Polis Akademisi’nde. Kapatma’ya kimi gönderdiler? Polis Akademisi’ni.
Önce ne dediler? “Askerlikten yırttınız...” Şimdi ne diyorlar? “Dooğru askerin yerine!”
Bilmediklerimi ayağımın altına koysaydım, başım göğe ererdi demiş... İmam-ı Azam.
Cahillik demeye dilim varmıyor ama askerin yerine polisi koymaya kalkışmak, böyle bi durumdur.
Hürriyet’in manşetinde vardı, atış poligonunda tabancayla poz vermişler... Adam mayını döşüyor, 10 metre çukur açılıyor, üstüne roketi yapıştırıyor, hangi tabancadan bahsediyorsun?
Güneş gözlüğüyle nöbet tutmak iyi de. Kışı var. Eksi 40 derece olur o dağlar, gözyaşların bile donar, tüfeğin dipçiğini yakarsın, kütük gibi donmuş ayak parmaklarını kurtarmak için.
Bakın dağ dedim, aklıma geldi. Röportajı veren polis amiri “yılan yemediklerini” belirterek, hayatı idame kursu alan subay-astsubaylarla hafif yollu kafa bulup, “Cudi ve Gabar’ın bitki örtüsü çok zengin, mantarı batıdan farklı, yenilebilir otları öğreniyoruz” diyor mesela...
Karayılan, 57 yaşında. Dağdaki bitkileri öğrenmeye çalışan polislerimiz henüz doğmadan, çöreklenmişti o dağlarda.
Ve, deniyor ki... “Beş ay eğitim verildi.”
Bakın, ben size bi eğitim vereyim: Hukuk fakültesi mezunu, işletme masteri yaptı, İngilizce, Arapça, Rusça, Kürtçe bilir, kara kuşak karateci, hem de üçüncü dan mertebesinde, yüksek irtifa paraşütçüsü, 15 bin feet’ten 3.500 defa, 30 bin feet’ten 30 defa serbest atlayış yaptı, bröveli derin su dalgıcı, uluslararası özel kuvvetler şampiyonasında üç defa dünya şampiyonu oldu, sıkı durun, 1.500’e yakın sıcak çatışmaya girdi, Zap kampı basılırken sadece 18 gün içinde 54 defa namlu namluya vuruştu, 3 tane üstün cesaret madalyası var... Bir albay bu.
Zurna değildir... Beş ayda anca kereviz yetişir.
O nedenle... Van’da polise telefon ettiler, burda hırsızlık vakası var diye, polis ekibi ihbar edilen adrese koştu, çapraz ateşe düştü, takır takır tarandılar, ihbarcılar buhar. Beş ayda bu kadar.
Karşındaki, dünyanın en vahşi terör örgütü. Saygı duymayacaksın ama... Ciddiye alacaksın.
Silahla olmaz. Yok illa silahla diyorsan... Polisle hiç olmaz. Kırsalı yuva belleyip, kendine “gerilla” diyenle mücadeleyi, silahlı kuvvetler dışında hiçbir kuvvet yapamaz.
(Elbette üzmek, rencide etmek değil derdim. Hatta, goygoyculuk yapıp, aslan polisim, kaplan polisim de diyebilirdim. Ancak, yayınlanması yasak olan karakol baskınlarını videodan seyretmiş biri olarak yazıyorum bu satırları. Allah kimseye seyrettirmesin.)