Güncelleme Tarihi:
‘VİDEOYA ÇEKTİM, RESMEN AŞIK ATIŞMASI GİBİ...’
B.K. (41)
Eşim bu aralar biraz kilo aldı ve felaket horlamaya başladı. Ben normalde hep ondan daha önce yatağa giderim ve uyurum, o yatağa gelince hafif uyanırım ama sonra tekrar uykuya dalarım. Bugüne kadar hiç horlamasını duymamıştım, o yüzden geçicidir nasıl olsa diye söylemedim ama 4-5 gece üst üste horladığı için söylemek zorunda kaldım. Yanından tuvalete bile kalksam uyanır, o yüzden başka odaya da geçmek istemiyordum ama bu şekilde de sabahı zor ediyordum. O hafta sonu kahvaltıda bir haftadır her gece çok horladığını biraz kilo vermesi gerektiğini söyledim. Ama ne kilo aldığını kabul ediyordu ne de horladığını… Hatta bana asıl sen horluyorsun, üzülme diye söylemedim” dedi. Tabii ben kocaman bir kahkaha attım. Çünkü ben hayatta horlamam bundan emindim.
Eşim horladığına inanmadığı için o gece kamera kaydını açtım, sabaha kadar uyurken kendimizi kaydettim. İlk defa kendimizi uyurken seyredeceğimiz için de bu durum birazcık hoşuma gitmişti. Sabah uyandığımızda ilk iş videoyu izlemek oldu. Eşim biraz tedirgindi aslında ama kendinden emin görünmeye çalışıyordu. Videoyu biraz ilerlettim ve yavaştan bir horlama sesi gelmeye başladı. Ama horlayan eşim değil bendim. Sonra eşim aldı sazı eline. Bir o horluyor bir ben, resmen aşık atışması gibi… Ben gözlerime inanamadım, nasıl olur da horladığımı bilmezdim. Eşim dedi ki ‘Sana söyledim, sen zaten horluyordun ki niye bu kadar şaşırdın, asıl ben ilk defa horlamaya başlamışım ben şaşkınım.’
Resmen fıkra gibi ama gerçek… Eşimden defalarca özür diledim ve ona bir kez daha âşık oldum. Horladığım halde ben üzülmeyeyim diye söylememiş, ben ise 4 gün dayanamayıp hemen yüzüne vurmuştu.
O günden sonra haftada 4 gün düzenli yürüyüş yapmaya ve akşam yediden sonra yemek yememeye dikkat ettik. Her sabah kalkınca birbirimize “Dün gece horladım mı?” diye soruyoruz. Ara sıra yine horluyormuşuz ama eskisi gibi değil. Horlama meselesi sayesinde ikimiz de kilo verdik, bu da horlamanın hayatımıza bonusu oldu.
‘CİDDİ CİDDİ BOŞANMAYI DÜŞÜNÜYORUM”
Sibel T. (32)
Ben hayatımda hiç horladığımı bilmem, bir insanın bu kadar şiddetli horladığına eşimle evlendikten sonra tanık oldum. Bana horlama problemi olduğundan hiç bahsetmemişti ki zaten bunun bir problem olduğunu uzun süre kabul etmedi. İlk zamanlar üzülmesin diye sesimi çıkarmamıştım ama baktım ben üzülüyorum söylemek zorunda kaldım. Bir sabah “Horladığın için uyuyamıyorum, sabahları kötü kalkıyorum” dedim. Yorgunken öyle oluyor, içki içtim ondandır, bu aralar kilo aldım o yüzden horlamışımdır” diyerek bir yılı geçirdi. Onu kırmadan tedavi olmasını istedim ama yanaşmadı. Ben de sonunda çareyi odaları ayırmakta buldum. Küçük odada ben uyuyorum, bizim odamızda o. Birkaç gün surat yaptı, konuşmadı ama ben deliksiz uyudum.
Sonra ‘Böyle ayrı odalarda kalarak evlilik mi yürütülür?’ kavgaları başladı. Evet ben de isterim her gece eşime sarılıp uyumayı ama benim hayatımı onun horlamaları cehenneme çevirdi. Bir gün değil iki gün değil her gün o ses çekilir mi? Baktım aramız çok bozuluyor bir müddet çareyi o uyuyana kadar aynı yatakta yatarak buldum. Hani çocuğu uyutup kendi odana kaçarsın ya tıpkı onun gibi o uyuduktan sonra usulca diğer odaya gidip sabah aynı yatağa giriyordum. Bir müddet de böyle idare ettik ama ben de kendi yatağımda yatmak istiyorum ve onun bu bencilliği beni sinir ediyor. Neden bu kadar düşüncesiz davranıyor diye her hareketine takmaya başladım. Resmen bu horlama mevzusu yüzünden deli gibi sevdiğim adamdan soğumaya başladım. Yani mesele horlaması değil bu çare bulmak istememesi ve bencilliği.
Artık yoktan yere bahanelerle kavga ediyorduk ve birbirimizin kalbini kırıyorduk ama asıl sorun hep horlamaydı. Sonunda bir gün doktora gitmeye ikna oldu, doktor burnunda deviasyon problemi olduğu için ameliyat olmasının gerektiğini söyledi. Önce sanki olacakmış gibi davrandı ama sonra korktuğu için olmayı reddetti. Kendimi onun yerine koyup hissetmeye çalışıyorum ama gerçekten çok kızıyorum ve beni önemsemediğini düşünüyorum. Ona artık eskisi gibi davranamıyorum, o sevgi dolu bakışlarım yok, eskisi gibi şefkatli de davranamıyorum. Gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum ama ciddi ciddi boşanmayı bile düşünüyorum.
‘HORLADIĞIMI SEVGİLİMDEN SAKLIYORUM’
B.B (32)
Yaklaşık bir yıldır çok güzel giden bir ilişkim var ama benim çok büyük bir sorunum var. Ben ailemle yaşıyorum, kız arkadaşımın ise kendine ait evi var. Çoğunlukla dışarda ya da onun evinde buluşuyoruz ama bir gece bile onun evinde kalmadım çünkü fena bir şekilde horluyorum. Evde başka odalardan bile duyuluyormuş horlama sesim, bu halde sevgilimin yanında nasıl kalabilirim?
Ne zaman ona gitsem, gece saat kaç olursa olsun eve dönüyorum. Annem-babam eve dönmemi bekliyor diye bugüne kadar hep kaçtım. Benimle kalmak istemiyorsun diye üzülüyor bazen ama böyle horlarken onun yanında nasıl uyuyabilirim. Bir ara bu sorunumdan bahsetmeyi denedim ama benden soğur diye cesaret edemedim. Önceden evdekiler dalga geçiyordu, hiç takmıyordum ama şimdi acayip moralim bozuluyor. Bir an önce horlama tedavisi olup kız arkadaşıma durumu açıklayacağım çünkü onunla evlenmek istiyorum.
‘YATAKTAN DAYAK YEMİŞ GİBİ KALKIYORUM’
İ. T. (56)
Benim eşim eğer sırt üstü yatarsa feci horluyor, yanında uyumak mümkün değil. Horlama bandı aldık bir ara ama fayda etmedi. Horlamaya başladığında hafif dürtüyorum ya da yan yatmasını söylüyorum, uyuduğu halde komutları alıyor ve ne dersem yapıyor ama bir müddet sonra tekrar horlamaya başlıyor. O arada uyuduğum yanıma kar kalıyor çünkü ikinci dalga çok daha şiddetli geliyor. O dalga geldiğinde komut almıyor ya tamamen uyandırmak gerekiyor (ki çok zor) ya da dürtmekten daha ağır müdahaleler gerekiyor. Yatağı sallamak, omuzlarından sarsmak gibi…
Sabahları kalktığında “Bugün yine dayak yemiş gibiyim” diyor, ben de akşam yediğin dayakları hatırlamıyor musun yine çok horladın” diyorum. Şaka bir yana horlamak insanı çok yoruyor, saatlerce uyusa bile dinlenmemiş gibi kalkıyor ama horlayanın yanında yatanın işi çok daha zor. Neden inatla da tedavi olmak istemiyor anlamış değilim.
‘HORLAMAZSA, ÖLDÜ MÜ ACABA DİYE NEFESİNİ KONTROL EDİYORUM’
M.B. (66)
Benim eşim yıllardır horlar, ne yaptıysam horlaması kesilmedi. Yüksek yastıkta yatamıyor ama ben uyuduktan sonra kafasının altına bir tane daha yastık koyarım, düz yattığında muhakkak çeviririm, uyku bandı aldım ama nafile. Ne denediysek horlaması kesilmedi. Bir insan her pozisyonda horlayabilir mi? Benim eşim horluyor. Ben de sabaha kadar uyumaya çalışıyorum ve hep sinirli oluyorum ona karşı. Biliyorum elinde değil ama bu şekilde benim de sağlığım bozulacak diye korkuyordum. Çareyi odaları ayırmakta buldum.
Uzun yıllardır aynı yatakta uyumuyoruz. Oğlum başka şehirde çalışmaya gittiği gün ben onun odasına yerleştim. Diğer odadan da hafif horlama sesi geliyor yine ama uykuya dalmamı engellemiyor. Şimdi rahat uyuyor musun diye sorarsanız cevabım hayır çünkü bu sefer de evin içinde o horlama sesi bir süreliğine de kesilse panik yapıyorum. Horlama sesi gelmezse öldü mü acaba diye kontrol etmek istiyorum. Odaya girip ismini sesleniyorum, nefesini kontrol ediyorum. Yani anlayacağınız horlama sesi olsa da uyuyamıyorum kesilse de…
‘ONUN HORLAMASI BANA NİNNİ GİBİ GELİYORDU’
M.B /86
Eşim ile küçük yaşta evlendik, birlikte büyüdük. Önceleri horlamazdı ama yaşlandıkça horlamaya başladı. Bir gün olsun horluyorsun uyuyamıyorum demedim, başka odaya geçmedim. Onun horlaması bana güç verirdi, kendimi güvende hissederdim. Tabii bazen uyuyamadıkça oflardım ama bir müddet sonra ninni gibi gelir ve uykuya dalardım. Şimdiki çiftler gibi ilk fırsatta odaları ayırmadık biz. 52 yıl evli kaldım, keşke yaşasaydı da bir 52 yıl daha horlasaydı, razıydım.
Sosyal hayatınızı sıklıkla olumsuz etkileyen horlamanın başta kalp hastalığı olmak üzere diyabet, obezite ve diğer kronik hastalıkların da habercisi olduğu biliniyor. Fakat bunun haricinde, fiziksel durunuz ve uyuduğunuz ortamın koşulları da horlamayı doğrudan etkileyebiliyor.
SADECE HORLAYANIN PROBLEMİ DEĞİL
Peki, horlayan kişinin yanında uyuyanın daha doğrusu uyumaya çalışanın uykusu ne olacak? Uyku kalitesini arttırmak için yatakları ayırmaktan başka bir çare var mı?
Horlayan kişi tedavi olmadığı müddetçe bunun tıbbi bir çaresi yok maalesef. Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Seha Akduman, beynin dinlendirici uyku evrelerine geçebilmesi için dışarıdan ses gibi ışık gibi uyaranların gelmemesi gerektiğini, yanında horlayan kişi olduğunda ses dalgalarının beyin tarafından algılanıp beynin gerçek dinlendirici uyku evrelerine geçişi bozduğunu belirtiyor. Kısacası horlayan kişi kadar yanında uyuyan kişinin de uykusu bozuluyor. Çünkü sessiz, gürültüsüz, karanlık, bir ortamda yaklaşık 24 derece oda ısısında uyursak ancak kaliteli bir uykudan bahsedebiliriz.
ERKEKLER KADINLARA GÖRE DAHA FAZLA HORLUYOR
ABD’nin Teksas eyaletine bağlı Dallas kentinde bulunan Amerikan Uyku Akademisi’nin eski direktörü Dr. Kent Smith, erkeklerin uyku esnasında horlama oranlarının kadınlardan iki kat daha fazla olduğunu belirtiyor.
Akduman da kadınların menopozdan önce % 10’unda, menopozdan sonra ise %40‘nda horlama görüldüğünü, bu değişkenliğin sebebinin hormonların vücuttaki yağlanma oranındaki artış ve kas gücünü azaltmasından kaynaklandığını belirtiyor. Ancak menopoz öncesi kadınlar ile erkekler kıyaslandığında boyun çevresi kalınlaşması ve yağ dokusu artışı nedeni ile erkeklerde horlama sorununun kadınlardan daha fazla yaşandığını sözlerine ekliyor.
Amerikan Uyku Akademisi verilerine göre, yetişkin erkeklerin yaklaşık yüzde 40’ı yetişkin kadınların ise yaklaşık yüzde 24’ü horluyor. Bununla birlikte 40 yaşından sonra erkeklerin horlama olasılığının da arttığı biliniyor.
Akduman, cinsiyetler arasındaki bu farklılıkta erkeklerin üst solunum yolu anatomisindeki farklılığın etkili olabileceğinin düşünüldüğünü söylüyor ve ekliyor. “Burun ve ağız boşluğunun arkasında yer alan yutak bölgesindeki kaslar uyku sırasında gevşer. Bu sırada dilimiz boşluğu doldurur. Dolayısıyla kişinin anatomi yapısına bağlı olarak bu boşluk ne kadar büyürse horlama ihtimali de o kadar artar.”
UYKU ÖNCESİ ATIŞTIRMAK VE FAZLA KİLO HORLAMAYI TETİKLİYOR!
Horlama, solunum esnasında havanın herhangi bir nedenle daralmış olan yutak ve geniz boşluğundan geçmesi ve çevredeki yumuşak dokuları titreştirmesiyle ortaya çıktığını belirten Dr. Smith, aşırı kuru veya nemli havaların horlamayı şiddetlendirebileceğini açıklıyor. Özellikle, artan kilo sorunlarının horlamayı tetiklediğini öne süren uyku uzmanı, uyku öncesinde yemek yemenin veya alkol tüketiminin durumu daha da kötüleştirdiğini ifade etti.
ABD’nin San Francisco kentinde bulunan California Üniversitesi'nde kulak burun boğaz uzmanı olan Dr. Jolie Chang ise horlamayı tetikleyen faktörleri geniş bir boyutta incelemek gerektiğini belirterek, “Uyku apnesi olan çoğu insan horlar ama her horlayan kişide uyku apnesi yoktur” ifadesini kullandı.
Akduman; obez kişilerin yaklaşık yüzde 80’inde uyku apnesi bulunduğunu, uyku apnesi yaşayanların da yaklaşık yüzde 90’ının da horladığını söylüyor ve ekliyor. ”Obezite, uyku apnesi için en büyük risk faktörünü oluştururken, uyku apnesi de obezite için risk oluşturuyor, bir kısır döngü içinde sorunun büyümesine neden oluyor.”
Akduman, bundan sadece kilolu kişilerin horlayacağı anlamının çıkarılmayacağını, bazen çok zayıf kişilerin de boyun ya da boğaz çevresindeki fazla yağ dokusu nedeniyle horlayabileceğini, yine de kilo vermenin hem horlama hem de uyku apnesinden kurtulmada etkili olduğunu önemle vurguluyor.
Peki ama sağlığımıza doğrudan etkileri olabilen ve sosyal sorunlara yol açabilen horlamayı durdurmak kolay mı? Uzmanlar horlamayı engellemek için yapılması gerekenleri sıraladı…
Uyku uzmanları, gece uykusu esnasında horlama nedeniyle 15 defadan fazla uyanan kişilerin uyku doktoru, göğüs hastalıkları uzmanı veya kulak, burun ve boğaz uzmanına görülmelerini öneriyor. Dr. Smith, aşırı derecede yüksek sesle horlayanların ciddi boyutlarda uyku apnesi sorunları yaşama olasılığının çok yüksek olduğunu belirterek, kalp hastalığı, yetersiz uyku nedeniyle depresyon ve anksiyete gibi ciddi sorunlara yol açabildiğinin altını özellikle çizdi.
UYKU APNESİ SORUNUNA KARŞI PRATİK EGZERSİZLER MÜMKÜN
Uyku apnesi sorunları nedeniyle sağlıklı bir gece uykusu alamayan ve hatta sıklıkla nefes alma sorunları yaşayanlar için atılabilecek adımlar bulunuyor.
Uzmanlar, uyku apnesine neden olan koşulların yaklaşık yarısının uyku pozisyonuyla doğrudan ilgili olduğunu öne sürüyor. Özellikle, yastıklar, uyku gömlekleri ve nefes alma aparatları başta olmak üzere pek çok yardımcı ürünün horlamaya karşı geliştirildiğini belirten Dr. Chang, basit bir dizi egzersizle horlamanın en aza indirilebileceğini öne sürüyor.
Aşırı kilolardan kurtularak, burnunuzu açık tutarak, bol su tüketiminin sağlıklı bir uykunun anahtarı olduğunu söyleyen Dr. Chang, dil ve çene egzersizleriyle boğaz kaslarının geliştirilebileceğini ve bu sayede horlamayı en aza indirilebileceğini belirtiyor.
Dr. Chang, nemlendiricilerin ise burun ve boğazı nemlendirerek daha iyi uyumanıza yardımcı olabileceğini, ancak muhtemelen horlamayı durdurmayacağını ifade ediyor.
Yapılan araştırmalar horlayan kişilerin yüzde 90’ında uyku apnesi olduğunu gösteriyor. Gece uyku sırasında nefes nefese kalarak uyanmanın, uykuda yanındaki bir kişinin uyandırmasını gerektirecek kadar nefesin kesilmesinin, kalitesiz uyku nedeniyle ertesi gün yaşanan uykusuzluk, dikkat dağınıklığı ve gündüz uyku hali, sabah baş ağrısı hissi, ağız kuruluğu ve gündüz daha sinirli olma hali, uyku apnesi belirtileri arasındadır.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Seha AkdumanEğer horlama kişinin uyku düzenini bozmuyorsa ve yanında kimse yokken uyuyorsa bunu fark etmesinin çok zor olacağını, ancak ertesi gün kalitesiz uykuya bağlı şikayetler yaşanıyorsa horladığını düşünebileceğini belirten Akduman, bu durumda ya bir yakından kendini gözlemlemesini isteyebileceğini ya da kendini gece boyu kayıt altına horlayıp horlamadığını kontrol edebileceğini söylüyor.