Edirne’de dünyaya gelmiş, İstanbul’da, önce Alman mektebini, sonra Fransız mürebbiye mektebini bitirmiş, henüz 13 yaşındayken, lise için Almanya’ya gönderilmiş, Münih Üniversitesi’nde edebiyat ve felsefe diploması almış, şarkiyat doktorası yapmıştı, Safiye.
*
Çok güzeldi. Etrafına ışık saçıyordu. Dönemin Türk kızlarına kıyasla, saçı başı, giyimi, davranış biçimleri açısından özgür ruha sahipti, cesurdu.
Gönlü tutuştu... Âşık oldu.
*
Hintliydi delikanlı, okuldan arkadaşıydı. Evlenmeye karar verdiler. Gel gör ki, ikisi de yurtseverdi, hangi ülkede yaşayacaklar? Daha işin başında anlaşamadılar maalesef.
*
Turşu’dur biraz.
*
Turşu tarifinin delil olmasıdır. Dondurma tarifinin de... Bi sanığa şu soruldu mesela, taze fasulye sever misiniz? Zeus’un deyus, Temel Reis, Garfield ve Buggs Bunny’nin şüpheli şahıs, Hitit kralı Şuppiluliuma’nın telekulağa yakalanmasıdır. Külot var belgeler arasında... Mozart albümü var. Zeki Müren kasetlerinin gözaltına alınması, Nutuk’a el konulmasıdır.
*
Henüz kimseyi yaraladıkları bile görülmemişken, kimisinin kahırdan kanser olarak, kimisinin kalpten vefat etmesidir. Madalyalıların kendi kafasına sıkmasıdır. Delirenler var. Elini ahize gibi tutarak, hücresinde saatlerce hayali telefon görüşmeleri yapanlar var.
*
El bombası olduğu ilan edilen süs eşyasının, el bombası değil, süs eşyası olduğunun anca iki senede kanıtlanmasıdır. Sanıklar tehlikeli, delilleri yok etmesinler diye serbest bırakmıyoruz denirken, en önemli delil olan el bombalarının, büyük tehlike arzediyor diye imha edilmesidir.
Konser dönüşü kamyona çarptı.
Ajlan...
Temmuzdu.
Konser dönüşü traktöre vurdu.
Dünya Kupası’nın kâhiniydi. Almanya’daki sualtı müzesinin uyanık yöneticileri, Paul’ün maç sonuçlarını tahmin edebildiğini, final dahil,
hepsini denk getirdiğini iddia etmişti. Vay be filan derken, nazar değdi. Ortalama
ahtapot ömrü üç seneyken,
iki yaşında vefat etti.
Haliyle... Almanya’nın dünya çapındaki bedavadan reklamı örnek oldu, moda haline geldi.
Euro 2012’nin ev sahiplerinden Polonya mesela... Önce papağan’ı denediler. Gel gör ki, İspanya diyorsun, İspanya diyor, Hollanda diyorsun, Hollanda diyor, ne söylersen onu tekrar ediyor. Baktılar olmuyor, eşek denediler. İki kale koydular, hangisine giderse, öbürü gol atmış sayılacak. Eşek, gaztecilerin yanına gitti iyi mi! E turnuva başlamak üzere... Mecburen, hiç olmazsa top görünce tekme atan fil’i kâhin ilan ettiler. En büyük problem, kırmızı’yı sevmiyor, ittiriyorlar kaktırıyorlar, Polonya topuna girmiyor. Açılış maçı için illa Polonya topuna vursun diye ısrar edip, burnuna sürttüler, topu yedi... Fil’e kalırsa, İrlanda şampiyon.
Öbür ev sahibi Ukrayna ise... Tilki denedi, ıska, koyun denedi, hikâye, domuz’da karar kıldı. Önüne iki tane yem kabı koyuyorlar, hangisini yerse,
*
İsmet İnönü’nün arkasında partisi vardı.
Hatta, ordusu da vardı.
Celal Bayar’ın partisi vardı.
Cemal Gürsel’in ordusu vardı.
Cevdet Sunay, genelkurmay başkanı.
Fahri Korutürk, kuvvet komutanı.
*
Kinaye değil.
Samimi görüşüm bu.
Açılım’ı kime danıştıysanız...
- Hoş bulduk oynak bey.
*
- Geç otur şöyle lütfen... Sana cibiliyetsiz, yüz karası, seviyesiz, vizyonsuz, dik duramayan, çapsız, yeteneksiz, sığ ve iftiracı dediğim için kusura bakma n’oolur, miting atmosferi filan, malum.
- Rica ederim... Sen de sana ahlaksız, ikiyüzlü, zalim, omurgasız, gözü dönmüş, küstah, insanda biraz utanma olur, vicdansız, hayatımda bu kadar yalancı görmedim dediğime bakma lütfen, gönül koyma.
- Yok canım, siyasette küslük olmaz, sen bana din tüccarı, geri kafalı, ormanda mı yetiştin diye sorunca, ben de sana mecburen, sen ne diyorsun be, amatör şeyhülislam, fırıldaklığı bırak, kıvırmadan konuş, oy kullanmayı bile beceremedin, akşam ne yediğini hatırlıyor musun diye sormak zorunda kalmıştım, men dakka dukka hesabı... Ne ikram edebilirim?
*
TÜİK’in resmi verilerine göre...
*
Şemsiye mesela.
Ucuzlamış.
Hemen alın bence.
Plajda açarsınız.