Berlin’de sanki 17 Aralık

MİLLETVEKİLİNİN evine polis baskın yapacak. İçişleri Bakanı baskını biliyor. O andan itibaren olayların akışı siyaseten ibret verici, ahlaki örneklerle dolu.

Haberin Devamı

Geçen ekimde Almanya’da Merkel başkanlığındaki hükümette İçişleri Bakanı Hans Peter Friedrich. Başbakan Merkel ile aynı partiden.
Eylülde Almanya genel seçimlerden yeni çıkıyor, gündemde yine Merkel başkanlığında, ama bu kez sosyal demokratlarla (SPD) koalisyon kurmak var. Görüşmeler başlıyor.

SPD ÜYESİNE BASKIN

Polisin evine baskın yapacağı milletvekili Edathy, SPD milletvekili. Koalisyon görüşmeleri sürüyor, İçişleri Bakanı CDU’dan, baskın üç gün sonraki koalisyon ortağı SPD’li üyeye. Kritik dönemeç.
Baskının nedeni Edathy’nin çocuk pornografisi müşterisi olduğu iddiası. İçişleri Bakanı Friedrich polisi önleyemiyor ama vaziyete hâkim olmak için “baskını SPD Genel Başkanı Gabriel’e duyuruyor”. Kurulmakta olan koalisyonu kurtarmak adına. Aksi halde, baskın nedeniyle koalisyonun kurulmadan dağılacağını düşünüyor.

Haberin Devamı

FİLMLER SIFIRLANDI

Polis SPD milletvekilinin evini basıyor ama evde hiçbir şey bulamıyor. İddia o ki, polis baskınından Edathy haberdar ediliyor, o da evindeki çocuk pornosu filmlerini sıfırlıyor, imha ediyor.
Bunlardan o sırada kimsenin haberi yok. CDU/SPD koalisyonu kuruluyor. Hans Peter Friedrich bu kez kabinede Tarım Bakanı.
Haber şubat başında patlıyor. “Friedrich İçişleri Bakanı iken, polis baskınından SPD’yi haberdar etti, Edathy de evinde her türlü belgeyi yok etti.”

İSTİFA

Alman basını haklı olarak başlıyor yayına “rezalet, skandal, ahlaksız bilgilendirme”, akla ne geliyorsa. Kimsenin “Alo Kai, alo Thomas, durdur şunu” dediği yok.
Tarım Bakanı Hans Peter Friedrich, Merkel’in de baskısıyla on beş gün önce istifa ediyor. İstifa ile kalmıyor, “görevini kötüye kullandığı, baskın gibi bir devlet sırrını sızdırdığı için” Berlin Savcılığı hakkında soruşturma açıyor.
Alman Parlamento Başkanı Norbert Lammert ki, istifa eden bakanla aynı partiden (CDU), “O benim arkadaşım, partim de yara alır” diye kollamaya kalkmadan, artık bakan değil ama milletvekili, Friedrich’in dokunulmazlığının kaldırılması için harekete geçiyor. Eski bakanın yargı karşısına çıkması bekleniyor.
Almanların 17 Aralık’ı gibi. Orada konu para değil, ama sıfırlama var. Baskın burada “kumpas, paralel devlet”, orada ahlaki ilke. Orada bakan istifa ediyor, dokunulmazlığı kaldırılıyor, yargılanacak. Burada bakanların fezlekeleri nerede belli değil. Orada baskın yapan polis, emri veren savcı yerinde, buradakiler kafile halinde çoktan uçmuş. Orada bütün sorumlular yakında yargı önüne çıkacak, burada tutuklular serbest, ne olacağı üç aşağı beş yukarı belli.
Temel fark başka. Orası demokrasi, burası diktatörlük.

Haberin Devamı

‘Paralel devlet’ teorisi

İLK kez “İmralı tutanaklarında” geçiyor. Daha önce hiç hatırlamıyorum.
17 Aralık yolsuzluk iddialarıyla birlikte Tayyip Erdoğan cemaate yönelik suçlamalarında “paralel devlet” diyor da, başka bir şey demiyor. Oysa, “paralel devleti” İmralı’da BDP milletvekilleri ile görüşürken Öcalan dile getiriyor:
“Türkiye’de üç koldan paralel devlet çalışması var. Bu ilişkiler sabote edilmeye başlandı. Sıradan lobiler değil. ABD’de Yahudi, Ermeni, Rum lobileri stratejik ve taktik müdahale ediyor. Her üçü de Anadolu çıkışlıdır. CHP ve MHP paralel devletin izdüşümleridir, basit aletleridir. AKP’ye de, medyaya da, işadamlarına sızmışlar”.
Öcalan kendine göre teori geliştirmiş, ona göre bir paralel devlet var, unsurları başka. Ama, deyim aynı.

Yazarın Tüm Yazıları