Sene M.Ö 190-120. Şahıs trigonometrinin kurucusu olarak tanınan Bursa/İznik doğumlu Hipparkos. Dünya'nın presesyon hareketinin olduğunu buluyor. Bunun sonucu olarak yılın belli bir zamanında Dünya-Güneş doğrultusunun uzayda işaret ettiği takımyıldız yaklaşık 2000 yılda belli bir miktar kayarak başka bir takımyıldızı işaret ediyor. Yani 'burç tarihleri' değişiyor.
Sene 2016. Türk medyası. 'Burçların tarihleri değişti' diye haber yapıyor. Yani M.Ö bilinen bu olayın medyamıza düşmesi için binlerce yıl geçmesi gerekiyor.
Burçlar basitçe Dünya-Güneş doğrultusunun yıl içerisinde uzayda işaret ettiği takımyıldızlardan oluşur. Aslında 13 tanedir (13. Yılancı takımyıldızı) ancak yaklaşık 2000 yıl önce 360 dereceyi 13'e bölmek yerine 12'ye bölmek daha uygun görülmüş ve Yılancı takımyıldızı atılmış. Ama atmakla olmuyor tabii. Takımyıldız hala orada ve hala Dünya-Güneş doğrultusu o takımyıldızından geçiyor.
Peki tam olarak neden burçların tarih aralıkları değişiyor? Ya da bir başka deyişle neden 2000 yıl önce Mart-Nisan ayları arasında Dünya-Güneş doğrultusu Koç takımyıldızında iken şimdi aynı tarihlerde Balık takımyıldızını gösteriyor? Yani şu an kendini Koç burcu olarak tanımlayanlar aslında Balık'sınız! Peki neden?
Dünya'nın birçok hareketi var. Ama günlük hayatta bildiğimiz iki önemli hareketi kendi ekseni etrafında dönmesi (gün) ve Güneş etrafında dolanması (yıl). Bunlar insan ömrüne kıyasla kolaylıkla deneyimlenebilecek olgular. Ancak elbette hala Dünya dönmüyor Güneş onun etrafında dönüyor diyenler çıkabilir. Dünya'nın bu iki hareketine ilave olarak bir de devinme (precession) hareketi var. Bu hareketin nasıl olduğu aşağıdaki şekilde gösteriliyor.
İster inanın ister inanmayın gerçek bu. Bugün tarih aralıklarına göre kendinize ait sandığınız burçlar aslında yaklaşık 2000 yıl önce öyleydi. Uzun yıllardır ise durum farklı. Yukarıdaki tablodan burçlarınızı belirleyebilirsiniz ancak trilyonlarca km ötedeki bir yıldız veya daha yakındaki herhangi bir gök cismi sizi etkilemez, bu ay ne giymeniz gerektiğini bilmez, sizi romantik, paranoyak veya çalışkan yapmaz. Kayadan, gazdan, tozdan medet ummayın.
Üniversitelerdeki astronomi bölümleri bilim insanı yetiştirir (Bkz. Türkiye'de Astronomi). Maalesef devlet ve özel sektörde 'astronom aranıyor' ilanı göremezsiniz. Oysa uzay bilim ve teknolojilerinin altın çağını yaşadığı şu günlerde istisnasız her haber ajansı, haber kanalı ve gazeteye bir astronom alınmalı. Liselerde astronomi dersini astronomlar vermeli. Aksi halde böyle saçma haberler ülke gündeminde geniş yer tutar. Bilim konuşmamız veya hayatı yakından ilgilendiren daha ciddi konulara odaklanmamız gerekirken karanlık çağın artığı astroloji ile vaktimiz yok olur gider. Uzun lafın kısası astroloji ve ona benzer, sizi hayatın gerçekliğinden koparan, sözdebilimlerden uzak durun. Bunu kimse için değil öncelikle kendiniz için yapın.
Bilim, mantık ve sevgi yol göstericiniz olsun,
www.selcuktopal.net
Twitter/astronomTurk