Kutlu mutlu tecavüz manşetleri şenliğimiz başlamıştır

Bakalım bu seferki şenliğimiz kaç gün sürecek? Hangi daha acayip haber sayesinde tecavüz haberleri önemini yitirip yerin dibine itilecek?

Bakalım bu galeyan ve bu heyecan ne zaman bitecek?

Bakalım bu sefer unutmamızın üzerinden kaç zaman sonra tecavüz olayları yeniden yeşerip bir yerden pörtleyecek?

Benim tahminim bir yıl sonra.

Çünkü şöyle bir baktım da ortalama yılda bir kere taciz, tecavüz krizi yaşıyoruz. Olaya hiçbir(!) çözüm getiremeden de sıkılıyoruz. Yazmaktan çizmekten vazgeçip ihtiyaç molası veriyoruz.

Dünkü yazıma gelen yorumlara dikkatli baktım ve hepsini ayrı ayrı grupladım.

Yorumların ana başlıkları şöyle;

Müslüman bir ülkede böyle şeyler nasıl olur... yorumu

Midem bulanıyor... yorumu

Çocuklarımızı nasıl bir gelecek bekliyor... yorumu

Utanıyorum... yorumu

Dayanamıyorum... yorumu

Suçlular meydanlarda sallandırılmalı... yorumu

Erkeklerden tiksiniyorum... yorumu

Yazdıklarınızı dehşet içinde okuyorum ne yapabilirim... yorumu

Nasıl bir dünyada çocuk yetiştiriyoruz... yorumu

Biz nasıl bu hale geldik... yorumu

Adalete güvenmiyorum... yorumu

Okumuş insanım ama bu insanları bulsam öldürürüm... yorumu

Medya tecavüz olaylarını müslümanlığı kötülemek için kullanıyor... yorumu

Bu tür olaylar dünyanın her yerinde var ve oluyor neden bir tek bizde varmış gibi abartılıyor ... yorumu

Eğitimsizlikten bu haldeyiz... yorumu

Cinselliği dinle alakalandırma-sorgulama, belanı bulursun... yorumu

Benim de başıma geldi hayatım kaydı ama şimdi ayaktayım... yorumu

Sesimizi duyuralım bir eylem yapalım siz bize önayak olun aman adımı bir yerde yayınlamayın yayınlarsanız ismimi sakın vermeyin... yorumu

Pekiii....

Korku yerine sevgi, günah yerine sevap, dövüş yerine seviş, öldür yerine yaşat, bağır yerine konuş, örtbas yerine adalet

Demeye ve istemeye kararlı cesaretiniz var mı?

Milli Eğirim ve, Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlığı’ nı çözüme odaklanma ve bunları uygulamada takipe almaya,

Adaleti adil kılmak için gereken düzenleme ve değişikliklerin yapılması için elinizi taşın altına koymaya mesela gerçekten niyetiniz var mı?

Yoksa derdiniz durup durup;

“Bravo Yonca, Şak şak Yonca, Harika yazmışsın Yonca, bize tercüman olmuşsun Yonca, sen bul bir çözüm arkadan biz de geliriz Yonca...” diyerek gazı verip verip vicdanınızı rahatlatmış olmak mı?

Her iki durumda da bu korkunç sorunu hafife almak, çözümünün geceden sabaha bulunacağını düşünmek, sorunun gerçek boyutuyla ve büyüklüğüyle yüzleşirsek hele, bence oldukça yavan kaldı.

E benim de içim daraldı!

Yonca

“imalı”

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/14548012.asp?gid=373