Almanya olmazsa turizm de olmaz

Fuarı özetlersek tüm ülkeler ‘seyahat şampiyonu’ Almanya pazarında büyük oyuncu olmak istiyor. Çünkü Almanlar, dünyada en çok gezen insanlar. Geçen yıl ülke dışı seyahatlerde tam 60 milyar Euro harcamışlar. 35 yıldır fuarı izleyen turizmci Hüseyin Baraner de zaten “Almanya olmazsa dünyada turizm de olmaz” diyor. Yani Almanya pazarından pay alamayan ülkenin işi zor...
Fuara büyük bir çıkarma yapan Türkiye iddialı. Bu yıl Türkiye’ye gelen Alman turist sayısında 5 milyonu aşmak istiyor. Peki diğer ülkelerin durumu ne? Yunanistan’a giden turist sayısı üçte bir oranında azalmış. Bunu bizzat Yunan Turizm Bakanı açıkladı; buna hem Yunanistan’daki kriz, hem de Almanya ile sürtüşme yol açmış. Alman turist Yunanistan’dan ayağını çekmiş. Yani, Yunanistan turizmde kıvranıyor ...
Mısır, bu yıl partner ülke olması nedeniyle fuara oldukça iddialı hazırlanmış. Turizm geliri 12,5 milyar Euro’dan 9 milyara inmiş. Devasa bir kayıpları varmış. Tunus da darmadağın olmuş; turist sayısı yediden beş milyona inmiş. Tunus Turizm Bakanı da fuarda ikna turu yapıyordu. “Bu yıl bir milyon artırabilirsek iyi olur” diyor. 2013’te eski seviyeye çıkarmayı umut ediyor. Bu ülkelerin eski hallerine dönmek için belki de büyük fiyat kırabilecekleri de söyleniyor.
Libya standını da gezerken ilgili bir memura, bir Alman gazeteci “Almanya’ya bir sürü Libyalı geldi; siz mi gönderdiniz” diye soruyordu. Yanıtın ise “Gelenler turizmden çok siyasi durumu soruyor. Ben burada turizmciden çok bir büyükelçi gibi Libya’yı anlatmak zorunda kalıyorum” olması ilginçti... Uzakdoğu ve Afrika ülkeleri, pazar kapmak için çırpınıyor. Burada Çin’in adı öne çıkıyor; çünkü tatile giden Çinlilerin sayısı 50 milyonu bulmuş... Dünyada birçok ülkenin toplam nüfusundan fazla.
Turizm yazarı Fehmi Köfteoğlu, “Türkiye pazarını takip ederken Suriye’deki gelişmeleri de takip etmek lazım” dedi. Neden dediğimizde Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovskiy’nin Cumhuriyet gazetesinden Leyla Tavşanoğlu’na söylediklerini hatırlatıyor. Büyükelçi’nin “Gelişmeleri endişe ile izliyoruz. Bölgede savaş olursa turizm ne olur. Türkiye’ye bildiğim kadarıyla geçen yıl toplam 30 milyon turist geldi. Böyle bir savaş durumunda turizm sektörüne ne olur? Bu hiç düşünülüyor mu?” dediğini söylüyor.

Göçmen dostuna veda

17 Şubat’ta istifa eden Almanya eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff için Cumhurbaşkanlığı Sarayı Bellevue’nin bahçesinde askeri veda töreni yapıldı. Wullf, başta Bild gazetesi olmak üzere Alman basınının yoğun eleştirileri karşısında istifa etmişti. Alman televizyonu 45 dakikalık töreni naklen yayınladı. Bild’in ‘katılmayacaklar’ listesinde gösterdiği Berlin Büyükelçimiz Hüseyin Avni Karslıoğlu, bunu tekzip ederek önceki akşam törene katıldı. Kimle konuştuysak, “Göçmen dostuydu” dediler. Kimle görüştüysek, “Wulf, Türklere sahip çıktı. Bu yönde sık sık mesajlar verdi. İslamiyet Almanya’nın bir parçası demişti. Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanlığı döneminde Aygül Özkan’ı Aile, Kadınlar, Sağlık ve Uyum Bakanlığına getirmişti” diye konuşuyor... Onun istifasının Türkler arasında bir burukluk yarattığı açıkça gözüküyor... Şimdi aynı yaklaşımı yeni cumhurbaşkanı adayından bekliyorlar.

Ver zehri kes ağacı

İBB Park ve Bahçeler Müdürlüğü eski müdürlerinden Yüksek Orman Mühendisi Tarık Konal, İstanbul’da ağaç katliamı başladığını savunuyor. Bakın neler anlatıyor: “Bir süredir İstanbul’un görkemli ağaçları kimi gerekçelerle kesiliyor; üstelik bunları korumakla yükümlü görevli, ödevli kamu çalışanlarınca kesiliyor. ‘Köprü yapacağım’ gerekçesiyle Belgrat Ormanları’nı kes, ‘Topçu Kışlası’ yapacağım gerekçesiyle Gezi Parkı’ndaki ağaçları, ‘Doku hastalığı var’ gerekçesiyle Nişantaşı’ndaki, ‘Otelin önüne otopark yapacağım’ gerekçesiyle Millet Caddesi’ndeki çınarları kes, ‘Yaya yolunu genişleteceğim’ gerekçesiyle Sultanahmet Parkı’ndaki süs kirazlarını kes, ‘Araçlar çarpmış, mantardan hastalanmış’ gerekçesiyle Dolmabahçe çınarlarını kes!
Hemşerilerimiz, seçtiği belediye yönetimine şu soruları sormalı: ‘Ganoderma apola natum’ adlı mantar, yaralarından gövdeye girer ve görkemli bir ağacı yaklaşık 10 yılda yıkıma götürür. Peki; Park ve Bahçeler Müdürlüğü bu yaralanmaların önlenmesi ve hastalanan ağaçların sağaltımı (tedavisi) için ne gibi bir çaba harcadı? Soruyorum: Her ‘hasta canlı’ ortadan kaldırılacak mı?
Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Osmanlı’nın Lale Devri özlemini dile getiren ‘lale dikimleri’ne harcadığı parayı, çabayı, kentin ağaçlarının korunmasına da harcamalıdır. Yüklendiği ‘öz görev’ bunu gerektirmektedir.
Zehirli katı atık tesisleri kent merkezlerine konuluyor. Yetmiyor çeşitli gerekçelerle kent içindeki ağaçlar da böyle telef ediliyor.”

Teşviklerde adaletsizlik

YATIRIM bölgeleri, yatırım teşvikleri, uygun fiyatlı yatırım kredileri... Görüldüğü gibi yatırım teşvik ediliyor ki ekonomi büyüsün. Büyüyen ekonomi daha fazla çalışan, daha fazla vergi, daha fazla refah demektir. Aynı ülke, aynı ekonomik yapı içinde emekli bir insan başka bir iş yapıyorsa teşvik edileceği yerde emekli aylığında kesinti yapılıyor. Bu uygulamada ciddi bir aykırılık var. Emekli bir insan ilerlemiş yaşına rağmen evde yatma yerine ülke ekonomisine fayda sağlama gayreti içindeyse ayrıca ödüllendirilmesi gerekir, emekli maaşına motivasyon anlamında ek bir ödeme yapılmalıdır. 12 milyon ev kadınımız olduğundan bahsediliyor, burada da aynı şekilde teşvik devreye girmeli. Teşvik sadece belirli bir kesime yapıldığında adaletsiz oluyor.     Cenk SULTAN

Mesaj Panosu

ÇORUM Belediyesi merkezdeki Çepni mahallesinin adını Akkent olarak değiştirmiş. Yetkililer acaba Çepni’nin 24 Oğuz boyundan birisi olduğunu bilmiyorlar mı?
Kenan PALTUN

Biliyor musunuz

- CUMHURİYET ve Milliyet gazetesi çizerlerinden Turhan Selçuk’un, ölümünün 2. yılında yarın Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde mezarı başında ve Hacıbektaş Veli Kültür Merkezi’nde düzenlecek etkinliklerle anılacağını...
- CHP Balıkesir Milletvekili Av. Namık Havutça ve 21 arkadaşının TBMM’ye, geçici işçilerin sorunlarının araştırılması önergesi verdiğini...
- TÜRK Üniversiteli Kadınlar Derneği Başkanı Nazan Moroğlu’nun açılış konuşmasıyla başlayacak ‘Önder Kadınlar Ödülü’nün bugün 11.00’de İstanbul Barosu Orhan Apaydın Kültür Merkezi’ndeki törenle; Prof. Dr. Berna Dengiz, Ayşenur Arslan, Ayça Varlıer’e verileceğini...