Paylaş
Darwin sansürü hem bizi üzdü, hem de kurum çalışanlarını. İçim kırıldı o zaman TÜBİTAK’ a. Ama kırgınlığım uzun sürmedi. Her ne olursa olsun, inanıyorum ben oradaki ruha! Bilime inanıyorum ısrarla.
Bugün size şu anda elimde tuttuğum dergiden bahsetmem lazım. Görünce dilim tutuldu...
Mutluluktan ve Gururdan!
Elime TÜBİTAK’ ın çıkarttığı bir çocuk dergisi geçti, adı “Meraklı Minik”. Ömrü hayatımda, yurtdışında da dahil olmak üzere, böyle bir çocuk dergisi görmedim ben. İnanın görmedim.
Hele bu fiyata, HİÇ görmedim; 3 Lira!
Valla 3 Lira, billa 3 Lira.
Daha çok çocuğa ulaşılabilsin diye bu fiyat. Budur işte benim anladığım iyi niyet ve zeki zihniyet!
Derginin bu ayki kapağında bir sincap var, ben ilk ona tav oldum. Aman Tanrım yok böyle bir sincap! Sanırım bu yaşıma kadar gördüğüm ennnn “gel sev beni” diyen yegane sincap. Çizeri Pınar Büyükgüral’ ı kutluyorum. Gerçekten kutluyorum. Bu kapağı ve bu sincabı gören insan bu dergiyi nasıl almaz, şaşarım. Sincap bana bakıyor ben sincaba...
Derginin Yayın Yönetmeni Meltem Yenal Coşkun’ a da helal olsun. Süper bir ekiple süper bir iş yapıyorlar anlaşılan. Yayın kurulunda 4 Profesör, bir Yardımcı Doçent, bir Doktor var ve bir sürü de kadın! Bayıldım, bayıldım, bayıldım. Bilmem ne demek istediğimi anlatabiliyor muyum!
Bu arada TÜBİTAK, Bilim Çocuk diye bir dergi daha çıkarıyor çok uzun yıllardır. Sıkı durun şimdi tirajını variyorum; tam 110bin adet! Bu durumda, Bilim Çocuk Türkiye’ nin en çok satan dergilerinden biri olmalı ve şaka gibi ama o da 3 Lira!
Hiç bu sayıda tirajı olan bir çocuk dergimiz olduğunu biliyor muydunuz?
Haberiniz var mıydı bundan mesela?
Yoktur.
Benim de yoktu.
Böyle iyi şeyler üfürükten teyyare ya, kopan kafa ya da açıkta kalan toto hikayesi olmadığı için içinde, pek önemsenmez bizde.
Yani bu hepimizin eleştirmekten ve yerden yere vurmaktan perişan olduğumuz ülkesinde, nereden baksanız yaklaşık 90bin ana-baba ve çocuk bu dergiyi eline alıp okuyor demektir.
Ha gel de geleceğe dair umutlanma!
Dönüyorum şimdi Meraklı Minik olayına.
Dergiye hasta oldum; çünkü kapağı gören çocuklarımı bırakın, Fransız Patronum bile dergiyi 1 saat inceleme ihtiyacı duydu. Bana içinden çeviriler yaptırdı. Türkiye’ de bu kadar kaliteli işler çıkmasına nedense hep önyargılı oldukları için, şaşırdı ve hatta ohhh canıma değsin, şişti! Ben de rahat rahat kendisine nanik çektim.
Bu derginin benzerine bile yaklaşmayan yabancı bir dergiyi en az 7-8 Dolara alabilir insan. Hele içinde çıkartmalar olacak, çocuğa bilgiyi eğlendirerek sunacak en az 10 dolardan başlar.
Size bahsettiğim o kapağı tarayıp yapıştırdım aşağıya.
İyi bakın ona.
Ve bence kesin tavsiye edin geleceğimize dair umutsuzluk hastalığına kapılanlara.
Sincabın meşe palamuduna sarıldığı gibi,
Onlar da sımsıkı sarılsınlar umutlarına.
Yonca
“Köyün delisi”
Paylaş