Zeytinburnu’da bir hareketlilik var

ZEYTİNBURNU Belediyesi, ‘acil yol bakım ve onarım ambulansı’ uygulamasını başlatmış...

Yolun bozuk olduğunu hemen 0212-664 55 55 (3334)’i bildirdiğinizde bozuk yola anında müdahale ediliyormuş. Güzel bir proje...Belediye Belediye Murat Aydın, aynı şekilde kaçak inşaatlara aynı hassasiyeti gösteriyor mu?

Başkan Aydın bilir de okurlarımız için hatırlatalım; 23.7.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Kanunu’nun 11. maddesi şöyledir:

Büyükşehir belediyesi, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin imar uygulamalarını denetlemeye yetkilidir. Denetim yetkisi, konu ile ilgili her türl bilgi ve belgeyi istemeyi, incelemeyi ve gerektiğinde bunların örneklerini almayı içerir. Bu amaçla istenecek her türlü bilgi ve belgeler 15 gün içinde verilir... Denetim sonucunda belirlenen eksiklik ve aykırılıkların giderilmesi için ilgili belediyeye üç ayı geçmemek üzere süre verilir. Bu süre içinde eksikliklik ve aykırılıklar giderilmediği takdirde, Büyükşehir Belediyesi eksiklik ve aykırılıkları gidermeye yetkilidir. Büyükşehir Belediyesi tarafından belirlenen ruhsatsız veya ruhsat eklerine aykırı yapılar gerekli işlem yapılmak üzere ilgili belediyeye bildirilir. Belirlenen imara aykırı uygulama ilgili belediye tarafından üç ay içinde giderilmediği takdirde Büyükşehir Belediyesi 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. ve 42. maddelerinde belirtilen yetkilerini kullanma hakkına haizdir...’

Yani belediyeler kaçak bina için yapı tatil tutanağı tutacak, bunu Encümen’den geçirecek ve İmar Kanunu’nun ilgili maddelerini uygulayarak yıkım işlemi yapacak.

(Bazı belediyeler Encümen kararını alıyor, ancak kaçağı yıkmak için ihale açıyor. Oyun burada başlıyor ve yıkım ihalesine kimse katılmadığı için kaçak yıkılamıyor ve ilgili rant yapanın yanına kar kalıyor. Kimse de bu ‘hile’yi çözmüyor ya da çözmek istemiyor.)

İstanbul
böyle rezil oldu ve olmaya da devam ediyor.

YAPI İSKELE BELGESİ

Aydın, Zeytinburnu Belediye Başkanlık
makamının bulunduğu çevrede (dericiler) etrafı tahtalarla çevrilmiş ‘tarihi’ binanın (2.000 m2) nasıl işmerkezine dönüştürüldüğünü hiç görmüyor mu? Koca bir inşaata ‘yapı iskele belgesi’ verilmesi suç teşkil etmez mi? Sabah 06.00’da araçlarlarla beton döküldüğünden de mi haberi olmuyor?

Zeytinburnu’nda bazı konutların (planda altı dükkan, üstü daire olan) dış cephe kaplaması yapılarak işhanına dönüştürülmesi belediye yasalarında suç değil midir?

Bunlara ‘hatır’ için mi ‘izin’ veriliyor, yoksa bir bedeli mi var? Bedeli varsa makbuz ne adına kesiliyor?

Zeytinburnu’nda daha yazılacak çok şey olsa gerekir; Sahil Yolu’na bakan ve Demirciler Sitesi’ndeki beş yıldızlı iki otelin durumuna ayrıca bakmak lazım; deprem çalışmaları gibi...

‘İnşaat canavarları’ ile mücadele edebilmek için Başbakan’ın kan bulmak için söylediği sözden yola çıkarak ‘Kaçağı yıkmak için illa benim mi telefon etmem gerekiyor’ demesi mi lazım?

Diş macunları

TOLGA Özder adlı okurumuz uyarıyor: Hürriyet’te pazar günü ‘Diş macununda kanser tehlikesi’ başlıklı bir haber yayınlandı. Likit sabun ve anti bakteriyel temizlik ürünlerinde bulunan Triclosan adlı madde suyla reaksiyona girerek Kloroform gazı yarattığı, ortaya çıkan Kloroform gazının başta kanser olmak üzere, karaciğer hastalıkları ve depresyona neden olduğu bildiriliyor. İngiltere’de diş macunları bu nedenle toplanmaya başlamış... Evimizde kullandığımız bir markada Triclosan maddesinin olduğu yazılıyor. Peki bizde Sağlık Bakanlığı veya Tüketici Dernekleri, bizleri uyarmayı hiç düşünmez mi?

Depremzedelere son süre

AFET İşleri Genel Müdürü A. Neşet Özdemir ‘Bakan Ergezen deprem kanununu uygulamıyor’ (16.4.2005) Değirmendere’den Vedat Karal’ın yazısına bir açıklama gönderdi ve 7269 sayılı afet ve afete ilişkin kanunun 28. maddesine göre depremle ilgili inşaat kredi verilmesi ya da bina yapılması konusunda bilgi verirken şöyle dedi:

‘Bu madde kapsamında; Kocaeli’ndeki hak sahipleri için 15.11.1999 ile 15.01.2000 tarihleri arasında müracaatta bulunmalarıyla ilgili ilana çıkılmış; bu süre 4123 sayılı kanunun ek 2. maddesi gereği 15.2.2000 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu tarihler arasında orta hasar kredisi isteyen vatandaşlar bu krediden yararlanmışlardır.’

Bayındırlık Bakanlığı’nın depremle ilgili yasaları titizlikle uyguladığını öne süren Özdemir’e göre, Kocaeli ili ve çevresinde 22.584 aile orta hasarlı konuttan, 1.985 aileninde orta hasarlı işyerinden hak sahibi; 2004 sonu itibariyle 19.653 konutun, 1.491 işyerinin onarımları bitirilmiş... 1.595 konutun, 175 işyerinin onarımı ise devam ediyormuş. 1.336 konut ile 319 işyerinin onarımının ise; hasar tespit davaları, hissedarların anlaşmazlığı, kat maliklerinin kendi aralarında yönetici seçememeleri vs. nedeniyle çıkan sorunların giderilmesi için son kez süre uzatma kararı verilecekmiş.

Denktaş’a teşekkür

BİR
okurumuz telefonda diyor ki.

‘Denktaş, şükranla anılacak ‘vatan’ hizmetinden dolayı hükümetten bir teşekkürü haketmiyor mu? Hükümet sadece Dışişleri Bakanı Gül’ün bir mesajı ile yetinmemeli.

Denktaş’ı gerçek anlamda onu yerli yerine koyan bir tek Demirel oldu.

Peki Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı bir şeyler söylemeyi düşünmüyor mu?

Denktaş’ın yüreğini kırık bırakmaya kimsenin hakkı yoktur.’

Tüzmen’in şıklığı

HÜRRİYET’
in (16.4.2005) 25.sayfasında yayınlanan resimli haberde, Şehit Üsteğmen Kemal Baltacı’nın cenaze törenine katılan Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen’in kıyafetinde çok renkli gravat ve mendil kullanmasının, gerek şehit üsteğmenin naaşına ve gerekse de cenazeye katılanlara karşı saygısız bir davranış olduğunu düşünmekteyim.

Güral OKUYAN

Vatandaş da işini takip etmeli

‘BAKAN Ergezen Deprem Kanunu’nu uygulamıyor’ (16.4.2005) başlıklı yazıya Afet İşleri Genel Müdürü A. Neşet Özdemir bir açıklama yaptı. Özdemir önce, depremzedelere 7269 sayılı kanunun 28. maddesi gereği ‘inşaat kredisi verilmesini ya da bina yapılmasını isteyenlerin Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nca yapılacak yardıma dair o yerde yapılan ilandan itibaren 2 ay içinde mahalin mülki amirine müracaatta bulunmaları mecburidir’ hatırlatmasını yaptıktan sonra, şu bilgiyi veriyor:

‘Bu madde kapsamında; Kocaeli’ndeki hak sahipleri için 15.11.1999 ile 15.01.2000 tarihleri arasında müracaatta bulunmalarıyla ilgili ilana çıkılmış; bu süre 4123 sayılı kanunun ek 2. maddesi gereği 15.2.2000 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu tarihler arasında orta hasar kredisi isteyen vatandaşlar bu krediden yararlanmışlardır. Belirtilen tarihlerde ise Vedat Karal’ın, inşaat kredisi için normal sürede başvuruda bulunmadığı gibi, verilen süre uzatımında müracaat etmediği anlaşılmıştır.’

İzmit Değirmendere’den Sn. Vedat Karal’ın yurttaşlık duyarlılığı kapsamında orta hasarlı binalarla ilgili dilekçe ile bakanlığına müracaatları olduğunu ve kendilerine 31.12.2004’te cevap verildiğini hatırlatan Özdemir, şöyle devam ediyor:

‘Sayın Bakanımız başta olmak üzere, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı teşkilatı; 7269 sayılı afet ve afete ilişkin hükümler taşıyan bütün kanunları titizlikle ve duyarlılık içinde uygulamaktadır.

Vedat Karal’ın ise ‘deprem kanunları uygulanmıyor’ iddiası gerçeği yansıtmamaktadır. Sadece Kocaeli’nde orta hasarlı binaların yaklaşık %87’si; işyerlerinde ise yaklaşık %75’i bitmiştir.

Bu kapsamda kayıtlarımıza göre; Kocaeli ili ve çevresinde 22.584 aile orta hasarlı konuttan, 1.985 aile de orta hasarlı işyerinden hak sahibidir ve 2004 yılı sonu itibarıyla 19.653 konut, 1.491 işyeri onarımları bitirilmiş, 1.595 konut, 175 işyerinin onarımı ise devam etmektedir. 1.336 konut ile 319 işyerinin onarımının ise aşağıda belirtilen nedenlerle gerçekleştirilemediği anlaşılmıştır.

Hasar tespit davalarının mahkemelerde kesinleşmemesi nedeniyle hukuki sorunu bulunan orta hasarlı yapıların bulunması.

- Yapıların hisseli olması ve hissedarlarının bir kısmının hak sahibi olmadığı için onarıma katılamaması.

Proje müşavirliği belirlemede afetzedeler arasında anlaşma sağlanamaması.

- Yapı maliklerinin bir kısmının başka şehirlere taşınması veya yurtdışında bulunması.

Kat maliklerinin kendi aralarında yönetici seçememeleri.

Yukarıdaki şıklarda belirtilen problemlerin çözülebilmesi ve mağdur vatandaşlarımızın sorunlarını gidermek amacıyla bu yıl son kez süre uzatma verilecektir.

Bakanlığımız yukarıda ifade edilen çerçeve içerisinde iyi niyet ve özveriyle, kamusal duyarlılık çerçevesinde hizmetlerini sunma gayretindedir.’

Görüldüğü gibi vatandaşın da sorununa sahip çıkması gerekiyor.

Avcılar’a dikkat

İÜ’nün Avcılar kampusunda Mühendislik Fakültesi’nde okuyorum. Bazı endişelerim var; fakültemiz binası depreme ne kadar dayanıklı? 1999’daki depremde büyük hasar alan binamız o günden bu güne kadar hiçbir onarımdan geçirilmemiştir. Öğrenciler olarak büyük endişe içindeyiz. Sayın Rektörlüğümüzün bu konuyu ciddi şekilde ele almasını diliyoruz.

Fikri BIYIK

Bir yılda 100 kişi öldü

BEN Elvankent’te oturuyorum ve her gün işe gelip giderken İstanbul yolunu kullanıyorum. Bu yolda her gün onlarca trafik kazası yaşanıyor ve onlarca insan hayatını kaybediyor.

Bu yol transit bir yol ve son birkaç yıldır alt ve üstgeçitler sayesinde çok hızlı ve aslında çok faydalı. Geçmiş yıllarda bu yoldan Kızılay’a gitmek için en az 45 dakikamız yolda geçiyordu fakat şu anda 15 dakikada ulaşıyoruz. Yol üzerinde yayaların geçmesi için 7-8 tane üstgeçit yapılmaya başlandı, çünkü en çok kaza karşıdan karşıya geçişlerde yaşanıyordu. Bir yıl boyunca devam eden bu üstgeçit inşaatları birdenbire durdu ve üstgeçitler kapatıldı. Bunun nedenini anlayamıyorum, çünkü son bir yılda bu yolda 100’e yakın insan can verdi ve ben bu konunun haber yapıldığını duymadım.

En son kaza bu sabah (dün) gerçekleşti, karşıdan karşıya geçmek isteyen biri bir aracın altında kalarak feci şekilde can verdi, işin ilginç tarafı kaza yerinin 25 metre uzağında bir üstgeçit vardı fakat bitmediği (3-4 aydır bu şekilde) için kullanılamayan bir üstgeçit.

İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?

Ben bu yolu yapanlara çok teşekkür ediyorum, hayatımızı kolaylaştırdığı için, üstgeçitleri yapanlara çok teşekkür ediyorum, fakat üstgeçit inşaatlarını durduranları kınıyorum. Bu ölen insanların vebali bu inşaatları durduranlardadır ve hesap vermeleri gerektiğine inanıyorum.

Dede ŞİMŞEK-ANKARA

MESAJ PANOSU

BODRUM’
da çekilen sıkıntılara yer verdiğiniz için teşekkür ederim. Dilerim Bodrum Belediyesi yetkilisinin dedikleri gibi işler zamanında bitirilir. Belediyenin yol tamiratları en az 5-6 sürecektir. Özürlülerin sorunları da dikkate alınmalıdır. Yazın Bodrum’a 500-600 bin kişi geldiğinde bakalım ne yapacaklar?

Hasan DULAGİL-BODRUM
Yazarın Tüm Yazıları