Bülent Arınç kongrede

Sahnede, son günlerin flaş politikacısı Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç konuşuyor.

Haberin Devamı

O konuşurken sahnedeki geniş ekrana iki resim yansıyor.
“Gönüllü delege” başlığı altında iki resim. Biri Arınç’ın bugünkü fotoğrafı, diğeri sekiz-dokuz yaşlarındaki Bülent.
Bülent Arınç
gönüllü delege,
onun himayesinde dün İstanbul’da
“1. Türkiye Çocuk ve Medya Kongresi” toplanıyor. Hem Arınç’ı, hem kongreyi izlemek üzere dün
ben de kongrenin düzenlendiği Lütfi Kırdar Salonu’na gidiyorum.
Kongre ilginç. Çocuk ve medya ve AKP iktidarı. Kız ve erkek öğrencilerin aynı evde kalmasına ihtar çekildikten sonra, çocuk-medya bağlamında AKP, acaba bu kez çocuklara
ne hazırlıyor
, onu görmek açısından kongreye gidiyorum.

EFENDİ VE MEMNUN

Sabahın erken saatinde salona gelen Arınç’ı koca bir medya ordusu karşılıyor. Her adımı, her hareketi kameralarda.
Arınç mütebessim çehreyle salonu dolaşırken, efendi ve sakin bir duruş sergiliyor, beklendiği gibi, hiç renk vermiyor. Kendisine soru sorulmuyor, ama her anı izleniyor. Öğleden sonra dolaylı bir soru üzerine “şu anda hiç kimseye küs olmadığını, politikayı da bu dönemin sonunda bırakacağını” söylüyor. Soru zaten gazeteciden değil bir çocuktan geliyor. Salonda dolaşırken rastladığı çocukları seviyor, öğretmenleri ve anneleri ile kısa sohbetler yapıyor. Sonra bir başka gruba geçiyor. Sanki siyasal bir fırtınanın aktörü o değil. O kadar büyük ilgi odağı ki, kongreyi düzenleyenler hatta biraz tedirgin:
“Kongre, Arınç’ın gölgesi
altında kalır mı? Kongre ikinci plana düşer mi?”

İKİ FOTOĞRAF

Arınç
konuşurken, çocukluk fotoğrafı ile bugünkü fotoğrafı ekranlara yansıdığında, aynı zamanda kongre için hazırlanmış, boynunda taşıdığı kimliği göstererek:
“Bir bu çocukluk fotoğrafıma bakıyorum, bir de bugün içinde bulunduğum şartlara bakıyorum...”
O kadar, devamı gelmiyor. Herhangi bir siyasal mesaj vermekten uzak, ama gördüğü ilgiden hayli memnun.
Kongrede seksen bir ilden gelen çocuklar, öğretmenler ve aileleri var. Bir de kongreyi düzenleyenler. Bir siyasal yapı yok orada, en fazla AKP’nin getirdiği bürokrasi var.
Buna rağmen, Arınç’a gösterilen ilgi ve nezaket, onun “siyasal varlığının” kabulü gibi. Umarım, boşa harcamaz.

Haberin Devamı

900 saat okul 1.200 saat TV

RTÜK
altı-on sekiz yaş grubunda, 26 il merkezi ve bunlara bağlı ilçe ve köylerde araştırma yapıyor.
Evlerin yüzde 97.9’unda TV, yüzde 73.7’sinde bilgisayar, yüzde 63’ünde internet, yüzde 44.6’sında sabit telefon, yüzde 38.3’ünde radyo var.
Medya ve sanal âlemin çocuklara ne kadar yakın olduğunu gösteren müthiş rakamlar. Çocuklar üzerinde aileler ve okullardan daha etkin bir dünya. Çıtayı daha da yükselten iki bulgu medya etkisi açısından ürkütücü:
Çocuklar yılın yaklaşık 900 saatini okulda geçirirken, 1.200 saatini ekran karşısında geçiriyor. Günde ortalama 1 saat 19 dakika bilgisayar kullanıyor, 1 saat 17 dakika internette dolaşıyor.
Çocuklar üzerinde çılgın bir medya etkisi ve buna çoktan hazır bir ortam. Araştırma böyle bir kongrenin neden düzenlendiğini daha iyi anlatıyor.

Haberin Devamı

Çocukları medyaya, medyayı çocuklara

“ÇOCUKLARI medyanın olumsuz etkilerinden korumak, onların medyanın olumlu etkilerinden fazlasıyla yararlanmalarını sağlamak” amacıyla atılan adımın adı
“1. Türkiye Çocuk ve Medya Kongresi”.
Kongrede konuya yakın pek çok sivil toplum örgütü olması gerekirken, sadece Çocuk Vakfı var. Kırk yedi sivil toplum örgütünden destek alınıyor ama onlar kongrede rol almıyor. Kongreyi Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü, RTÜK ve Çocuk Vakfı düzenliyor. İktidarın bürokratik uzantıları ile iktidara yakın bir vakıf. “Benim kontrol alanımda olsun” gayreti, kongreye sunulan bilimsel bildirileri dikkatle dinlemek gereğini ortaya çıkarıyor.
Kongreye “yetiştin delegeler-çocuk delegeler” katılıyor.
Onlar birlikte aynı panellerde tartışıyor. Hatta birinde, Bülent Arınç on iki çocukla birlikte aynı panelde yer alıyor.
Kongre çocukları medya okuryazarlığına hazırlıyor. Nedir bu? Çocuklara medyaya eleştirel bakmayı, iletişim araçlarını nasıl kullanmaları gerektiğini, medya içeriklerinde riskler bulunduğunu, onların içinden seçme yapılması gerektiğini öğretiyor.
Medyayı büyük ölçüde
ele geçiren AKP şimdi çocukları medyaya, medyayı çocuklara hazırlıyor. Yaşadığımız
siyasal atmosfer daha iyimser yorumlara el vermiyor.

Yazarın Tüm Yazıları