Nedim Şener: FETÖ'nün inine girildi
Güncelleme Tarihi:
Milletin fedakârlıklarıyla eğitilen, devletin emanet ettiği üniforma, yetki ve görevleriyle doğup büyüdüğü ülkesine ihanet eden asker, polis, hâkim kılığına bürünmüş Fetullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden tam 5 yıl geçti. O gece yaşadığımız ihaneti ve o gece bizzat yaşadığım tarihe geçen direnişi anmadığım, anlatmadığım bir günüm geçmedi. Atılmadık iftira, edilmedik hakaret kalmadı ama 5 yıl yani tam tamına 1825 gün, 15 Temmuz gecesi şehit olan 251 kahramanı anmaktan, FETÖ’cü hainlerin ihanetini anlatmaktan vazgeçmedim.
‘HAŞHAŞİ’ FETÖ ‘ALAMUT KALESİ’NDE VURULDU
Bu yazımda olaylarla birlikte 5’inci yılında FETÖ ile mücadelenin biraz rakamsal boyutuna değinmek istiyorum. Sondan başlayayım, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın Kırgızistan’dan getirdiği FETÖ’nün Orta Asya imamı Orhan İnandı’nın yakalanması örgüt içinde moralleri altüst etti. Çünkü, FETÖ’nün kendini en güvende hissettiği yerlerin başında ABD’den sonra Kırgızistan geliyordu.
Haşhaşi benzetmesi yapılan FETÖ’cüler için Kırgızistan adeta “Alamut Kalesi” idi. MİT, İnandı operasyonuyla, FETÖ’cüleri kendilerini en güvende ve rahat hissettikleri kalelerinde vurdu.
FETÖ bürokraside, yargıda, siyasette, medyada, iş dünyasında sahip olduğu güçle Kırgızistan hükümetlerinde bakanlık alıyordu. Gün gelip iktidar değiştiriyordu. Bir dönem Cumhurbaşkanı (Atambayev) düzeyinde açıkça korunuyordu. FETÖ’nün Orta Asya imamı Orhan İnandı, Kırgızistan vatandaşlığı da alarak “koruma zırhı” giymişti. Hem siyasi hem hukuki koruma altında olduğu Kırgızistan’dan, FETÖ’nün en önemli isimlerinden birinin Türkiye’ye getirilmesinin FETÖ’nün koruyucusu ve kullanıcısı Amerika ve Almanya açısından ne kadar şok edici olduğunu da görmüş olduk.
Amerikan medyası yanında Alman hükümeti de İnandı’nın peşine düşüp Kırgızistan hükümetine adeta hesap sordu. Hep bir ağızdan Türkiye’nin yasadışı bir operasyon yaptığı yalanını yaydılar. Oysa Türkiye bugüne kadar 32 ülkeden 142 FETÖ mensubunu getirirken, karşı ülkenin egemenlik haklarına, hukukuna ve yetkilerine saygı çerçevesinde işbirliği ile sonuç almayı başardı. 5 yıldan beri bu 32 ülkeden tersi bir açıklama olmaması bunu gösteriyor.
Hande Fırat: 15 Temmuz’un ardından... Hâlâ dışarıdalar... Hâlâ utanmıyorlar... Hâlâ tiyatro diyorlar
Bu operasyon, FETÖ’nün gerçek yüzünü dünyaya gösterecek. Çünkü İnandı’nın Türkiye’ye getirilmesinden sonra, halkın yüzde 80 oyuyla Cumhurbaşkanı olan Sadır Caparov, FETÖ’cüler tarafından hedefe kondu. Kırgızistan İstihbarat ve Ulusal Güvenlik Başkanı, Caparov’a karşı darbe tehdidi olduğunu açıkladı. Kırgızistan’da gelecek günlerde yaşanacak gelişmeler ülkede Amerika’nın taşeronu FETÖ’nün gerçek yüzünü tüm dünyaya gösterecek. Ya Caparov ülkesini FETÖ’cülerden temizleyecek ya da onlar Caparov iktidarına son verecek.
MENFEZ PAŞASI
FETÖ’nün TSK’daki ‘imam’larından biri de eski astsubay Zekeriya Kuzu’ydu. ‘Paşa’ lakaplı Kuzu 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a suikast girişiminin ardından menfezde böyle yakalanmış ve ‘menfez paşası’ olarak anılmıştı.
YÜZDE 40’I İTİRAFÇI OLDU
Detaylarını tablolardan görebilirsiniz. Şunu unutmamak gerekiyor, örgütün mahrem yapılanması ancak 15 Temmuz sonrası FETÖ mensuplarının itiraflarıyla ortaya çıkarıldı.
Bu rakamlara ulaşılmasında, örgüt elemanlarının itirafları yanında 2017 yılından itibaren başlayan ve yine itiraflarla ortaya çıkan “ankesörlü hat” operasyonları büyük rol oynadı. Sadece TSK’da değil, Emniyet, Maliye, akademisyen, TÜBİTAK ve yargı yapılanmasında da “ankesörlü hat” operasyonları gerçekleşti. Bu operasyonlarda gözaltına alınanların yüzde 40’ı da itirafçı oldu. Hem FETÖ’cülerin “dili çözüldü” hem de mahrem yapının deşifre edilmesiyle örgütün şifreleri açığa çıkarıldı. 5’inci yılda bu rakamlara ulaşıldı, gelecek günlerde hem yurtiçinde hem de dışında FETÖ ile mücadelenin büyüdüğünü göreceğiz. Bu rakamlar tehlikenin ne kadar büyük olduğunu ama mücadelenin de neden gerekli olduğunu gösteriyor. FETÖ’cüler dünyanın neresine saklanırsa saklansın, yurtiçinde hangi gaybubet evine gizlenirse gizlensin, devlette ve medyada hangi kılığa bürünürse bürünsün bu savaşı kaybedecekler. 251 şehidimiz için, 2 bin 194 gazimiz adına ihanete uğramış Türk milleti bunun hesabını FETÖ’cülere soracak.
MAHREM YAPI ÇÖZÜLDÜ
FETÖ ile mücadelede en önemli alan, “örgütün mahrem yapılanmasına” yönelik operasyonlardı. Her kurumdaki örgüt mensupları bu mahrem imamlardan aldıkları talimatları yerine getirdi. Örgütün beyin takımı bu mahrem imamlardan oluşuyordu. FETÖ’nün işleyişi de mahrem imamların itiraflarıyla çözüldü.
Şöyle bir benzetme yapsam yeridir: FETÖ’nün ini beynidir, beyin takımı da mahrem imamlardan oluşur. Diğer örgüt üyeleri ise bu mahrem imamlardan aldıkları talimatları yerine getirir. Devlet, mahrem yapılanmayı çözerek bir anlamda FETÖ’nün inine de girmiş oldu.
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün rakamlarına göre, 6 bin 632 mahrem imam tespit edildi. Bunların 4 bin 956’sı gözaltına alındı. 4 bin 376’sı tutuklu. 96’sı serbest bırakılırken, 486’sı ise mahkemelerin adli kontrol kararı ile bırakıldı.
Tespit edilenler arasında örgütün şemasında Türkiye imamı, Tayin ve İstişare Heyeti imamları, il imamları ve yardımcıları, ilçe imamları, Sağlık, Milli Eğitim yanında; Emniyet, MİT, yargı, asker, Mülkiye gibi kurumlarda görev yapan FETÖ’cülerin bağlı olduğu 5 bin 89 mahrem imam bulunuyor.
Devletin en önemli kurumlarında görev yapanların bağlı olduğu mahrem imamlardan 3 bin 901’i gözaltına alındı. 3 bin 525’i halen tutuklu.
Kamuoyunda zaman zaman “gariban öğretmenlerin tutuklandığı” algısı yaratılıyor. MİT, Emniyet, Mülkiye ve yargı gibi kritik görevlerdeki FETÖ’cülerin bağlı olduğu mahrem imamlardan başı çekenler, o “gariban” denilen öğretmenler.
Emniyet mahrem yapılanmasında görev yapan 4 bin 672 FETÖ mensubundan 4 bin 202’si öğretmen, 19’u polis, 53’ü akademisyen, 22’si doktor, 2’si din adamı, 137’si ise sivillerden oluşuyor.
MİT içindeki FETÖ mensuplarının bağlı olduğu 14 mahrem imamdan 1’i emekli asker, 2’si hâkim ve savcı, 6’sı sivil, 5’i de kamu görevlisi...
642 BİN 166 KİŞİ HAKKINDA İŞLEM YAPILDI
Şimdi gelelim Türkiye’ye; 2014 yılında Milli Güvenlik Kurulu kararı ile Paralel Devlet Yapılanması/FETÖ olarak mücadele kararı alınan örgütle asıl savaş 15 Temmuz sonrası yaşandı. Devletin FETÖ ile asıl mücadelesi 15 Temmuz darbe girişimi ile başladı dersek yanıltıcı olmaz. 5 yılda ulaşılan rakamları özetlemek gerekirse; toplam 294 bin 490 soruşturma açıldı. Toplam 642 bin 166 kişi hakkında işlem yapıldı. Bugüne kadar 207 bin dosya hakkında karar verildi ve 132 bin kişi hakkında adli kontrol kararı alınırken, 144 bin kişi tutukluluk ve gözaltı sonrası tahliye edildi. Halen 26 bin 900 kişi hakkında yakalama kararı bulunuyor. Şu anda hakkında hüküm verilmiş ya da hükme bağlı olarak 23 bin 950 FETÖ mensubu cezaevinde tutuluyor. Bunlar arasında ihraç edilen TSK, Emniyet, yargı mensupları, vali ve kaymakamlar, hemen her bakanlıktan bürokratlar bulunuyor.
