçtiğimiz ay park halindeki bir aracı kaldırmaya çalışan çekici operatörü, araç içerisindeki 85 yaşındaki kadını fark etmeyince akıl almaz bir kazaya neden olmuştu. Kaza sonrası hastanede tedavi olan Leyla Çetinkol taburcu olurken, taburcu olduğun günün ertesine o güne ait hatalı park cezası geldi. Annesinin yaşanan olayda ölümden dönmesiyle ilk şoku yaşayan yaşlı kadının kızı Çiğdem Çiğci, gelen ceza ile ikinci şoku yaşarken, “Trafik cezasını elime aldığımda o günkü olayın cezası olduğunu görünce ben şoka girdim” diye konuştu.
#Haberİstanbul’da geçtiğimiz ay park halindeki bir aracı kaldırmaya çalışan çekici operatörü, araç içerisindeki 85 yaşındaki kadını fark etmeyince akıl almaz bir kazaya neden olmuştu. Çekicinin kaldırdığı araçtan düşen yaşlı kadın, kaza sonrası hastanedeki tedavisinin ardından taburcu oldu. 85 yaşındaki Leyla Çetinkol için İstanbul Valiliği tarafından özel bakıcı tahsis edildi. Olayın şokunu atlatamadığını söyleyen yaşlı kadın, “Gece sabahlara kadar uyuyamıyorum. Kolum ağrıyor, ayağım ağrıyor. Fenalık geliyor sıkıntıdan dolayı tansiyonum yükseliyor. Yattığım zaman o anı yaşıyor gibiyim, düşüyor gibi oluyorum” dedi.
#İstanbulKadıköy Acıbadem'de 24 yaşındaki Atilla Kerem Tongal kız arkadaşının oturduğu apartmanın bahçesinde ölü olarak bulundu. Binanın 7 katın penceresinden düştüğü tespit edilen Tongal'ın evde bulunan kız arkadaşı da ambulansla hastaneye kaldırıldıktan sonra ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.
#Kadıköy‘En İyi 100 Türk Filmi’, ‘En İyi 100 Albüm’, ‘En İyi 100 Türk Romanı’ derken sıra geldi ‘En İyi 100 Mimari Eser’e... Hürriyet Pazar, ‘soruşturma klasikleri’nde yeni bir kapıyı daha aralıyor. 100 kişilik jürimize geniş bir hareket alanı tanıdık ve tanım aralığını, ilk yerleşmelerden biri olarak kabul edilen “Göbeklitepe’den Günümüze” parantezinde tuttuk. Daha önceki soruşturmalarımızda jüri üyelerinden ‘En iyi 10’larını istemiştik, bu kez tanım aralığının genişliğinden dolayı seçkimiz ‘En iyi 20’lik listelerden oluştu. Ve nihayetinde akademisyenlerden, mimarlardan, kültür sanat insanlarından oluşan bir seçici kurul, ‘Türkiye toprakları üzerindeki en iyi 100 mimari eser’i belirledi. İşte jüri üyelerinin madde madde en iyi 20 seçimleri...
#Mimari‘En İyi 100 Türk Filmi’, ‘En İyi 100 Albüm’, ‘En İyi 100 Türk Romanı’ derken sıra geldi ‘En İyi 100 Mimari Eser’e... Hürriyet Pazar, ‘soruşturma klasikleri’nde yeni bir kapıyı daha aralıyor. Mimarlık, tarihsel açıdan uğradığımız bütün duraklardan çok çok daha eski. İnsanın varlığıyla birlikte etrafını inşa etme çabası, dokunuşu upuzun bir sürecin ifadesi. Doğanın fiziksel koşullarından korunma çabası, başını sokacak bir mekân arayışı, sonrasında malzemelerin ve bilimin gelişimi derken basit ihtiyaçlardan ihtişama, işlevsellikten estetiğe, günü kurtarmaktan tarihe tanıklık etmeye onca yapı insanların, toplulukların, ait oldukları coğrafyaların da bir ifade biçimine dönüştü. Üzerinde yaşadığımız Anadolu da sayısız medeniyetin tanığı. Dolayısıyla mimarlık serüveninin de... Bu açıdan ‘En İyi 100 Mimari Eser’ soruşturmamızda 100 kişilik jürimize geniş bir hareket alanı tanıdık ve tanım aralığını, ilk yerleşmelerden biri olarak kabul edilen “Göbeklitepe’den Günümüze” parantezinde tuttuk. Bu parantezin içinde antik çağ, Roma, Selçuklu, Osmanlı ve tabii ki Cumhuriyet dönemi mimarisi vardı. Jüri bu çağların ifadesi olan yapıları (tek ya da çoğul) kendi mimarlık anlayışları ve beğenileri doğrultusunda seçti. Daha önceki soruşturmalarımızda jüri üyelerinden ‘En iyi 10’larını istemiştik, bu kez tanım aralığının genişliğinden dolayı seçkimiz ‘En iyi 20’lik listelerden oluştu. Ve nihayetinde akademisyenlerden, mimarlardan, kültür sanat insanlarından oluşan bir seçici kurul, ‘Türkiye toprakları üzerindeki en iyi 100 mimari eser’i belirledi. Biz de onların seçimlerini sayfalarımıza taşıyarak tarihe özel bir not daha düştük... Kültür hayatımıza ışık tutmasını dilediğimiz bu soruşturmayı da umarız öncekiler gibi beğenirsiniz diyelim... Not: Soruşturmamızda çeşitli nedenlerden dolayı hatıralarımızdan olmasa da fiziksel çevreden silinmiş, yıkılmış, hayatı sona ermiş yapılar yer almadı. 100’lük tablo, varlığını hali hazırda sürdüren yapılardan oluştu.
#Türkiye'deki En İyi 100 Mimari EserTekirdağ sahilinde otururken kuvvetli rüzgar nedeniyle zaman zaman 5 metreyi bulan dalgalara kapılarak denize düşen Tuğlacılar Lisesi öğrencisi 16 yaşındaki Açelya Çevikhayatını kaybetti.Marmara Denizi’ndeki lodos nedeniyle Tekirdağ sahilinde bugün 5 metreye bulan dalgalar meydana geldi. Merkez Süleymanpaşa İlçesi’nin Dereağzı Mahallesi’ndeki Hukukçular Sitesi önünde sahil kenarına giden Tuğlacılar Lisesi’nde sınıf arkadaşı olan Açelya Çelik ile Gamze Nur Çınar, bir süre sahilde oturdu. Bu sırada belirlenemeyen nedenle liseli kızlardan Açelya Çevik, dalgalara kapılıp denize düştü. Arkadaşını kurtarmak için denize giren Çınar ise bir süre dalgalar arasında uğraşmasına rağmen arkadaşına ulaşamayınca, durumu cep telefonu ile polise bildirdi. Olay yerine polis, sağlık ve AFAD ekipleri sevk edilerek, deniz ve sahil boyunca arama yapıldı. Kıyıda arama çalışmalarında bulunan AFAD ekipleri, Açelya Çevik’i kayalıklar arasında yaralı olarak buldu. Dalgaların kayalara çarptığı belirlenen Çevik, ambulansla kaldırıldığı Tekirdağ Devlet Hastanesi’nde yapılan tüm müdahaleye rağmen öldü. Ölen Çevik’in arkadaşı Gamze Nur Çınar ise Tekirdağ Devlet Hastanesi’ne götürülerek sağlık kontrolünden geçirildi. Sahilde otururken arkadaşının biranda dalgalara kapıldığını söyleyen Çınar, "Onu aramak için suya girdim ama bulamadım. Hemen polise durumu bildirdim" dedi. Dalgalara kapılarak hayatını kaybeden Açelya Çevik’in hastaneye gelen yakınları sinir krizleri geçirdi. Polis, olayla ilgili başlattığı soruşturmayı sürdürüyor.
#TekirdağMecidiyeköy'de Cevahir AVM’nin yanında bulunun 10 katlı Hukukçular Sitesi’nin 8’inci atındaki dairede henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangın, çevrede korku ve panik yaşanmasına neden oldu. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı yangın, itfaiyenin müdahalesiyle güçlükle kontrol altına alındı.Bu arada bazı itfaiye erleri çıkan dumandan etkilendi.
#Mecidiyeköy'de YangınGaziantep Zeytinli Mahallesi Hukukçular Sitesi önünde bir iş adamına ait aracın camını kırarak 70 bin dolar ve 60 bin lira çalan 5 kişilik hırsızlık çetesi, Osmaniye KOM ekiplerince yakalandı. Şüphelilerden birisi sağlık kontrolü için hastaneye götürülürlerken basın mensuplarının görüntü almasına kızdı. Pişkin hırsız, "Çekin çekin iyi çekin madalya takacaklar sanki. Çalacağım tabi, çalmazsan ekmek var mı?" diyerek tepki gösterdi. Edinilen bilgilere göre, sabah saatlerinde tekstil fabrikası sahibi Mustafa Bozatlı, özel bir finans kurumunun Gaziantep şubesinden çektiği 70 bin dolar ve 60 bin lirayı kendisine ait olan 27 FF 680 plakalı aracına koydu. Kendisini 2 araç ile takip eden 5 kişilik hırsızlık çetesi, işadamının aracını park etmesinin ardından aracın camımı kırarak paraları alarak kaçtı. Olayı gören vatandaşların ihbarı sonrası MOBESE kameralarının da yardımıyla hırsızlar, Tarsus-Adana-Gaziantep (TAG) otoyolunun Kadirli gişeleri yakınındaki uygulama noktasında yakalandı. 2 araçtaki 5 şüpheli, araçtaki paralar ile birlikte yakalandı. Sağlık kontrolü için hastaneye götürülen zanlılardan biri gazetecilere kızarak, "Çekin çekin iyi çekin madalya takacaklar sanki. Çalacağım tabi çalmazsan ekmek var mı? Adamı konuşturacaksın illa" şeklinde tepki gösterdi.
#Pişkin(Aşağıdaki yazı 22 Eylül 2013 tarihinde köşemizde yer almıştı. Bülent Arınç 118 gün sonra haklı olarak tepki gösteriyor Yalçın Akdoğan’a... Sabri Ergül, Akdoğan’ın ‘üyeliğinin düşmesine Anayasa’nın 84. maddesine göre, Meclis’in gizli oyla karar vermesi gerektiğini hatırlatmıştı. O günkü yazımız şöyle)