Yeşil gözlü, siyah fırça saçlı, atletik yapılı, bilgisayarlı, cep telefonlu bu tıknaz adamın adı Kazım Ersun Yanal.
Denizlispor'u 1. lige taşımasıyla adı duyulan, Fenerbahçe'nin talip olmasıyla yıldızı parlayan, şimdilerde ise dört büyükleri dize getiren Ankaragücü'nün teknik patronu olarak giderek ünlenen Ersun hoca. Nereden çıktı bu hiç konuşmayan Arnavut kökenli İzmir'de doğma, Denizli'de yetişme esrarengiz hoca? Ersun Yanal kimdir, necidir, nereye koşmaktadır bir bileniniz var mı? O halde gidelim Ankara'nın Ankaragücü'ne, varıp kendisine soralım bunları bir bir.
Hiç konuşmayan hoca bir konuşsun, pir konuşsun.Ersun hocaya Ankaragücü'nün inanılmaz güzellik ve temizlikteki, bilgisayarlarla donatılmış sosyal tesislerinde günaydın deyip önce iki saatlik amansız antrenmanını izleyeceğiz. Ardından tesislerin lokantasında öğlen 12'de takımla birlikte kahvaltı yapacağız. Sonra son model BMW X5'ine binip yeni taşındığı Angora Evleri'ndeki muhteşem villasına gideceğiz. Bilin ki, 15 yıllık sevgili eşi Şenay nar çiçeği BMW'siyle bizden önce gelip kendi eliyle börekleri, pastaları hazırlamış, çayları demlemiş olacak. Tik ağacından döşemelere tik ağacı mobilyalar pek yakışmıştır mutlaka. Böyle bir eve ayakkabıyla girecek değiliz ya, mutlaka isteyene terlik, isteyene mavi galoş vereceklerdir. Sonra şömineli dev salondaki açık renk deri koltuklara atacağız kendimizi. Birazdan kızları Femin ile oğulları Onur da aramıza katılacak, böylece Yanal dörtlüsü tamamlanacak. Ondan sonra bize Ersun hocayı dinlemek kalacak, anlaştık mı? Haydi buyrun.
Terim'in veliahtı değilim
Ersun hoca sen söylendiği gibi sen gerçekten Fatih Terim'in veliahtı mısın?
- Fatih hoca Türk futbolu için çok ciddi bir güneştir, yıldızdır, önderdir. Ama ben Fatih hocanın veliahtı değilim, bunu kabul etmiyorum. Fatih Terim tamamen kendine oynayan biri, ben de kendime oynuyorum, yani kendime göre bir stilim var. Bugüne kadar kimseyi taklit etmedim, Fatih hoca da öyle. İnanıyorum ki Fatih hoca bugüne kadar yaptıklarından daha iyisini yapacak. Böylece kendinden sonrakini bir yukarıya çekecek. En büyük arzum Şenol hocanın bizi Dünya Kupası'na götüren kadroyla başarılı olması. Onun başarılı olması demek, bir kişinin daha yolunun açılması demek. Aynı şekilde Galatasaray'ın da Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olması için dua ediyorum. Finale çıkarsa gelecek yıl Türkiye'den üç takım gidecek. Bazı fanatikler ‘‘Galatasaray elensin’’ diyor, bu ihanettir.
Fenerbahçe'ye neden gitmedim
* Ersun hoca, neden gitmedin çocukken taraftarı olduğunu söylediğin Fenerbahçe'ye?
- Fenerbahçe yönetimi beni ittifakla mı istedi, yoksa içlerinden birkaç kişi mi düşündü bilmiyorum. Hamdi Akın cep telefonumdan arayıp Fenerbahçe'nin beni düşündüğünü, gelip gelmeyeceğimi sordu. Ben de kendisine sözleşmesi devam eden bir teknik adam olduğumu, tek başına karar vermemin namusluca olmayacağını, bunu başkanım Cemal Aydın'a ileteceğimi söyledim. Görüşmeler sonunda ortak bir toplantıyla bilinen açıklamalar yapıldı. Çok güvendiğim başkanım bana ‘‘Ersun, uygun bir ortam olsun, ben seni kendi elimle götürüp teslim ederim’’ dedi. Ben düzenli programlı bir insanım. Alacağım görevin en ince planlarını yapıp, başımıza gelebilecek butün hadiseleri senaryo haline getirip çözümlerini koyarım. Emrivakilerle, olmazsa olmazlarla başarılı olunacağına inanmıyorum. Bence hedeflerle hayaller kardeştir. Hedefler gerçekleşebilecek düzeyde olanlardır, hayaller ise anlattığında komik bulunanlar.
Futbol bilim değildir
Ersun hoca sen benim bildiğim teknik direktörlere hiç benzemiyorsun, sanki karşımda yeşil gözlü bir bilim adamı var.
- Futbol bir bilim değildir, ama başta antrenman olmak üzere birçok bilim dalından yararlanır. Antrenman biliminin temelini anatomi ve fizyoloji oluşturur; bunlara bir de sosyoloji ve psikolojiyi eklemek gerek. Biz hazırlık kampları dahil hangi tarihte nerede, ne yemek yedik, hangi antrenmanı yaptık, ne zaman yattık, kaçta kalktık, hepsi bilgisayar merkezimizde kayıtlıdır. Bir oyuncunun kaç kere tartıya çıktığı, ne zaman sakatlandığı, uygulanan tedaviler yine orada yazılıdır. Bizde adale atması, kopması filan olmaz, darbeyle sakatlık vardır, çünkü kişiye özel çalışma yapıyoruz. Futbolcunun bütün güçleri ölçülüp zayıf olan tarafları kuvvetlendiriliyor, kuvvetli tarafları geliştiriliyor. Kişiye özel antrenmanlar haftanın belli günleri doktor kontrolünde olur. Her maçtan sonra video kayıtları, bilgisayar ortamında geliştirilerek dev ekranlı toplantı salonumuzda saatlerce izlenir, bütün hatalar tek tek ele alınır. Bizde bilgisayarsız hiçbir iş yapılamaz, bu en temel ilkemizdir. Bütün bu çağdaş, sağlıklı yaşam için başta başkanımız Cemal Aydın olmak üzere bütün yöneticilerimize şükran borçluyuz.