* Uyumlu ikili. * Tabakları çoktan vermiştik zaten. Tencereleri de. Çatal kaşığı düzmüştük. * E bi de tarif verelim bari. * Bütün halde duran HSYK’yı dilimleyin, küp küp doğrayın, kendini bırakıncaya kadar haşlayın, ince ince kıyıp, bir diş müsteşarı ilave edin. Danıştay serttir, kabuğunu sıyırın, iyice kazıyın, ortadan bölüp, püre haline gelene kadar rendeleyin. Yargıtay’ın kökleri saplıdır, ayıklayın. Başsavcı zaten komple sap, komple atın, bir baş soğan koyun onun yerine... Sayıştay’ın çekirdeklerini çıkarıp, kaşığın tersiyle, olmazsa, elinizin tersiyle, ezin. Anayasa Mahkemesi’ni yıkayın, yağlayın, daldırın parmaklarınızı, pembeleşene kadar yoğurun. Pirinci çene suyunda ıslatın. Püf noktası... Siyah taşları ayıklıyormuş ayaklarına yatıp, pirinç kılığındaki ak taşlara dokunmayın, ki, lezzeti kaçmasın...İki çorba kaşığı hamaset ekleyip, bi tutam davul tozu minare gölgesi serpin. Koyun hepsini bi kaba, ak’laşana kadar boooolca unlayın, her tarafına bulaştırın. * Avcunuzun içindedir artık. İstediğiniz kıvama gelmiştir. Ovalaya ovalaya yuvarlayın. Nihai şekli verin. * Şimdi geldik terbiyesine... * Yumurtayı kırın. Ak’ını ayırın. Ekşi’yle ak yan yana olmaz çünkü... Ak’ı bozar. Sarısına damlatın. Başlayın çırpmaya. Nerden geldiğini şaşırsın ekşi... Terbiye olana kadar çırpın. * Kısık ateşte alıştıra alıştıra pişmeye bırakılan köftenin suyundan bi kaç kaşık yedirin ki, terbiyesi kesilmesin... Tam terbiye olsun, ekşime yapmasın. Hazmı kolay olsun. * Boca ediverin artık üstüne... Cümleten afiyet olsun. * Ekşili köfte de derler buna. Siz sakın demeyin. Terbiyeli olun. Terbiyeli köfte deyin. Uslu uslu yiyin.