Çamaşır yumuşuyor, pazar 167 milyon YTL’ye koşuyor

HIZLI büyüme eğilimine giren çamaşır yumuşatıcılarında pazar 100 bin tonluk satış hacmine ulaştı.

Yıl sonuna kadar yüzde 17 büyüme yakalamayı hedefleyen firmalar, piyasaya sürdükleri 4 kat daha fazla çamaşırı yumuşatan, yüzde 50 fiyat avantajı sağlayan ürünlerle, pazarı 167 milyon YTL’ye ulaştırmayı hedefliyor.

YILDA 100 bin ton üretimin gerçekleştiği çamaşır yumuşatıcılarında, peş peşe piyasaya sürülen yeni ürünler sayesinde pazar bir anda yüzde 17’lik büyüme oranlarını yakaladı. Bunda, üretici firmaların rekabeti, uzun süre kokusunu koruyabilen ve daha fazla çamaşırın yumuşatılmasını sağlayan tasarruflu ürünlere kaydırması etkili oldu.

Hedef 167 milyon YTL

Unilever’in konsantre Yumoş’u piyasaya sürmesinin ardından Henkel de 4 kat daha fazla çamaşırı yumuşatan, yüzde 50 fiyat avantajı sağlayan Vernel Max’la karşı atağa kalktı. Yumoş ve Vernel arasında yaşanan rekabete Hayat Kimya’da Bingo Soft’un yeni ürünleriyle katıldı. Hayat Kimya, yeni ürünü Bingo Soft Lovely’le çamaşırda yumuşaklığın yanı sıra kalıcı koku da arayan tüketicileri yakalamayı amaçlıyor.

Ev bakım ürünleri pazarından yüzde 7.5 oranında pay alan çamaşır yumuşatıcılarında rekabetin iyice kızışmasıyla birlikte firmalar, pazarı yıl sonunda 143 milyon YTL’den 167 milyon YTL’ye ulaştırmayı hedefliyor. Türkiye’de toplam yumuşatıcı pazarının yüzde 36’sı Marmara Bölgesi’nde kullanılırken, yüzde 14’ünü Ege, yüzde 15’ini İç Anadolu, yüzde 15’ini Akdeniz, yüzde 9’unu Karadeniz, yüzde 10’unu ise Doğu Anadolu Bölgesi’nde tüketiliyor. Pazarda en fazla çiçek kokulu ürünler tercih edilirken, ürünlerde renk olarak da pembe ön plana çıkıyor. Mor renkli ürünler lavanta, mavi rahatlatıcı, beyaz ise doğal kokuları içeriyor. Bunlara son olarak, Yumoş’un badem, jojoba ve bergamot Vernel’in doğal parfüm yağları içeren Aroma Teraphy, gül, zencefil ve limon, Bingo Soft’un da parfüm kokulu ürünleri eklendi.

Pazarın lideri

Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, üç büyük firmanın yer aldığı pazarda, Yumoş, Bingo Soft ve Vernel arasında yoğun bir rekabet yaşanıyor. Yumoş yüzde 35.5’lik payla liderliği elinde bulundurduğu pazardan market markaları da önemli bir pay alıyor. Yumuşatıcı pazarında ürünler klasik ve konsantre olmak üzere iki gruba ayrılıyor. Avrupa’nın bir çok ülkesinde yüzde 98’i aşan kullanıcı oranına sahip olan konsantre yumuşatıcıların payı, Türkiye’de de hızla artıyor. 2006 yılında ilk kez piyasaya sürülen konsantre ürünler yumuşatıcı pazarından aldığı pay daha şimdiden yüzde 7’ye ulaştı.

Konsantre yumuşatıcı tasarruf da sağlıyor

Konsantre yumuşatıcılarının, bir yıkamada diğerlerine oranla daha az konulduğu halde daha fazla performans sağlaması, tasarrufu da beraberinde getiriyor.

Standart yumuşatıcılarda yıkama başına 110 mililitre kullanımı önerilirken, bu konsantre ürünlerde 40 mililitreye kadar düşüyor.

Yumuşatıcının yoğun ve zengin parfüm içermesi daha az kullanım sağlayarak, yıkama sayısını artıyor.

960 mililitrelik bir ambalajdaki konsantre yumuşatıcı ile 24 yıkama yapılabiliren, 2 litrelik standart yumuşatıcı ile 18 yıkama gerçekleştirilebiliyor.

Bu da konsantre ürünlerin 1 gramında standart yumuşatıcılara göre çok daha fazla parfüm ve aktif madde olmasından kaynaklanıyor.

Yıkama başına daha az ürün kullanılmasına rağmen elde edilen sonuç, standart yumuşatıcılardan farklı olmuyor.

Sektörde klasik yumuşatıcıların payı yüzde 93

Yılda 100 bin ton çamaşır yumuşatıcısı üretiliyor.

Ev bakım ürünleri pazarından yüzde 7.5 pay alan çamaşır yumuşatıcılarının sektör büyüklüğü 143 milyon YTL’ye ulaşıyor.

Firmalar sektörün yıl sonuna kadar yüzde 17 büyüyerek 167 milyon YTL’ye ulaşmasını hedefliyor.

Yumuşatıcı pazarında ürünler klasik ve konsantre olmak üzere iki gruba ayrılıyor.

Konsantre ürünler yumuşatıcı pazarından aldığı pay yüzde 7’ye ulaştı. Geriye kalan yüzde 93’ü ise klasik yumuşatıcılardan oluşuyor.

Avrupa’nın bir çok ülkesinde ise konsantre yumuşatıcıların kullanım oranı yüzde 98’e ulaşıyor.

En fazla Marmara Bölgesi kullanıyor

TÜRKİYE’de toplam yumuşatıcı pazarının yüzde 36’sı Marmara Bölgesi’nde kullanılırken, yüzde 14’ünü Ege, yüzde 15’ini İç Anadolu, yüzde 15’ini Akdeniz, yüzde 9’unu Karadeniz, yüzde 10’unu ise Doğu Anadolu Bölgesi’nde tüketiliyor.
Yazarın Tüm Yazıları